-39-

5K 355 131
                                    

En son yaşanılanlardan sonra Yoongi evinde duramamış, sabah olduğu gibi soluğu Jimin'in evinin önünde almıştı. Kapıyı çalıp çalmamakta kararsız olsa da en son cesaretini toplamış ve kapının ziline basmıştı. Kapıyı Jimin'in annesi açmıştı.

"Merhaba Yun Hee teyze. Ben Jimin'in arkad-"

"Çocuğum, tanıyorum hepinizi. Hafızamı kaybedecek kadar yaşlanmadım" dedi annesi hafifce gülerek. Yoongi de gergince gülümsemiş, bakışlarını kaçırmıştı.

"Sen geç içeri otur, ben Jimin'i çağırayım" dedi annesi kapıyı açık bırakarak arkasını döndü. Yoongi içeri girdi, ayakkabılarını çıkardı ve kapıyı kapatarak içeri geçti.

"Jimin, in aşağıya arkadaşın geldi" dedi annesi Jimin'in duyması için yüksek sesle.

"Yah, Jeongguk, sana gelme demedim mi?" diye huysuzca bağırdı çocuk.

"Jeongguk değil Yo-" annesi daha lafını bitirmemiş Yoongi araya girdi.

"Gerek yok Yun Hee teyze ben giderim odasına" dedi gülümseyerek.

"Peki sen bilirsin. Ben atıştırmalık bir şeyler getiririm size" dedi annesi de gülümseyerek.

"Gerek yok ya" dedi Yoongi elini ensesine atarak. Annesi oyuncu bir tavırla kaşlarını çatınca Yoongi küçük bir kahkaha atıp, küçük merdivenlere yöneldi. Merdivenleri çıkarak Jimin'in odasının önüne gelmiş derin bir nefes almıştı. Önce kapıyı iki kez tıklatmış, daha sonra hafifçe aralamıştı.

Kapıyı açmasıyla çocuğun kokusunun burnuma dolması bir olmuştu. Yoongi gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı.

"Hoseok, insan kapıyı çalar" diye mırıldanarak ayağa kalkan çocuk gördüğü kişiyle donakalmıştı. Yoongi kapının arasından ona bakıyordu. Beyaz tenli genç bedenini tamamen odaya sokarak kapıyı arkasından kapattı. Jimin hâla şok olmuş bir şekilde ona bakıyor, hiç bir tepki vermiyordu.

Yoongi Jimini baştan sona süzmüş ve yutkunmuştu. Evde olduğu için uzun bir sweat'i üzerine geçirmiş, altına hiç bir şey giymemişti. Sweat kalçalarının biraz altında bitiyor, bembeyaz bacaklarını göz önüne seriyordu.

"Ne var? Ne istiyorsun?" diye sordu Jimin sesini sabit tutmaya çalışarak.

"Dün kırıldın mı bana?" dedi Yoongi biraz daha ona yaklaşarak.

"Hayır canım, taştanım ben ne kırılması" dedi çocuk alayla.

"Jimin bak, amacım seni kırmak değildi" dedi Yoongi sakin bir sesle.

"Hayır, hayır. Haklısın zaten. Kim beni ne yapsın? Niye sevsin?" omuz silkerek konuştu genç oğlan.

"Hayır, öyle değil" dedi Yoongi biraz daha yaklaşarak.

"Boyum kısa, parmaklarım tombul, kendim şişmanım, dişlerim yamuk" diye mırıldandı çocuk bakışlarını kaçırarak.

"Sevilesi hiç bir yanım yok. Başardığım hiç bir şey yok" dedi Jimin sesi kısılarak.

Yoongi çocuğun dibine girmiş, aralarındaki ufak boy farkından dolayı yukarıdan ona bakmıştı. Elinin tekini iri avcunun arasına almış dudağına götürerek ufak bir öpücük kondurmuştu.

run away | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin