"Hayır Jeongguk'un yanında sen kalmayacaksın"
"Jimin, sinirlerimi zorlama notunu keserim"
"Kesersen kes be"
Kulağıma dolan seslerle kaşlarımı çatmış, yavaşça gözlerimi açmıştım. Etrafa baktığımda revirde olduğumu anlamam uzun sürmemişti. Kafamı sağ tarafa çevirdiğimde Jimin ve Taehyung'un sessiz sessiz kavga etmeye çalıştığını gördüm.
"Haddini aşma Jimin" dedi Taehyung diklenerek.
"Aşarsam naparsın?" diye Jimin de diklenince Taehyung derin bir nefes almıştı.
"Zorlama istersen"
"Naparsın? Bana da sürtük muamelesi mi yaparsın?"
"Doğru konuş benimle. Bilerek demedim o lafları"
"Tabi kesin öyledir"
"Bağırma, uyandıracaksın onu" dedi Taehyung elini dudaklarına götürerek.
"Çok da umrunda ya"
"Tabi ki umrumda. O benim sevgil-" daha lafını bitirmemiş Jimin yüksek sesle bağırmıştı.
"Sevgilin falan değil o senin!"
"Bağırma dedim sana!" diye Taehyung da bağırınca gözlerimi devirdim.
"Sen de bağırıyorsun gerizekalı!"
"Bağırmıyorum!" İkisinin de sesi git gide yükseliyordu. Buna bir son vermem gerektiğini düşünüp yavaşça doğruldum.
"Yeter artık. İkiniz de bağırıyorsunuz. Susun bir" dedim ellerimi sedyeye yaslayarak.
"Al işte. Senin yüzünden hep" dedi Taehyung suçlu çocuklar gibi.
"A-a ben napmışım? Sen yaptın hep. Bağırdın o kadar" dedi Jimin kaşlarını çatarak.
"Sen bağırmasan bağırmazdım ben" dedi Taehyung diklenerek. Jimin tam bir şey söylemeye hazırlanıyordu ki hızla araya girdim.
"Jimin, ne oldu? Bayıldım mı naptım?" dedim Taehyung'a bakmamaya özen göstererek.
"Evet. Tabi 1 hafta yemek yemezsen olacağı bu" dedi Jimin beni azarlayarak.
"1 haftadır yemek yemiyor musun?" dedi Taehyung şok olmuşcasına.
"A-a acaba kimin yüzünden. Çok merak ettim şuan" dedi Jimin oyuncu bir havayla konuşup bir elini beline atıp diğeri ile ağızını kapatarak. Yaptığı haraketle kıkırdamış, ayaklarımı sallamıştım. Taehyung'un bakışları bana dönmüştü. Dudakları arasında bir şeyler mırıldanmıştı.
"Jimin, gidelim mi?" dedim sedyede kayarak ayaklarımı yere değdirmeye çalışırken. Bir anda birisi kollarımın altından tutarak beni kucağına almış ve yere indirmişti. Ağzımdan bir şaşkınlık nidası çıkarken kafamı kaldırmış ellerin sahibine bakmıştım.
İşte.
Kim Taehyung tam karşımda tüm asaletiyle duruyordu.
Keskin çene hattı, uzun boyu, yapılı vücudu, gür, asi saçları, minik burnu, kırmızı dudakları, şekilli gözleri ve esmer teniyle Kim Taehyung başlı başına bir yıkımdı benim için.
Bakışlarımı yüzünden kaçırmış, Jimin'e dönmüştüm. Garip bir surat ifadesiyle kaşlarını çatmış bize bakıyordu.
"Hadi Jeongguk. Gel" dedi bana bakarak. Tam Taehyung'un dibinden ayrılmış gidiyordum ki belime dolanan eller tarafından eski yerime dönmüştüm. Yüzünü yüzüme biraz daha yaklaştırıp konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
run away | taekook
FanficÇünki Jeon Jeongguk Kim Taehyung'un tek istisnasıydı. |Tüm hakları Jeongguk'un minik kalbinde sakılıdır.| |nsfw| texting+düzyazı