Boş boş yürüdüğüm sokakta ara sıra gökyüzüne bakıyor, bazense başım eğik bir şekilde ilerliyordum.Aklımda bir sürü düşünce ve soru vardı.
Şuan bulunduğum durumun saçmalığı ve karışıklığı yorucuydu.
Yeonjun'u sevmeme rağmen dün bana sarılmış olmasına bile sevinememiştim. Hala da sevinemiyordum. İstesem belkide hala vazgeçebilirdim Yeonjun'dan ama amacıma ulaşmamıştım henüz.
Dinlenmek istiyordum. Günlerce uyumak istiyordum. Kimseyi umursamadan..
Son bir haftada olanlar yeterince garipti birde aniden Yeonjun'un pişman olduğunu söylemesi daha da garipti.
Yeonjun'u çok iyi tanıyordum ama içini bana açmadığı sürece içini görmem imkansızdı. Demek istediğim onu her zaman izleyebilmiş olsamda diğerleri gibi gerçekten içinde neler döndüğüne şahit olamamıştım. Sadece doğal olduğu zamanları görebildim.
Gerçekten inanmalı mıyım bilmiyorum.
Daha fazla hayal kırıklığına uğramak istemiyorum, Soobin ile benim yüzümden kavga ettiklerini de düşünmüyordum. Benim yüzümden olsa da belkide başka bir konudandır.
Ne olursa olsun Yeonjun'a aniden inanmam imkansızdı. Resmen tüm güven dengemi altüst etmişti. Kime nasıl güveneceğimi bilmiyordum. Son kişiler olarak Hueningkai ve Taehyun'u seçmiştim anlaşılan.
"Beomgyu!" Ben sessiz sessiz ilerken arkamdan bana seslenilmesiyle arkamı döndüm.
Yeonjun bana el sallıyordu.
Kaşlarımı çattım ve derin bir nefes aldım. Hiç onunla uğraşamayacaktım.
Arkamı dönüp onu görmezden geldim ve ilerlemeye devam ettim.
"Beomgyu?!" Bana tekrardan seslendiğinde sesi daha yakından gelmişti.
Bana doğru koşuyor olmalıydı.
Cidden şuan onunla konuşmak istemiyordum.
Adımlarımı hızlandırıp kısa süre sonra da koşmaya başladığımda Yeonjun'un hala peşimden geldiğinin farkındaydım.
"Dursana be!" Arkamdan bağırmaya devam edince istemsizce güldüm.
Bir hafta önce adımı bile bilmeyen çocuğu şimdi ciddi ciddi peşimden koşturuyordum :)
Ben daha da zevk almaya başlayınca hızımı arttırdım.
"Dursana artık!" Yeonjun'u umursamadan öylece devam ederken hissettiğim acıyla yüzümü buruşturdum.
Yerdeydim.
"Beomgyu-ah!"
"Tanrım iyi misiniz?" Sesler etrafta dolaşırken her taraf bulanıktı. Sesleri ayırt etmekte zorlanıyordum.
"Tamam geçti sorun yok. Biri ambulansı arasın!"
Bedenimi soğuk zemin yerine birinin sıcak kucağında hissettiğimde gözlerimi yavaş yavaş araladım.
"Burdayım, ayık kal tamam mı?" Yeonjun dolu gözlerle bana bakıyorken gülümsedim.
"Aptal."
"Ne?"
"Senden yine kaçtım ve yine zarar gördüm."
"Özür dilerim, özür dilerim durmalıydım biliyorum."
Gülümsemeye devam ederek gözlerimi kapattım.
Vücudumdaki tüm enerji emilmiş gibiydi. Kolumu kaldıracak halim yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
\Badass Roommate\ -Beomjun-
Teen Fiction"Kendini kandırma Choi Yeonjun, her karşılaştığımızda deli gibi beni öpmek istediğini biliyorum."