"Taşınacak mısın?" Taehyun'un sorusuyla kafamı yana çevirdim."Ne?"
"Yeonjun'un yanına geri döncek misin? Malum, barıştınız ya." Taehyun isteksizce konuştuğunda güldüm ve yatağımda oturdum.
"Hayır, taşınmayacağım."
"Ne? Neden?" Taehyun heyecanla döndüğünde dudak büzüp omuz silktim.
"Oraya geri dönersem kötü anılarım depreşecek. Yeonjun çokta iyi bir yurt arkadaşı sayılmaz, yenisini daha çok seviyorum." Cümlemle Taehyun gülüp başını eğdi.
"Bu yüzden taşınmayacağım, endişelenme." Yerdeki çantamı alıp odanın dış kapısına ilerledim.
"Kim demiş endişelendiğimi!" Taehyun arkamdan bağırdığında ona gülerek cevap verdim.
Daha sonra odadan çıkıp yurt binasının çıkışına ilerledim.
Dün geziden dönmüştük.
Yeonjun ile aram iyi, ayak bileğimde daha iyiydi. Her şey gittikçe düzeliyordu.....
~
"Yani çıkıyorlar mı?" Yeonjun'un sorusuyla omuz silktim.
"Taehyun hiçbir şey söylemiyor." Yeonjun kafasını salladığında karşımdaki ikiliye baktım.
Kai bugün hasta hissettiği için yurtta kalmıştı, Taehyun'da -sözde- arkadaşıyla konuşuyordu.
Şu gezide aynı odada kaldığı arkadaşı.
"Pek arkadaş gibi durmuyorlar, gözlerinden belli."
"Sen ne zamandan beri gay insanların aşkından anlar oldun?" Sırıtarak konuştuğumda Yeonjun gözlerini devirdi.
"Boşversene." Yanımdaki beden bankta biraz daha uzağa kaydığında kahkaha attım.
Böyle küçük tripleri hoşuma gidiyordu.
Çok tatlıydı.
"Beomgyu." Ben gülerken sağ tarafımdan birinin bana seslenmesiyle o tarafa döndüm.
"Ne işi var bunun?" Arkamdan konuşan bedeni umursamadan, karşımdaki bedene kaşlarım çatık bir şekilde bakıyordum.
Soobin bize doğru geliyordu.
"Biraz konuşabilir miyiz?" Yanıma gelip çekingen bir şekilde konuştuğunda çatık kaşlarımı daha da çattım.
"Ne konuşacaksın onunla?"
"Seni ilgilendirmez Yeonjun." Soobin bileğimi tutup beni çekiştirdiğinde Yeonjun ayağı kalkıp elimi tuttu.
"Seninle konuşmak istediğine dair bir şey söylemedi. Zorlama."
"Sana noluyor Yeonjun?"
"Soobin." Soobin Yeonjun'a doğru ilerlerken ona seslenmemle durdu.
"Ne istiyorsun?"
"Özür dilerim." Cümlesiyle şaşkınca gözlerim aralanırken Yeonjun'un da bir farkı yoktu.
"Hepsi Yeonjun yüzünden, beni aleyhine çekti. Beni o da kandırdı."
"Ne diyorsun lan sen?" Yeonjun'un ani çıkışıyla gözlerimi devirdim.
"Sus be bi saniye."
"Ama bana laf atıyo!"
"E nolmış bi dur." Hala Yeonjun'un tuttuğu elimi çekip onu hafifçe geriye doğru ittirdim ve daha sonra önüne geçtim.
"Bak Soobin, özürün özür gibi değil. Başkasını suçluyorsun. Sana inanmıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
\Badass Roommate\ -Beomjun-
Ficção Adolescente"Kendini kandırma Choi Yeonjun, her karşılaştığımızda deli gibi beni öpmek istediğini biliyorum."