Bölüm 44

1K 45 17
                                    

-Bir yeremi gidiyorsun ölüm işareti? Daha parti yeni başlıyor.

-Dostum gerçekten benim için hazırladığınız partiyi kaçırmak istemezdim ama azıcık acelem var.

Iblis hırlayarak üzerime atılıyor. Kılıcından rahatça sıyrılıp suratına yumruğu yapıştırıyorum. Arkamda bir patlama sesi duyunca başımı çeviriyorum. Gaj'nin çevremde oluşturduğu büyü bariyerinin çevresinden dumanlar çıkıyor. Işte o an iblislerin hepsi üzerime atılıyor. Mirroir'i çağırıp karşı saldırıya geçiyorum. Bedenim sanki kendiliğinden düşman silah ve büyülerinden sıyrılıyor. Kimseyi öldürmemeye dikkat ederek karşılık veriyorum. Oraya buraya ateşler üfleyip rüzgarlar gönderiyorum. Savaşın ortasında elimde olmadan bir kahkaha patlatıyorum. Kendimi hiç bu kadar iyi hissetmemiştim. Iblisin mızrağından sıyrılıp arkasındaki iblise tekme atıyorum. Çevremde bir hava akımı oluşturarak arkamdaki iblislerin dengelerini bozuyorum. Kaç tanesini bayılttığımı ve geriye kaç iblis kaldığını bilmiyorum. Fakat umrumda değil.

-Hey psikopat çocuk. Evet farkındayım şuan çok mutlusun fakat bu iblislerin sayısı yakında 100 e katlanacak. Eğer buradan şimdi gitmezsek bir çoğunu öldürmek zorunda kalacaksın.

Haklı. Ne kadar eğlensemde buradaki işim  bitti. Kimseyi öldürme niyetinde değilim. Tabanları yağlama vakti. Çevremde küre şeklinde bir hava akımı oluşturuyorum. Gaji bariyer kurmayı bırakıp kara büyüyü kanatlarımda topluyor. Hava bariyerini bozmadan tam gaz arafa doğru uçmaya başlıyorum. Önüme çıkan iblisler bariyerin içindeki şiddetli rüzgardan dolayı oraya buraya savruluyor. Arkama baktığımda iblislerin beni takip ettiğini görüyorum. Ne kadarda inatçı çıktılar.

Arafa yaklaştıkça gücümün artmaya başladığını hissediyorum. Biraz daha yaklaştığım zaman... Arafı görür görmez arkamı dönüp bütün gücümü açığa çıkarıyorum. Bedenimin çevresinde ateşten ve havadan oluşan büyük bir hortum beliriyor. Gaji ne yapmak istediğimi anlıyor ve kara büyüyü serbest bırakarak hortuma katıyor. Çevremde kırmızı,siyah ve gri renkler adeta dans ediyor. Iblisler bu olay karşında durup izliyorlar.

-Ait olduğunuz yere gidin. Beni burada yenemezsiniz!

Sesim olduğundan daha gür daha güçlü çıkıyor. Sanki bana ait değilmiş gibi.

-Eğer şimdi giderseniz hayatınızı bağışlarım!

Iblisler kararsız görünüyor. Içlerinden biri cengaverlik yapıp saldırıya geçiyor. Üç büyüyüde avuç içimde topluyorum. Iblis silahını savuramadan yanında bitiyorum. Küreyi midesinde gömüyorum. Küre büyük bir gürültüyle patlıyor. Iblisin bedeninden geriye hiçbir şey kalmıyor.

Zafer gösterisi olarak havaya yeşil alevler üflüyorum.

-Daha isteyen var mı! Defolun buradan !

Iblislerin hepsi arkasını dönüp kaçmaya başlıyor.

-Hey Metin.

-Efendim?

-Hani kimseyi öldürmicektik?

-Uyarımı dinlemeleri için bu gerekliydi.

-Hayır değildi.

-Ne demek istiyorsun?

-Bana yalan söyleme. Istesen onu öldürmeden rahatça etkisiz hale getirebilirdin. Bu onlar için yeterli olurdu.

-Yani onu keyfemi öldürdüğümü ima ediyorsun?

-Evet. Savaş sırasında kahkaha attın. Bunu yanlızca güçlü kişiler yapar. Bu kadar güç seni değiştirmesin.

-Endişen için saol ama ben hala benim.

-Umarım öylede kalırsın Metin. Umarım kalırsın.


                        ********

Arkadaşlar kusura bakmayın. Sınav hayattan soğuttu biraz. Bu yüzden yazamadım.

Ölüm İşaretiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin