Ölüm İşareti

Bölüm 11

Evet işte okul hayatı vesaire derken buraya kadar geldik. Olayların özeti kısacası böyle. Bundan sonra neler olacak bilmiyorum ama bunların daha başlangıç olduğunu hissediyorum. Nedenini bilmem ama arafta kendimi güvende hissediyorum. Sanki buraya aitmişim gibi geliyor. Derimin altı hafifçe karıncalanıyor.

Araf cidden ilginç bir yer. Gri kumlar, gri sıra dağlar ve 1,2,3,4,5,6 çadır harince hiçbir şey yok. Burası bir kovaya benziyor. Dağlar çevremizi sarmış ve dağların arasında bir yol göremiyorum. Çatırlardan en büyük olanı bu devasa çemberin ortasına kurulmuş. Diğer küçük olanlarsa etrafına rastgele yerleştirilmiş.

-Burada neler oluyor?

Kafamı sesin geldiği yöne çeviriyorum. Karşımdakini ise anlatması güç. Ten rengi vicudunun boylu boyunca ikiye ayrılmış. Sağ bölümü siyah iblisler gibi sol bölümü ise bembeyaz Mina gibi. Bakışları ise kesinlikle vahşi ama kanatlarına hayran kalıyorum. Benimde olmasını istiyorum. Burda herkesin güzel kanatları var.

-Benden habersiz bir iş yapmayın demedim mi size !?

Eray:

-Groyj başka çaremiz yoktu

Groyj:

-Onu buraya getirmekle nasıl bir belaya bulaştığınızın farkındamısınız?

Mina:

-Ama getirmeseydik savaşı iblisleri kazanıcaktı.

Groyj:

-Olanları gördüm Mina. Siz onu kurtarmasaydınız zaten ölecekti. Onu kurtararak kaldıramıyacağınız kadar ağır bir sorumluluk aldınız.

Eray:

-Öldürmeyecekti. İblisler ölüm işaretinin peşine 10 numaralı iblisi göndermişler ve İlka'yı tanırım onun ikiz küresi çok daha güçlü olurdu.

Mina tatlı bir sesle

-İyi dayandın ama Erka. Senden güçlü birine karşı o kadar süre bariyeri tutman büyük başarı.

Erkay-Erka

-Sen sus 12 numaralı iblis olabilirim. Senin numaran kaçtı velet?

Mina suratını asarak

-151874 . Ama benim suçum değil herkes düello güçlerine göre numaralanıyor. Büyü güçlerini önemseyen yok. Bence önemsenmesi gereken onlar. Sen anca kaba kuvvetine güven ben olmasam düz yolda yürüyemezsin. Beyninde ki zeka yok denecek kadar az.

Erka

-Seni ...

Bir yandan Mina'ya bağırıyor bir yandanda üstüne yürüyor. Gülmeden edemiyorum. Abi kardeş gibiler. Gerçekten komikler.

Groyj

-Aranızdaki tartışma bittiyse ölüm işaretini napıcaz? Onu kurtarmakla belayı almışız zaten bırakmakta olmaz.

Erka

-Onu eğitelim güçlerini kullanmasını öğrenirse o zaman bizim için yük olmaz hem de tavırlarından anladığım kadarıyla saldırgan biri değil. Bize yardım edebilir. Sende bir melezsin. Tamam arafta kalmaya mahkumsun ama melezsin. Güçlerini nasıl kullanıcağını öğrenebilirsin.

Dayanamıyorum

-Bakın bende sandığınız kadar büyük bir güç yok!

Diyerek kolumu savuruyorum. Kolumdan çıkan bir güç dalgası küçük çadırlardan birine çarpıp patlatıyor. Demek ki o karıncalanma buymuş. Çok utanyorum.

-Şey... Afedersiniz...

Erka:

-Seni gidi küçük sümüklü böcek! Niye Mina'nın çatırını uçurmadın ki!? Bugün herkesin benle ne alıp veremediği var!?

Groyj gülümseyerek

-Onu siz eğitin ama buradan uzakta. Melez olmak farklı şey işareti taşımak farklı şey. Hem melez kanı taşıdığı için güçleri burada anormal derecede yüksek. Bunu biliyorsunuz Erka Mina.

Erka ve Mina

-Evet biliyoruz

-Şey... Ee Grokh banada açıklarmısın

Groyj

-Birincisi adım Groyj. İkincisi ise...

-Çok tuhaf bir adın var ben napıyım?

Öyle sert bakmaya başladı ki sanki delip geçiyor beni.

Erka Mina'ya fısıldıyarak ve gülerek

-Damarına onikiden bastı

-Şey özür dilerim sen devam et.

Groyj

-Cennette melekler, Cehennemde iblisler olduğunu biliyosun. Şöyle bir durum var. Melekler Cennet'te iblisler ise Cehennem'de güç sınırlarını aşarlar. Kısacası Cennet'te melekler Cehennem'de ise iblisler yenilmezdir. Araf'ta ise işler değişir. Senin ve benim güçlerimizin burada sınırı yok. O kadar gücü kontrol etmen için ise önce güçlerini kullanmayı öğrenmen lazım. Anladın mı?

-Evet... Biraz

Groyj

-Güzel Mina Erka onu Dünya'da bir yerde eğitin burası ona fazla. Burada herkes için tehlikeli.

Erka

-Pekala Mina götür bizi buradan

Mina

-Patronmuş gibi davranmayı kes

Erka

-Patron gibi davranmıyorum

Mina

-Yarım aklınla davranmaya çalışıyorsun

Erka

-Seni bir güzel...

Groyj

-Artık gidin.

Erka

-Pekala gel ufaklık

-Sen benim patronum değilsin ayrıca ufaklıkta sensin

Mina kahkahalarla gülmeye başlıyor. Onu güldürebildiğime sevindim. Erka ise daha da kızarıyor sinirden.

Erka

-Ben tam 3milyon yaşındayım şimdi sesini kes yoksa seni fena hırpalarım

Başımı eğerek

-Peki efendim.