Bölüm 9

1.3K 62 1
                                    

-Sonunda karşılaştık ölüm işareti

Kesinlikle korkuyorum. Hemde çok korkuyorum.

-Benden korkmana gerek yok. Ben sana yardım için buradayım.

-Ne yardımından söz ediyorsun

-İşareti kullanmayı öğretebilirim

-Bakın anlamıyorsunuz bende işaret falan yok

-Bu gün tuvalette olanlar veya Musa ya yaptıkların

-Musa mı Musa'ya ... Ne oldu

- Onu ölüdürdün daha doğrusu sen değil içindeki iblis öldürdü

Tam o anda sesler duymaya başladım "öldür... Öldür onu"

-İ.. İçimdeki iblis derken neden bahsediyorsun

-Benimle gel sana her şeyi açıklıcam

-Bana her şeyi şimdi açıklıcaksın

Eğer Eray'ın dedikleri doğruysa şuanda oda benden korkuyor olmalı.

-Bana her şeyi açıklıyacaksın yoksa iblisi serbest bırakırım

"Öldür hepsini izin ver her şeyi yok edeyim"

- Sen melezsin ne iblis nede meleksin

- Yani

Hırlayarak güldü. Yani öyle olmalı yüzünü pek seçemiyorum

- Yani hem melek hemde iblisin güçlerine sahipsin en önemli özelliğinde ruhları yakabilmen senin tarafından ölen kişinin ruhu yok olur benimle gelirsen sana gücünü kullanmayı öğretirim

- Eray sizin kötü olduğunuzu söyledi

Bir anda kükredi ve bağırmaya başladı

- Asıl melekler ve onlar kötü sizin dünyanızda melekler çok abartılmış sürekli iyilik yapan kötülük nedir bilmeyen canlılar hadi ya hepsi kibirli ve herkesi her şeye tepeden bakıyorlar kendi aralarında bile kibir konuşur iblisler meleklerden bin kat daha iyi iblis ve melek arkadaşına gelince onlar senin güçlerini öğrenmeni istemiyor senin güçlerini kendi amaçları için kullanmak istiyor

Korkuyorum ama sakin kalmam lazım bu adamın neler yapabileceğini bilmiyorum rüyamdaki gibi güçleri varsa öldüm demektir. Neden Eray'ı dinlemedim ki

-Bak dostum benim hiç kimseyle gitmeye niyetim yok

-Rüyanı hatırlıyomusun

-Ha.. Hangisini

-Ya öleceksin ya da bize katılıcaksın başka çaren yok

-Şu ölme işi biraz abartı olmadımı

-Ya öleceksin ya da bize katılıcaksın başka seçenek yok ve kararını şimdi vericeksin

-Dostum ben...

Arkamı dönüp koşmaya başladım. Bir hırıltı duydum ve üstümden büyük bir şey uçup önüme kondu.

-Kaçmak bir işe yaramaz

Neden yaklaşmıyor? Neden belli bi mesafe bırakıyor hep? O anda anladım. Blöfüm işe yaramıştı. Ne yapacağımı kestiremediği için belli bir mesafede duruyordu. Yaptığı bir yanlışlıkta ebediyen ölür riske etmek istemiyor. Bu iyi. Ne düşünüyorum ben ne için iyi? Kurtarıcak kimse yok ama onlarlada gitmek istemiyorum. Keşke Eray'ı dinleseydim.

Elini uzattı

-Geliyormusun Ölüm işareti

-Dostum senin gibi çirkin biriyle hiçbir yere gelmem

İki elindede birer tane küre belirdi. Hassiktir bunu yapamamasını diliyordum. İkisini havada birleştirdi ve üzerime fırlattı. Yere yatıp gözlerimi kapadım. Artık kesinlikle öldüm. Bir an güldüm. Bir iblis tarafından öldürüleceğim kimin aklına gelirdi. Bir anda flash patlamış gibi beyaz bir ışık çıktı ve bunu büyük bir patlama sesi takip etti.

Gözlerimi açtığımda önümde 2 kişi duruyordu biri kömür gibi siyah tenli ve siyah saçlı 2 trapezinden kırmızı çizgiler beline doğru uzanıyor ve geçektende büyük kanatları var bacaklarını omuz boyu açmış hafiften öne doğru eğilmiş ve kollarını uzatmış bir şekilde duruyor. Üzerinde paçaları yırtık bir kot dışında bir şey yok. Öbürü ise çok güzel bembeyaz teni ve sapsarı saçları var üzerinde beyaz uzun bir elbise kanatları narin ama çok güzel yere diz çökmüş ellerini göğüsünün üzerinde birleştirmiş.

-Sen hiç söz dinlemezmisin

Ölüm İşaretiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin