14.Bölüm. "Yıldız Tozu."

387 44 34
                                    

Kyungsoo gözlerini açtığında başında keskin bir ağrı vardı. Tekrar gözlerini kapatıp bu acının gitmesini bekledi fakat olmuyordu. Belki kafasını kesip atsa işe yarayabilirdi?

Jongin'in ne durumda olduğunu merak etti. Tekrar gözlerini aralayıp etrafına baktığında kendisinin bir arabada olduğunu fark etti.

Neden arabadaydı?

Aahh.

Dün gece..

Dün gece..

Kyungsoo her şeyi tek tek hatırlamıştı.

*****Dün gece*****

Dudaklar birleştiğinde bir yıldız kaymış, bir bebek dünyaya gelmiş, bir ağaç ilk meyvesini vermiş, bir tomurcuk daha çiçek açmıştı.

Kyungsoo hala bu anın gerçekliğini sorguluyor olsada, hiçbir şey yapmadan öylece duruyordu.

Jongin öylece durmak yerine biraz hareketlilik için Kyungsoo'yu biraz daha kendine doğru çekti.  Fakat Kyungsoo da herhangi bir hareket olmadığı için dudaklarını geri çekip alnını diğerinin alnına yasladı.

"Kyungsoo.."

"Rüya görmüyorum değil mi?"

"Hayır.. Kyungsoo.."

"Beni alkol yüzünden öpüyorsun değil mi?"

"Tanrım.. hayır!"

"Yarın bundan pişman olaca-"

"Beni dinle!" Kyungsoo'nun yanaklarını tuttu. "Sus ve yalnızca beni dinle.. tamam mı?"

Kyungsoo kafasını salladı. Bu yakınlığın iyi olmadığını biliyordu. Dudakları şuan cayır cayır yanarken nasıl iyi şeyler olabilirdi ki?

"Seni seviyorum." dedi Jongin. "Sana aşığım anladın mı beni? Bu ölmemen ya da insan olman için değil.." yanaklarını okşadı usulca. "Eksik olan beni,
tamamlayan en güzel şeysin.."

Kyungsoo duyduklarına inanmıyor, gerçek olabileceğini inkar ediyordu içinden.

"Ama.. bu.. nasıl?"

"Sen ölümü göze alıp beni kalbine alırken nasıl olduğunu anladın mı? Benden neden nasıl olduğumu anlatmamı bekliyorsun? Bir anda oldu Kyungsoo.. senin gibi.. ne olduğunu anlamadan girdin hayatıma ve ben.. bir daha seni hayatımdan çıkarmak istemiyorum."

Bir şey söylemi miydi? Bir şey söylenir miydi bu durumda?

Hayır, söylenmez ama gösterilebilirdi.

Zaten cayır cayır yanan dudakları, tekrar dolgun ve sıcak dudakları isteyen dudakları, daha fazla dayanamadı ve aralarındaki mesafeyi kapattı.

Uzun, ateşli, arzu dolu ve ellerin rahat durmadığı öpüşmenin sonunda nefes nefese ve ter içindeydiler.

"Bunu bana inandın olarak anlıyorum." dedi Jongin Kyungsoo'nun kızarmış dudaklarına bakarken.

"Sana inanmayı çok uzun zamandır istiyordum."

******

Duyduğu adım sesleri ile tekrar gözlerini açtı.

Ne zaman gözlerini kapatmıştı ki?

Kalkacağı sırada hem baş ağrısı hemde aşağılarda bir yerdeki ağrı onu bozguna uğratmıştı.

Siktir..

Arabanın kapısını açılırken kucağına koyacak bir şeyler arıyordu ki en sonunda yerdeki şapkasını gördü.

Bakıcım Bir Vampir //KaiSooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin