Jongin sabah erkenden çıkmıştı. Kyungsoo bütün gece sıkıntıdan ölmemek için çok çaba sarf etmişti. Bu gece aynı şeylerin yaşanmaması için planları vardı.
Jongin gidince, Kyungsoo Mi-Ran için kahvaltı hazırladı. Yukarı çıktığında, küçük çoktan uyanmış, lavaboya bile girmişti. Kyungsoo Mi-Ran'ın lavaboyu öğrenmesine şükrediyordu.
"Bende lavaboya gireyim, sonra yemek yiyelim tamam mı?"
Küçük kız tebessümle kafasını sallayıp aşağı doğru ilerledi.
Kyungsoo lavaboya girerken, kızın uykudan yeni kalktığı için mi bu kadar uysal olduğunu düşünüyordu. Yoksa anlaşmaya mi sağdık kalıyordu?
Tüm bunları düşünürken, küçük kızın neşeli kahkahasını duyunca, işini çabuk bitirip lavabodan çıktı.
Seslere göre Jongin gelmişti. Onun işte olması gerekmiyor muydu? Fazla üstüne durmadı ve onlara katılmak için merdivenlere gitmeye karar verdi. Merdivenlerin başında, ayağına takılan şeyle kendini merdivenlere doğru düşerken buldu.
Ayakları yerden kesilmişti. Darbe onu fazla etkilemeyecek olsada gözlerini sımsıkı kapatıp hazır bekledi.
Beklemediği şey ise, Kim Jongin'in onu kurtarmasıydı.
Belinde hissettiği el ile gözlerini açtı. Kim Jongin kaşları çatık olsada endişeliydi. Duygularını hissedebiliyordu.
"İyi misin?"
Kyungsoo hemen kendini toparlamıştı. "Evet." dedi hızla. "İyiyim."
İkiside merdivenlerin başına baktı. Görmesi zor bir ip bağlanmıştı. Kyungsoo vampir olduğu için görebiliyorken Jongin ne olduğunu zaten biliyordu.
"Kim Mi-Ran!"
Fazla sert ve yüksek olmayan bir sesle bağırdı Jongin. Küçük kız, gülmesini zor bastıran bir ifade ile gelmişti yanlarına.
"Bu tuzağı neden kurdun?" dedi, elleri belinde Jongin.
Küçük kızın gülüşü daha çok yayılmıştı. "Tujak kurmicam diye biy kuyal yokki."
Kyungsoo içten içe sinirlense bile güldü. "Öyle mi küçük cadı?" Aynı boyda olmak için çömeldi ve nedenini bilmediği bir şekilde kızdan gelen yoğun öfkeyi hissetti. "Bunuda anlaşmaya ekleyelim mi?"
Gerçekten küçük kız ile düşman mı olacaktı yani? Onun sinsi ve düşmanca hislerini fark ediyordu fakat tanrı şahit, düşüncelerini net bir şekilde anlayamıyordu.
"Hayıy!" dedi kız ona kafa tutarak. "Sen evden gidene kaday devam etçem!"
Pekala, sadece küçük bir kız..
Onunla baş edebilirdi.
Onun öldürecek değildi ya?
Bir yani ondan nefret etse de, bir yani yalnızca küçük bir çocuk olduğunu söylüyordu.
"Babaannde mi kalmak istiyorsun yoksa?" dedi Jongin hızla. "En baştan söyleyebilirdin."
Küçük kızdan gelen korkuyu, kendi korkusu gibi hissetmişti. "HAYIY!"
"O zaman uslu duracaksın Mi-Ran. Bir daha tuzak kurduğunu görürsem babannene gidersin."
Küçük dudak büzerek odasına doğru koştu. Kendi hazırladığı tuzağa takılsada hızla kalktı ve büyük bir gürültüyle kapıyı kapattı.
"Bence üstüne fazla gittin." dedi Kyungsoo. "Babannesinden çok korkuyor olmalı."
Jongin ile göz göze geldiğinde, diğerinin şaşkın bakışlarına rağmen çattığı kaşları gördü. "Korkuyor mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bakıcım Bir Vampir //KaiSoo
Vampir"Göydüümm!" dedi küçük kız babasına. "O adam gece kıymızı bity şey içiyoduu."