secret guest ：chaennie

10

—Umm nasıl başlasam bilemiyorum. Gördüğün üzere durumum pek parlak değil ve buraya gelmeden önceki yaşantım da bu şekildeydi, doğru söylemek gerekirse temiz işler yapmıyordum. Benim işim insanların kenarda köşede bıraktıklarını cebe indirmekti. Yine bir gün aldığım şeyleri satarken Lisa ile karşılaştım. O zaman görünüşü daha değişikti. Saçları uzun ve açık renkliydi. Çaresiz gözüküyordu ve ona da benimle aynı işi verdiler. Pek fazla konuşmadık ve bende kendime yeni bir hayat kurmam gerektiğini düşündüm. Bir ömür boyu çaldığım şeyleri satarak yaşayamazdım. Bu eyaletin adını çokça duydum. İş bolluğu varmış ve zengin insanlar yaşıyormuş. Belki kendime güzel bir iş bulabilirim diyerek geldim. Hatırlarsan Lisaʼyı ilk gördüğümde sana adını sormuştum. Yüzü bir yerden tanıdık geliyordu fakat dış görünüşü değiştiğinden tanıyamamıştım ama sanıyorum ki büyük ihtimalle o anda beni tanıdı. Buluşmamızdan bir gün önce kulübeye geldi ve benle konuşmak istediğini söyledi. Senden bahsetti, sanırım ailenizin zengin olduğundan haberi var. Sizi dolandırmasını istemedim ve bu yüzden bunu hakkında bir şey konuşmadım ve bundan sonra da fazla kalmadı, gitti. Buluştuğumuz günde sen gittikten sonra yanıma geldi. Buralarda işinin kalmadığını ve gitmesi gerektiğini söyledi. Bende ona içecek koydum. Beni kandırdığına eminim çünkü kolyeyi çekmecenin üstüne bıraktım ve hiç dokunmadım. Pahalı bir şey sanıp aldığını düşünüyorum. Üzgünüm Jen sana bunları çok önceden anlatmalıydım fakat benden soğumandan çok korkuyordum.

Onu anladığımı belli ederek kafamı salladım. Anlatırken gözleri doluyordu. Çok mahcup ve yalnız gözüküyordu.

—Sorun değil Chae. Sen her zaman benim bebeğim olarak kalacaksın. Artık ben varım. dedim ve sıkıca sarıldım.

Daha sonra aklıma bir fikir geldi. Chaeʼnin olduğu durumu öğrenmiştim.

—Benimle yaşamak ister misin Chae?

—Tabiki isterim Jen ama nasıl?

—Seni çatı katımızda saklayabilirim.

—Bu riski aldığına değecek mi?

—Senin için her şey sevgilim.

Daha sonra ayağa kalktım ve kıyafetlerini toparlamaya başladım.

—Hadi Chae bavulunu hazırla.

Gülerek ayağa kalktı ve eşyalarını toparlamaya başladı. Bende o sırada saate baktım ve eşimin gelme saatine daha olduğunu gördüm. Hazırlanıp çabucak evden çıktık.

—Tüm eşyaları almak istemediğinden emin misin?

—Fazlaca yerleşmek istemedim. Sadece seninle birlikte olmak istiyorum Jen.

—Nasıl istersen Chae.

Hızlıca on dakikalık mesafe yürüyerek eve vardık. Eşim daha gelmemişti ve eşyaları çatı katına çıkardım. Güzelce yerleştirdik. Tam bitirdik dinlenelim derken zil çaldı.

—İşim bitince geleceğim Chae.

Kafasını salladı ve bende aşağı koştum. Kapıyı açtım ve eşim yüzüme bakmadan içeri geçti. Alışıldık bir şeydi o yüzden umursamadım ve elime bir kitap alıp yukarı çıktım.

Eşim çatı katına hiç uğramayacağını biliyordum. Garip fakat asla gelmiyordu. Bende genelde orada otururdum bu yüzden şüphe çekmedi.

—Selam sevgilim.

—Selam Jen. dedi ve oturmam için yer açtı.

—Burayı beğendin mi?

—İlk geldiğimden beri birlikte yıldızları izlememizin hayalini kuruyorum.

Bende o sırada yastıkları kafamızın altına çektim ve ikimizde uzandık.

—O zaman hayalini gerçekleştirelim.

Birlikte yıldızlara isim verdik, parmaklarımızla oynadık ve birbirimize kitap okuduk. Son sayfaları okurken Chaeʼnin çoktan uykuya daldığın farkettim.

Yanına uzandım ve saçlarını okşamaya başladım. Memnuniyet belirten bir mırıltı çıkardı. Benimde gittikçe gözlerim kapanıyordu.

Yıldız ışıklarının altında, ellerim saçında uykuya daldık.