𝐃𝐨𝐥𝐮𝐧𝐚𝐲 𝟐: 𝐘𝐄𝐍İ 𝐀𝐘 | 𝐄𝐧𝐁𝐚

11. BÖLÜM : Gitme...

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin, hayalet okuyular yaptığınız hiç hoş değil ha!

•••

~Başak~

İşte yine buradaydım... O uçurum kenarı...

Ben dalgaları izlerken "Sakın yapma..." diyen hayali Enes'in dediğini umursamadım.

"İnsan olmamı sen istedin... İzle beni."

Koyu yeşil ceketimi üstümden çıkarıp yere koydum.

"Lütfen... Benim için..."

Yanımda duran silüetine bir bakış attım, gözaltları morarmış ve saçları dağılmıştı ama ona rağmen üstündeki takım elbisesi kusursuzdu. Sanırım... Bu, Enes'in benim bilinçaltımdaki yansımasıydı.

"Ancak bu şekilde benim yanımda oluyorsun."

Tam "Başak, lütfen!" derken derin bir nefes alıp atmıştım yine kendimi sulara. Düştükten sonra yüzeye çıktım ve rahatlamış bir şekilde gülümsedim. O dibimdeydi, yüzü tedirgin bir hâl almıştı. Arkama dönüp, baktığımda çok büyük bir dalganın geldiğini gördüm. Kaçmaya fırsat bulamadan dalga üstüme çullandı ve dibe battım. Su bana öyle bir sert çarpmıştı ki neye uğradığımı şaşırmıştım, sanki bilincimi kaybetmiş gibiydim.

O sırada bana doğru gelen bir turunculuk gördüm. En başta zararsız bir balık gibi gelse de sonradan onun saç olduğunu anlamıştım. Bu Betül'ün saçıydı, o turuncu saçları nerede görsem tanırdım.

Yukarıya çıkamıyordum, nefesim de azalıyordu. Panik ve korku ile geriye doğru çırpınmaya başladım. Sert bir darbe almam ile gözlerim hafif karardı, kafamı taşa vurmuştum.

Kollarımı ya da bacaklarımı hareket ettiremiyordum, sadece dibe batıyordum. Enes'i görmemle kafamı sola doğru çevirdim, baş aşağı duruyordu. O... Çok güzeldi...

Huzurumu bozan ve boğulduğumu hatırlatan şey birinin kolumu sertçe tutup, yukarıya doğru çekmesiydi.

"Nefes al! Nefes al!"

Gözlerimi açamıyordum, o kadar uykum vardı ki...

"Hadi Başak... Nefes al."

Kesik kesik nefes alarak gözlerimi açtığımda "Başak, beni duyabiliyor musun?" diye sordu korku ile, bir yandan sırılsıklam olan saçlarımı okşuyordu.

"Hh... Yusuf?"

Nefesini vererek güldü, ödü patlamıştı cevap vermeyeceğim diye.

"Buraya gel..." diyerek elini sırtıma koydu ve doğrulmama yardımcı oldu.

"Aklından ne geçiyordu? Söyle..."

Göbeğimi ovalayan eli ile irkildim, çok sıcaktı.

"Bir daha yapmayacaktın..."

"Bir şey... Görmek istedim."

"Onu evine götür! Ben Beyza'nın evine gitmek zorundayım!"