Nejat ve Mars cehennemdeki hastanenin kapısından içeri girdiğinde hastanenin lobisi kendisini gösterdi. İçerisi yıkık dökük bir haldeydi. Sanki virüs yaşanmış ve birçok insan orada ölmüş gibiydi. Mars bu hastaneyi tanıyordu ama cehennemin içinde böyle bir hastanenin nasıl var olup var olmadığını Nejat'a sordu. Nejat, "Mars bak... Cehennem fiziksel bir yer değildir. Cehennem bir enerjidir. Fakat senin algı boyutun enerjiyi doğrudan kavrayamaz. Bu frekansı algılayabilmen için gözlerinde vizyon seyretmesi gerekiyor. İşte bu vizyon da senin cehennemin.Daha önce de gelmiştin.O zaman sadece karanlık ormanı görüyordun.Ben de o ormana göre anlatıyordum.Şimdi ise orman ve ormanla devam eden hastane.Senin en büyük acılarını ve korkularını yaşıyoruz.Her şey senin zihninin ve gözlerinin algı frekansı ve boyutuyla alakalı.Aslında cehennem bir mekan değil.Çünkü dördüncü boyuttaki bu yerde mekan yok, tıpkı zaman olmadığı gibi.Ama bir etrafına bakın.Eğer sana ait bir ceza yoksa sen cehenneme de ait değilsin.Sadece buradan geçiyorsun.Umut ediyorum ki; cennette yerini bulasın.Çünkü ben cehennemdeyim.Limboda...Bunun sebebi de inançsız olmamdan kaynaklanıyor.Bu düşük frekansta umutsuz bir yerde kayboldum.Araf gibi ama değil.Acı da var.İşte bu insanlar da benim yoldaşlarım."dedi.Lobide oturan adamları gösterdi.Platon, Cicero,Hipokrates,Aristotales ve Orpheus geniş koltuklardaydı.Üzerlerinde dönemlerine ait kıyafetler vardı.Sessizce düşünüyorlardı.Platon hastane kapısına ters dönmüş, duvara yansıyan gölgesine bakıyordu. " Zincirlenmişlerdir ve bu insanlar başlarını sağa ve sola çeviremezler. Sadece karşılarındakini görürler." diyen Platon sanki cehennemi anlatıyordu. Nejat,Mars'a yeniden Limbo'nun kaybolmuş insanlarını ve yaşadıkları frekans vizyonunu gösterdi.Sonra, "Hadi diğer kata geçelim."dedi.Sabırsızlıkla dördüncü kata yükselmek istiyordu.
Hastanenin koridoruna saptılar.Nejat "Asansöre" dedi.Mars, cehennemin içindeki hastanenin asansörüne doğru ilerledi.Nejat, "Acele etme.Acele işe şeytan karışır."dedi.Asansörü çağırdılar.Asansör gelip kapılarını iki yana açtıktan sonra Nejat, "Eksi ikiye bas lütfen. Limbodan çıkalım da ilk gerçek günah katına gidelim."dedi.Daha önce geldikleri yeri tekrar Mars'a göstermek istiyordu.Fakat Mars bu sefer daha farklı şeyler görecekti.Çünkü ölümüyle birlikte acıları ve yaşadıkları da değişmişti...Mars eksi ikiye bastığında Limbo katının lobi olmasına rağmen eksi bir olarak geçen ilk kat olduğunu anladı.Nasıl olsa hastanede yukarı çıkış yoktu. Nejat, "Şimdilik yukarı değil, aşağıda işimiz var."dedi. Mars'ın düşündüklerini anlayabiliyordu.Asansör eksi ikiye geldiğinde kapı açıldı.İçeride kadın ve erkekler ellerinde şarap ve benzeri içki kadehleriyle flörtleşerek hafif çalan bir müzikte dans ediyorlardı.Hastane içinde dans eden insanları gören Mars, "Bu nasıl bir cehennem?"diye sordu.Kimi kadın yanındaki erkeğe rağmen diğer bir erkekle de flörtleşiyor ve şehvetin en dip noktasında gidip geliyordu.Mars hastanenin içinde yürürken yerde oturmuş iki aşığı gördü.Nejat, "Paris ve Helen."dedi.Mars bir kez daha Truva savaşının çıkma sebebi olan insanların acısını hissedebiliyordu. Ardından bir şeyler zihninde belirdi, "Hakan da burada olmalı... Hatırlıyorum."dedi. Nejat, "Hatırlamana sevindim.Bizim için zaman kazandırır." dedi.Koridordan bir kapıyı açtı.İçerisi rüzgar esintisiyle karma karışık bir haldeydi.İnsanlar bir o yana bir bu yana savruluyordu.Hakan da içlerindeydi... "Mars...Söyle ona...Hande'ye söyle... Beni terk edemez."dedi.Mars gördükleri karşısında daha önce yaşadığı şeyleri hatırladı.Daha önce dünyada olup bitenler ve bedeni dünyadayken eterik bedenin zihninden habersiz olarak cehenneme gelmesini ve Hakan'ı görmüş olmasını... Mars, "Hatırlıyorum. Daha önce konuşmuştuk."dedi.Nejat, "Öyleyse çıkalım... Üçüncü kata kadar sana bir hatırlatma yapacağım.Sonra dördü göreceğiz.Hem de senin acı perdenden."dedi.
Mars ve Nejat tekrar cehennem asansörüne döndüğünde Mars, "İblis nerede? Ya da Şeytan mı diyorsunuz siz ona?"diye sordu.Nejat, "İblis ırkının adı.Şeytan ise yaptığı kötülüğün.O nerede dersen en dipte.Dokuzuncu katta buz gibi bir yalnızlığın içinde."dedi.Mars, cehennemin sıcak ve alevler içinde olması gerektiğini düşünüyordu ama Nejat, İblisin soğuk bir yerde olduğunu söylemişti.Nejat, "Cehennem soğuk bir yerdir.Sıcak değil.Burada üşürsün, yalnızlık vardır."dedi.Ardından eksi üçe bastı...Mars ve Nejat eksi üçe inerken bir köpek sesi duyuldu.Mars, "Kerberos" dedi.Nejat, "Evet hatırlıyorsun." Kapı açıldı... İkisi de asansörden indikten sonra pis koku burunlarına geldi.Mars, "Rezalet... Bu pis koku da tanıdık."dedi. Nejat, "Hadi hızlı geçelim.Bakalım dörde geçiş sağlayabilecek misin?"dedi.Ama üçüncü katın pis kokusundan hep rahatsızdı.Kerberos'un önünden geçtikten sonra "Yemekhane" yazan eşikten geçtiler...Büyükçe bir masa vardı.İnsanlar masanın üzerindeki yemekleri yiyordu ama yemeklerin her biri pislik içindeki artıklardı.İçlerinde beyaz kurtlar, kara sinekler uçuşuyordu.Sanki Frans Kafka Dönüşüm için aktörü buradan almıştı.Masanın başında iblisler vardı.İnsanlara kıyasla yaratık gibi olan bu varlıklar humonoid'ti.Kolları, bacakları ve başları vardı.İnsan gibi uzuvları olsa da koca birer yılana ya da timsaha benziyorlardı.Mars, "Şunlar iblis mi?"diye sordu. Nejat o varlıkların da cezalılara ceza vermek adına burada olan ve ceza görmüş yaratıklar olduğunu söyledi. Masadaki insanlara baktı... İçlerinde Murat'ı gördü.Murat da Mars'ı görünce Mars şaşırdı...Hem hatırlıyor hem de Murat'ın orada olmasından dolayı üzülüyordu...Murat pislik dolu masadan ayağa kalktı. "Mars seni daha önce bırakmamıştım.Burada benimle kalmaya mı karar verdin?"diye sordu.Mars'ın bir önceki gelişinde ayağına tutunmuş ve dördüncü kata geçmesine engel olmuştu.Mars kısaca yaşadıklarını hatırladı.İlk cehennem ziyaretini ve başına gelenleri hatırlıyordu... "Murat" dedi Mars, Murat, Mars'ın boğazına yapıştı... "Beni de çıkaracaksın buradan."dedi. Nejat,Murat'a engel olmaya çalıştı...Murat,Nejat'a vurdu... "Bizi buradan çıkaracaklar...Cennetin taze meyvelerini yiyeceğiz."diye bağırdı Murat...Masadaki obezler pis yemeklerini bırakarak Mars ve Nejat'a doğru saldırmaya başladı.Sanki bir zombi sürüsü gibiydiler...Mars ve Nejat onlardan kaçmaya başladı.Yemekhanenin dışına kadar koştular...Fakat kalabalık obez günahkarlar Mars ve Nejat'ı bir köşeye sıkıştırdı.Murat, Mars'ın üzerine doğru yaklaştı... "Tadını almak istiyorum."dedi. Adeta cehennemde insan yiyen bir yamyam haline gelmişti.Pislik dolu yemekleri yemekten ziyade insan yemek bu obezler için farklı bir tat olurdu.Murat,Mars'ın boğazına tekrar sarıldı... Bu esnada Kerberos Murat'ı bacaklarından yakaladığı gibi adeta bir dinozor misali yemeye başladı... Mars ve Nejat olup bitenlere şaşkınlıkla bakarken, "Nejat, "Hadi çıkalım...İznin geldi...Senin ilk üç katta günahın yok.Ne acıdır ki daha da büyük bir günahkarsın ya da bir yolcu."dedi...İkisi de üçüncü kattan sıyrılmak için koridora, asansöre doğru ilerledi...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşam Yolundaki Yalnızlık
FantasiaKaranlık bir gece kendisini balta girmemiş ormanda bulan Mars adlı genç, korkularıyla yüzleşirken cehennemin hemen yakınına geldiğini anlar... Ölüp ölmediği sorusu aklındadır... Cehennemin girişinde onu bir pars, bir aslan ve bir dişi kurt karşılar...