Mars ve Nejat cehennemin sekizinci katındaki ilk kapıdan içeri girdiklerinde karşılarına koca bir arazi çıktı.Mars cehennemin düzlüklerine bakarken tüm o arazi düzlüğünün içine kazılmış metrelerce uzunluğundaki derin hendeği gördü.İçerisinde çıplak insanlar vardı.Çıplak insanlara kamçılarla vurarak zıt yönlere gitmelerine neden olan iblisler de başlarındaydı. Hendeğin içi bataklık gibiydi.Yoğun kan ve balçığa dönmüş toprak pis bir koku yayıyordu.Nejat, "İşte ilk hendek.Dediğim gibi kadın satıcıları ve tecavüzcüler var."dedi.Cezaları gerçek dünya cezalarına benziyordu.Ama sınırsız kırbaç hep sırtlarındaydı.Dur durak bilmeyen etkili ceza tıpkı para için insanları satmalarını söyleyen dürtüleri gibi onları kırbaçlıyordu.Mars'ın kan ve balçığa bakışları yoğunlaşınca aniden kusacak gibi oldu.Midesi bulanıyordu.Mars, "Cehennemi göremeyen cenneti göremeyecekse işimiz çok zor."dedi.Nejat esas zorluğun cehennemin son katında başladığını ona söylemeye çalıştı.Kırbaçlanan insanlara bakmaya devam ediyorlardı.Mars'ın oraya ait olmadığı belliydi.İblisler Mars ve Nejat'a bakmamıştı.Nejat, "Hadi sonraki kapıya girelim.Burada cezan yok."dedi.
İkili cehennemin sekizinci katına geri döndü.İkinci kapıya yöneldiler.Kapının üzerinde saraylardaki dalkavukların taktığı başlıklardan vardı.Kapı kulpuna asılmış başlık Mars'ın dikkatini çekti, "Bu nedir böyle?Osmanlıya mı ait?"diye sordu.Nejat, "Bu kapı ve içindeki derin hendek dalkavuklara ait.Dalkavuk nedir biliyor musun?Saraylarda devlet büyüklerini eğlendiren kişi.Ama bu kattakiler o türden dalkavuklar değil.Keşke o türden dalkavuk olsalardı.İşte o yüzden de bu başlık yani kavuk içeri giremedi, kapının üzerinde duruyor.Buradakiler çıkar ve yarar beklediği kimselere yaranmak için iyi davranan dalkavuklar."dedi.Kavuğu kenara koyup kapıyı açtı.Kapının ardından koca bir mağara çıktı.Nejat arada sırada çıkardığı şamdanı çıkardı.Etrafı aydınlattı.Büyük mağarada bir süre yürüdüler, kimse yoktu ama Mars pis kokuyu alabiliyordu.Nejat bir yokuş gibi yükselen kayalığı gösterdi, "Gel şunun üzerine çıkalım."dedi.Kemer haline gelmiş kayanın tepesine çıktıklarında adeta pislik havuzu haline gelmiş yeri de gördüler.İnsanlar içindeydi.Tezek ve boka bulanmışlardı.Koku oldukça yoğundu.Çamur balçığa dönmüş ve ekşi kokusunu tezekle birlikte ikisinin de burnuna misafirliğe getiriyordu.Kadın ve erkeklerin başlarında kavuk vardı.Ama saray dalkavuklarının giydiği türden değildi.Sanki yaptıkları cezayı niteler cinsten ucuz ve basit kavuklar boka bulanmıştı.Mars gördüğü manzara karşısında bir kez daha rahatsız oldu.Midesi bulanmaya başladı.Ara ara bulanan midesi artık dayanacak durumda değildi.Kusmaya başladı...Nejat, "Umarım katran rengi değildir."diyerek imalı bir tepki verdi.Mars'ın midesi oldukça bulanıyordu.Bu kusmasına neden olmuştu ama katran rengi değildi.Mars gördüklerine bakamıyordu.Bok, tezek ve balçık havuzu haline gelmiş çıplak insanlar pislik içinde yüzüyorlardı.Mars'ın duyduğu koku cehennemin en kötü kokularındandı.Dayanamıyordu...Nejat, "Aşağıya inmek istemezsin öyle değil mi?"dedi.Mars kesinlikle buradan çıkmak istiyordu, "Hayatımda kimseye dalkavukluk yapmadım.Eğer biri beni alıp onların arasına sokmayacaksa buradan çıkalım, lütfen."dedi.Ortada hiçbir iblis yoktu.Mars'ın bu kata ait bir günahı yoktu.Nejat bunu fark etti. "Hadi çıkalım, sırada üç var."dedi.
Üçüncü kapının önüne geldiklerinde kapı önündeki tespih gözlerine çarptı. Mars kendini daha iyi hissediyordu. Sanki biraz olsun nefes almıştı. "Tespih... Dini kötü kullananların ya da inançları sömürenlerin katı mı?"diye sordu. Nejat, Mars'ın cehennem hakkında oldukça bilgi sahibi olduğunu görebiliyordu.Semboller ve ikonları yorumlayan Mars cehennemi tanımaya başlamıştı.Kapıyı açtı... İkili cehennemin sekizinci katındaki üçüncü kapıdan da içeri girdi.Bir başka ova karşılarına çıktı.Ovanın ortalarına doğru ters olarak yere gömülmüş insanların ayakları vardı.Sanki vücutlarının yarısı dışarıda kalarak mezarlara sokulmuş gibi duran insanlara yaklaşan Mars ve Nejat adamlara bakarken köşede duran bir masayı ve üzerindeki İncil'i,Tevrat'ı ve Kuran'ı gördü.Nejat, "Gördüğün gibi her bir deliğin ağzından günahkarların ayakları çıkıyor.Ateş yok belki ama ayak tabanları alev alev yanıyor." dedi.Mars dini kötüye kullanan insanların cehennemde bu türden yandığına şahit olmuştu. Nejat etrafa bakınıyordu... Kimse yoktu.Bir iblis ya da bir görevli onlara yaklaşmamıştı. "Mars dini kötüye kullandın mı?"diye sordu Nejat. Mars başını hayır manasında sağa ve sola salladı. "O halde çıkalım buradan. Seni kimse almadı.Korkuyorum ki dokuzuncu kata doğru bir adım daha yaklaşacağız.Umalım da dokuzuncu katta olmasın yerin."dedi.İkili üçüncü kapının ceza hendeğinden de çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşam Yolundaki Yalnızlık
FantasíaKaranlık bir gece kendisini balta girmemiş ormanda bulan Mars adlı genç, korkularıyla yüzleşirken cehennemin hemen yakınına geldiğini anlar... Ölüp ölmediği sorusu aklındadır... Cehennemin girişinde onu bir pars, bir aslan ve bir dişi kurt karşılar...