•Oyun•

25 3 10
                                        

"Annie nasıl?"

"Amane yanında. Arada bir uyanıp duruyor. Onun dışında iyi."

"Peki ya Andrew?"

"Merak etme Andy, o da uyuyor. Alice bir dakika bile yalnız bırakmıyor."

"Sen otur, gidip bir de ben bakayım."

"Otur şuraya Andy."

  Chumana yavaşça Andy' nin yanına otururken Andy durup onu izledi. Chumana kendine yorgunca bakan eşininin yanağını okşadı. Çocuklar kaybolduğundan beri fazlasıyla gergindi ve yeni yeni sakinleşmeye başlamıştı. Gerçi hala fazlasıyla endişeliydi. Onun bu haline gülümsedi.

"Daha soğukkanlı olmalısın."

"Haklısın ama söz konusu siz olduğunuzda kendimi tutamıyorum işte."

"Ah benim tatlı kediciğim..."

  Chumana Andy' yi kendine çekip onun yumuşak saçlarıyla oynamaya başladı. Andy bunun karşısında gülümseyip kafasını Chumana' nın omzuna yerleştirdi ve ona belinden sıkıca sarıldı. Chumana da ona sarılırken kafasını onunkine yasladı ve gözlerini kapattı.

"Biraz uyusak olur mu..?"

"Olur..."

  Andy bir anda doğrulunca Chumana şaşkınca ona bakmıştı. Tabii Andy' nin kendisini kucağına almasını ve koltuğa yatıp Chumana' yı kendi üzerine yatırmasını beklememişti. Andy koltuğun kenarındaki pikelerden birini üzerlerine doğru örterken Chumana gülümsedi ve başını Andy' nin göğsüne yatırdı. Andy kendisinin saçlarıyla oynamaya başladığından dünyada ondan mutlusu yoktu artık.

"Bugün hem çocuklar endişelendin hem de benimle uğraştın. Şimdi ilgilenme sırası bende, sen güzelce uyuyacaksın ben de seni sıcacık tutacağım."

"Bu fikri sevdim."

  Chumana yavaştan esnemeye başlarken Andy onu sıkıca sardı. Chumana' nın saçlarının arasına minik öpücükler kondurup onun uykuya dalmasını bekledim. Zaten Chumana da bu sevgi karşısında hızlıca uyuyakalmıştı. Andy onun güzel saçlarını oksarken kendinin de uykusunun geldiğini anladı ve gözlerini yavaşça kapatıp onu sıkıca sardı...

•••

"Haklıymışsın, gerçekten O..."

"Size söylemiştim Efendim."

"Ama çevresinde tehlikeli çok fazla insan var. Hepsini tek tek aşmamız gerekecek."

"Bunun üstesinden gelebileceğimi düşünüyorum. Bana güvenin."

"Pekala. Her şeyin sonunda o kızın kellesini ayaklarım altında istiyorum."

"Bunun gerçekleştiğinden emin olacağım, Efendim."

•••

"Ben... Ben şimdi lanetlendim mi..?"

"Sen doğuştan lanetlisin Annie."

"Babam benden nefret edecek... Herkes benden nefret edecek... Ben artık kimsenin bulaşmak istemeyeceği kadar siyahla boyalıyım..."

"Ah... Tatlı Annie..."

  Satanas yavaş adımlarla gelio bana arkamdan sarıldı. O çenesini omzuna yaslarken dolu gözlerle ucunda durduğum uçurumun görünmeyen dibine bakmaya devam ettim. Güneşin ışığı ve ayın ışığı birbirine eşlik ederken gökyüzü kavgadaymışçasına birbirine karışmıştı. Çevremde bir sürü renk olmasına rağmen her şey o kadar solgundu ki... Kendimi uçurumdan öylece sonsuzluğa bırakmak istiyordum. Kim bilir, belki deniz kucaklardı beni? Sertçe suya çarpar ve acıyla boğulup giderdim. Veya sert kayalarla buluşurdum. Bedenimdeki tüm kemikler teker teker, acıyla haykırırken ben aldığım kızıl tadla nefes almaya çalışırdım. En güzel yanı da kimseyi incitmeyecek olmam olurdu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 27, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

OblivionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin