6

671 39 123
                                    

Bir kere daha derinden yutkunurken kadın, "abla...orada mısın?" diye telefonun öbür ucundan kendini çağıran adamı yanıtladı.

"Evet Caner,buradayım. "

" Ne oldu diyorum?! Hallede bildin mi şu işi?! Ikna ettin mi kadını?!"

"Ettim Caner, ettim!"

Dün...

"Ma 'am, but how can I do this?! How do I look at people's faces?! ( Hanımefendi ama ben bunu nasıl yaparım?! Insanların yüzüne nasıl bakarım?!) "

"People? Ugh! I'm sorry, what does it matter to people after you don't have money?! The guy left you naked in the middle and ran away! Don't you want to get a divorce while you're at it?

(Insanlar? Hı! Pardon da ,paran olmadıktan sonra ınsanların ne önemi ?! Adam seni ortada dımdızlak bırakıp kaçmış! Bu haldeyken boşanmak istemiyor musun?!)"

" I want it! But Mr. Kaya and I work in the same company! And he's a good guy! How do I do this to him?

(Istiyorum! Fakat Kaya beyle ben aynı şirkette çalışıyoruz! Ayrıca iyi biri o! Bunu ona nasıl yaparım?!)"

"Yes ...Mr. Kaya is a good person and he will easily divorce you from that animal guy! And you'll get a fortune in return for the work you've seen! You will pay off your debts and you will be seen as a victim! What more do you want?!

(Evet ...Kaya bey iyi biri ve seni o hayvan heriften kolaylıkla boşayacaktır! Ayrıca görmüş olduğun işin karşılığında servet alacaksın! Borçlarını kapayacaksın ve mağdur görüleceksin! Daha ne istiyorsun?! ) "

"But Mr. Kaya not only gets fired from his job, but also gets discredited like a lawyer!"

(Ama Kaya bey yalnız işten atılmakla kalmaz, bir avukat gibi de gözden düşer!)"

"Are you really going to think about yourself when you're in this situation, or about him

(Gerçekten bu durumdayken kendini mi düşüneceksin, yoksa onu mu?!)"

"M.....myself....(..ken...kendimi...)"

Bu gün.

"Abla?! Abla?!"

"Ha...Efendim Canım.."

"Ne oldu ya yine daldın gittin?!"

"Hiç...hiç bir şey!"

"Leventle tanıştı mı çocuklar?"

"Bu akşam tanışacaklar. "

"Peki ben ne zaman geleyim ?"

"Haber vereceğim."

"Tamam o zaman. Konuşuruz yine. "

"Öptüm. Babay."

"Bende."

Sol eliyle alnını sıvazlarken kadın, pencere önüne yaklaştı. Yapa bileceği ve yapacağı şeyler canını sıksa bile, her ne olursa olsun intikam soğuk yenen ve tadından doyum olmayan bir yemekti. Belkide bu yüzdendir ki, geri dönüşü de yoktur artık.

|

Seni lekelemek istemezdim ama, benden almış olduğun intikamı yanına kâr koyamam! Oysa ki senin tek hatan beni bırakıp gitmen değil...

|

Pencereden Kayanın arabasını gördüğünde Ender şaşırdı ve gözlerini duvarda duran saate doğru çevirdi. Daha erken olmasına rağmen adam  işten çabuk gelmişti. Enderse aşağıya inerek onu karşılamak için an itibariyle  kapının yolunu bulmuştu. En azından adamla biraz daha "uğraşa" bilirdi.

Mr. RİGHT and Mrs. WRONG •EnKay• Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin