Bir insana insan olduğunu hatırlatan temel etken neydi?
Duyguları mı?
Eylemlerini belirli bir mantık düzleminde oturtması mı?
Sosyal ve aktif bir canlı oluşu mu?
Acıyı hissedebilişi mı?
Yoksa kendini ifade etmek konusunda primat akrabalarından çok daha yetkin oluşu mu?İnsan olmayı unutmuştu.
Teraryum'da geçen bir ayın sonunda Özden,insanlığın getirdiği ne varsa onları unutmuştu.O artık kullarının doğrultusunda hareket eden düşünce kabiliyeti sınırlı,fikri özgürlüğü olmayan yalnızca hareket gücüne sahip bir et yığını idi.
Bir kaç damla kan ve etten oluşan gövdesi sorgusuzca itaat ediyordu komutlara .
" Gel" ya da "Git."
Bundan ötesini düşünme yetkisi bir haftanın sonundaki süreçte körelip yok olmuştu zamanla.Kura çekmişlerdi.
Rastgele takımlar.Yazlık çiçekli bir elbise giymiş Defne Hanım buradaki solgun yüzlerin aksine sağlıkla ışıldayıp kendisini çeken kameralara fanusu tutarken minik zarflarla kapatılmış kağıtları eliyle kardı.
Her biri avuç içi büyüklüğünde ve beyaz zarftan kartları tek tek ellerine koyverdi.Kime ne gelirse.
Bugün takım oydu.
Bunun haricinde Teraryum'un bir aidiyeti olamazdı.
Teraryum da duygu ve iş birliği olmazdı.
Yek başına hareket etmek seni mutlak zafere götürecekti.
Ne zaman birlik olmak istesen...Sen daha zihninden dudağına düşürüp dillendiremeden o fikir ölü bir doğum idi.
Yutkundu ve "Beyaz Takım" yazılı kağıda baktı.
Yanında dikilen Laçin de çaktırmadan Özden'in kağıdına bakıyordu fırtına grilerini dikerek.
Özden kahvelerini gezdirdi oğlanın elindeki kâğıtta.
"Beyaz Takım."Gereksiz bir rahatlama ve konfor hissediyordu Özden.
Belki Laçin ondan daha iyi duygusallık kontrol ettiği için belki de sorgusuzca emri yerine getirmek hususunda daha dikkatli davrandığı için.
Genelde Laçin varsa o takım kazanıyordu.
Laçin'i olan takım kazanıyordu.Özden seslice yutkundu.
Biribirlerinin hangi takımdan olduklarını bilmek yasaktı.
Bu oyunda herkes kendi başının çaresine bakmak zorundaydı ve takım kavramı olmadan hareket etmek zorundalardı.
Ancak Laçin hafifçe eğip,Özden görebilsin diye kağıdını bilerek göstermişti oğlana."Beyaz Takım."dedi Defne Hanım porselen kaplama dişleriyle.
"Kaçacak."
Kimse yüzündeki tek mimiği bile hareket ettirmedi zira kendini açık etmek istemiyordu acizce.
"Siyah Takım ise kovalayacak."Birbirlerinin hangi takımdan olduklarını bilmeyeceklerdi lakin Beyaz olanlar kamufle üstadı gibi gölgelerde gezinmeye çalışırken Siyahlar ise ortalıkta bulduklarını yakalayacak ve her birini toplayıp,kazanmaya çabalayacaktı.
Herkes kendinden sorumluydu."Ya...Kendi takımımızdan birini yakalarsak? Ya saklanırken kime güvene..."diye sormuştu Ayşe denilen kız.
"Sayılmayacak."dedi kadın umursamazca porselen dişlerine gere gere gülümsemeye devam ederken.
Kimse rengini belli etmeyecekti lakin amaçsızca koşanlar muhtemelen Siyah ekipten olacaktı.
Kendi kafasında bir rota belirlemeye çabaladı Özden.
Gözleri kuytulara gidenler hiç şüphesiz kendisiyle aynı takımdan olacaktı.
Amaçsızca gezinip birini kovalayanlar siyah.Düdük çaldığında ormanın içinde çil yavrusu gibi dağılmaları ile birlikte duraksadı.
Beklemeye hacet yoktu zira direkt olarak bulduğunun koluna yapışmaya çalışanların siyah olduğunu anlamak zor olmamıştı.
Amansızca ağaçlara tırmananlar ya da ormanın kalbine koşanlar ise kendisiyle aynı takımdakiler olmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teraryum
RomanceTeraryum; genellikle cam ve plastik maddelerden imal edilen ve içinde sürüngenler, böcekler, bazı bitki türleri için kara ortamının taklit edildiği akvaryum benzeri tanklardır. Farklı ölçülerde içinde bulundurulacak canlıya göre dekore edilir. "Baya...