Ertesi gün
Sabah bitkin bir halde uyandım,Gece boyunca ağlayıp uyuya kalmıştım. Kalkıp rutin işlerimi halledip Giyinmeden tekrar uzandım Yatağa.
Bugün benim Nikahım olacaktı ama ben bunun gerçekleşmesini istemiyordum. Odaya dalan Sultan hanım beni azarladı sonrada zorla kolumdan tutup kaldırdı Yataktan.Onu umursamıyor,karşı çıkıyordum ,pek faydası yok ama yinede direnmeye devam ettim.
Odaya Hacer ablayı çağırdı,bana yardım edip hazırlamasını emretti,zavallı Kadın sesini çıkaramadığından kabul etti,öte yandan beni trselli edip,güzellikle bu işin bitmesini rica etti. Bi Nesneden farkım yoktu,beni nereye koyarlarsa ben orada durmak zorundaydım,düşmeden,kırılmadan,fakat içimdeki çatlaklar dışıma vurmuştu bile ,bunun üzerinide kapatmaya çalışıyorlardı." Benden ne istiyorlar abla söylesene "
Ruh gibi olmuştum,Hacer ablanın bana acıyarak baktığını görünce tekrar aynı soruyu ek yaparak sordum.
" beni neden zorla bu Mezarlığa getirdiler ?"
Cevap veremiyor saçımı başımı Makyajımı düzeltmeye yapmaya çabalıyordu.
" sendemi bilmiyorsun cevabını,yoksa susuyormusun onlar gibi hı Hacer abla ?"
" kızım ben..."
Odaya giren Sultan hanım konuşmamızı yarıda bölüp Kefenimi elleriyle hazırlamış önüme atmıştı.
"al! giy şunu! sende acele et Hacer,yardım et Nikah Memuru gelmek üzere hayde!"
" tamam hanımım"
Önüme attığı bir Beyaz Elbise onların gözünde ama benim Gözümde bir Kefenden başka birşey değildi.Azizle zorla Evlendirilsiğimdede öyle hissetmiştim kendimi fakat onu sonradan sevip Aşık bile olmuştum,imkansız diye düşünsekte ikimizde Aşık olmuştuk,hemde kısa bir süre içerisinde. Serhat ise tam tersiydi benim için,Azizden başkasını sevemem diye inandırmıştım artık kendimi. Ha birde Emre vardı,onu nasıl kolay unuttum derseniz,galiba ona Aşık değildim,sadece hoşlanmıştım ve Evlenme teklifini kabul etmiştim,mantık Evliliği desek daha doğru olur,onun için sadece Vicdan azabı çekiyorum,benim yüzünden kendi canına kıymış hatta Annesininde Kalp krizi geçirmesine neden olmuştu.Zincirleme kaza gibi birşey,aradaki fark, kaza olmaması.
" hadi kızım..."
Donuk bir yüz ifadem vardı suratımda, ölüme gider gibi çıktım Odadan, arkamda Hacer abla önümde Serhat ve Sulatan Hanım,yanlarında Nikah Memuru ve ikide Şahit,birisi Hacer abla diğeride Korumalardan teki.
Memur konuya girdi ve soruyu ilk bana yönlendirdi,ağlamamak için kendimi tutmalıydım,nasıl yaoacağımı bilmiyordum,Serhata bir bakış attım,o ân Gözümden bir damla yaş süzüldü.Buruk bir ses tonumla cevabımı verdim." Ediyorum,Evet"
Ardından Serhatta memnuniyetle cevabını taktim etti Memura derken bizimde Nikahımız Şahitlerinde onayı ile kıyılmış oldu. O pis elleriyle Kafamı kendine çevirerekten alnıma öpücük kondurdu, sevinci her hâlinden anlaşıldı. Iğrenerekten Suratına baktım ve kendimi geriye çektim.
" Asla senin Karın olmicam anladınmı!"
Fısıltıyla ona gereken cevabımı verip oradan ayrılmak istedim,Sultan Hanım ise Nikah Memurunu uğurlamış bize doğru geliyordu. Sessiz sedasız kendi aramızda yaptığımız Nikahtanda kimseye bahsetmememi tembihlemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Yastık
RandomÇekirdek Aile derlerya, bizde öyleydik işte. Annem, Babam, Kardeşim mutlu mesut Köyümüzde yaşarken üzerimizde Karabulutlar dolaşır olmuştu,biz ta küçükken Anne ve Babamı katlettiler derken,geriye kalan bir tek Evimiz kaldı.Orada Babannem ve ikiz kar...