Medya: Kayra
"Sen yeter ki içinden de olsa bir seni seviyorum de; Benim kulaklarım çınlasın kâfi..."
Cemal Süreya
O kadar yoruldum ki! Sabahtan beri bir dakika durmadım. Oturduğum masada esnedim ve duvardaki saate baktım. Öğlen olmuş! İşte fırsat!
Yerimden kalktım ve kafeteryaya doğru gitmeye başladım. Ah! Her tarafım ağrıyor! Ama sevdiğim işte yorulmayı seviyorum.
Gülümsedim ve kafeteryadan içeri girdim. Duvar dibindeki boş masalardan birine oturdum. Buradaki oturma yerleri kanepe olduğu için çok rahat o yüzden genelde duvar tarafından bir yeri seçerim.
Ben menüye bakarken birinin beni izlediğini hissettim. Gözlerimi kaldırıp etrafa baktığımda onu gördüm. Fillerin orada gördüğüm siyah saçlı, gri gözlü esmer adamı. Adam tek kolunu sandalyesinin ardına atmış, bana bakıyordu ama bir garip bakıyor. Bu adam neden bu kadar garip olmak zorunda ki! Kafamı karıştırıyor!
Bir süre ben ona o da bana baktı. Bakışmamızı sonlandıran ise benim yanıma gelen garsondu. Gözlerimi garsona çevirdim. Garson gülümsedi ve:
-Ne alırsınız hanımefendi?
Dedi. Bende gülümsedim ve aklımda olan şeyi söyledim:
-Bir sütlü kahve lütfen!
-Başka bir şey istiyor musunuz?
-Hayır, teşekkür ederim.
-Tamam. Ben siparişinizi hemen getiriyorum.
Garson yanımdan gittikten sonra gözlerimi tekrar adamın olduğu masaya çevirdim ama adamı göremedim. Anlamazca kaşlarımı çattım. Tam gözlerimi önüme çevireceğim sırada o adamın sesini duydum:
-Bakıyorum da gözleriniz beni arıyor.
Şaşkınca gözlerimi sesin geldiği yere yani önümdeki kanepeye çevirdim. Gri gözlü adam gülerek bana bakıyordu!
_Bora_
Saatlerdir kafeteryada oturuyorum! Ama olsun Kayramı görmek için yüzyıl bile beklerim.
Ben Kayramı düşünürken Mert gülümsedi ve gözleriyle kafeteryanın girişini işaret etti:
-Geliyor.
Hemen gözlerimi o tarafa çevirdim. Ah! Geliyor gönlümün kraliçesi! O ne güzel geliş, o ne güzel gülüş!
Ben heyecanlanan kalbimle, gülerek ona bakarken o çaprazımdaki bir masaya geçip oturdu ve menüye bakmaya başladı. Bense tek kolumu sandalyemin arkasına bıraktım ve hayranca Kayrama baktım.
Biraz sonra o güzel gözlerini menüden ayırıp bana çevirdi. Ah! Ne güzel bakıyor!
Ben ona hayranca bakarken o kaşlarını çattı. E normal yani. Sonuçta kim yabancı gördüğü bir adamın benim gibi bakmasını ister ki!
Zaten Kayrama bakanın gözlerini oyarım!
Kayram ile arama garson girince kaşlarımı çattım. Sonra aklıma gelenle gülümsedim. Hemen ayağa kalktım ve Kayram sipariş verirken onun önündeki kanepeye oturdum. Garson gittikten sonra Kayram benim biraz önce olduğum masaya baktı ama beni göremeyince kaşlarını çattı.
Yerim ben senin o kaşlarını! Ya biri nasıl öfkeliyken bile güzel olabilir? Bu kızın her hali güzel!
Gülümsedim ve:
-Bakıyorum da gözleriniz beni arıyor.
Dedim. Kayram şaşkınca bana baktı. Biraz durdu ve ben gülerken:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah ve Beyaz'ın Mührü (Askıda)
WerewolfDoğuştan gelen bir mühür ve hayvanat bahçesinde başlayan bir Aşk💞 Kurt adamların alfası Bora ve hayvanat bahçesinde veteriner Kayra 💞 Geçmişin acıları, geleceğin zorlukları ve hepsini birlikte göğüsleyecek mühürlüler... Amaçları: Aşklarını yaş...