Yeni Yaş Parlayan Boynuzlar

49.4K 1.5K 122
                                    

Hangimiz hayalini kurmadık ki aşık olduğumuz adamla evlenip, sonsuza dek mutlu olmanın?

Gerçekten kurmayan varsa ona ufo gören masum köylü bakışları atıyorum buradan.Yahu hiç mi beyinciğinizi kaybetmediniz?Kalbiniz depar atmadı?Gram mantığınız sizi terkedip, arka fonda 'bir sen,bir ben, bir de bebek' parçası çalmadı?

Kurdunuz,kurmuş olmalısınız.Bu kadar hevesli tek ben olamam.Azıcık anlayış bekliyorum dostlar lütfen.

Her neyse bu hayalini kurduğum şeyi tam 5 yıl önce gerçekleştirdim.Gerçekten.

Fakültede tanıştığım adamla filmlerdeki gibi bir aşk yaşayıp, okulum biter bitmez evlendim!Anlatırken sakin olduğuma bakmayın.O zamanlar gerçek olduğuna inanamıyordum.

Adamın yanında dilim,damağım kuruyor susmak bilmeyen, insanlığı tükürüğünde boğabilecek kapasitede geveze ben sus pus oluyor, aptal aptal sırıtmaktan başka hayati bir tepki veremiyordum.

Şu an gözünüzde tam bir aptal aşık gibi görünüyorum değil mi?Öyleyse yanılmıyorsunuz dostlar.Zira tam olarak öyleydim.Evet, 'di'li geçmiş zaman ekini kullanıyorum doğru okudunuz.

'Sonsuza değin mutlu oldular'la biten son sözlere fazlasıyla güvenmiştim.Güzel bir tanışma,iç çektirecek kadar mükemmel bir birliktelik, muhteşem bir düğün derken hayatımda yeni bir dönem başlamıştı..

Açılan yeni perdede pek iç açıcı şeyler yoktu aslına bakarsanız.Sahnede içine öküz kaçmış bir koca ve o öküzü sabırla ehlileştirmeye çalışan bir Ceylin vardı.

Ve tabii bu öküz ve öküz terbiyecisinin uğruna 5 yıllarını heba ettiği aşkları vardı bir de..

Sonra ışıklar yavaşça sönmüş, perde kapanmıştı.Bendeniz Ceylin Alsancak ziyan ettiği beş yılın karşılığını alnının iki yanında itinayla yerini almış boynuzlarla alarak sahneden çekilmişti.

Allah'ım ben böyle mi hayal etmiştim?!Oysa biz Victoria ve David Beckham çifti gibi cool ve güzel genlerin mimarı olacaktık!

'Ağla gönlüm nasip değilmiş kısmet' diye depresyona girecek kadın mıydım ben?

Ayy tabii ki değilim.Ne mi yaptım bu yüzden?Tek celsede kocam olacak ayıyı boşayıp, oturduğumuz evi aldım nafaka olarak.

Bakmayın öyle.
Bununla da yetinmedim hayatımda yepyeni bir sayfa açtım.'Erkeksiz hava sahası' adı altında.

Erkek cinsinin yalan aşklarına kanmayacak,onlarla mecburiyet dışında tek kelime etmeyecektim -yakınlarım hariç- aynı şeyleri yaşamamak adına.Peki bu kararımda ne kadar başarılı oldum dersiniz?

Öyleyse arka fonda çalan 'yalanlar çok güzel' parçasına kulak verin.Zira kendisi sürekli çalacak.

Başıma gelecekleri bilseydim inanın dünyanın bir ucuna gider, depresyonuma kaldığım yerden devam ederdim. O halde diğer bir parçaya geçiyoruz;Kendim ettim, kendim buldum..

Takdir edersiniz ki 'ah..vah' la herşeyi başa saramıyoruz.Kendimi annesinden intikam almak için Adnan Ziyagil'le evlenen Bihter kadar şaşkın, bir o kadar amacından şaşmış,sık sık bocalar vaziyette buluyorum dostlar.Ne kadar hoş değil mi?

Belki de tabularımı tamamiyle yıkan, bir mendebur kılıklı herifle aynı havayı soluduğum için bu denli depresif haldeyim.Biraz da bu açıdan bakalım derim.

Bu hikayeye başlarken finale kadar aldığım maximum beğeni 20 falandı heralde. Şimdiyse kocaman bir aile olmuşuz.Destek olan ve hikayeme yeni başlayacak bütün okurlarıma teşekkürü borç bilirim. İyi ki varsınız. ❤️

AŞK YENİDENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin