Ali Vefa

2.5K 156 17
                                    

LONDRA

(SABAH 05:00)

Ali , yüzüne vuran ışığı eli ile kapamaya çalışarak uyandı . Saatini kontrol ettiğinde ise daha sabahın beşi olduğunu gördü . Alarmından 5 dakika önce kalkmıştı . Kendisine gelerek lavaboya adımladı ve elini yüzünü yıkadı . Ardından tostunu yapmak için mutfağa geçti ve hazırlıklara başladı . Telefonuna gelen bildirim sesi ile oraya baktı . 

Gönderen : Adil Hocam

Çocuk , uyandığında beni arar mısın ?

Ali , birinin başına bir şey geldiği korkusuna kapılarak direkt numarayı çevirdi . O sırada ise Adil , Ali'nin direkt aramasına şaşırmıştı hemen telefonu açtı .

Ali: Hocam ! Birine bir şey mi oldu ?! Siz iyi misiniz ?

Adil: Ben iyiyim çocuk , sakin ol . Sadece seni çok özlemiştim . O yüzden arar mısın yazdım . Sen nasılsın , ne yapıyorsun ?

Ali: (Derin bir nefes aldı.) İyiyim hocam , ben de sizleri çok özledim . Siz ne yapıyorsunuz ? Beliz ne yapıyor ? 

Adil: Ben iyiyim evladım . Evden hastaneye , hastaneden de eve öyle gidiyorum . Beliz de ne yapsın , hastane işleri ile uğraşıyor . O da seni çok özledi ama aramaya fırsatı olmuyor . 

Ali: Bir şey olmaz hocam . Kırgın olmadığımı söyleyin ona . Şimdi o kırıldım falan sanmasın . 

Adil: Peki , çocuk . (Aralarında derin bir sessizlik oluşur.) Iıı... Peki sen ne zaman geleceksin ? Seni çok özledik . 

Ali: Hocam , biliyorsunuz benim burada kurulu bir hayatım var . Düzenimi bozmayı sevmem . Ama arada sizi ziyarete gelirim merak etmeyin . 

Adil: Peki , çocuk . Neyse ben seni tutmayayım . Yakın zamanda yüz yüze görüşmek dileği ile kendine iyi bak .

Ali: Kendinize iyi bakın hocam . Lütfen üzülmeyin . 

İkili böyle dedikten sonra aramayı kapattılar . Adil , Ali'nin düzenini bozmayı sevmediğini gayet iyi biliyordu . Ama onu çağırmaktan vazgeçemiyordu . 4 yıldır gözünde tütüyordu . Ali ise uzun bir süredir İstanbul'a dönmeyi düşünüyordu ama bir türlü fırsat bulamamıştı . Hazır babası olarak gördüğü Adil hocası da onu çağırmış iken gidebileceğini düşündü . Ardından bisikleti ile hastaneye doğru yola çıktı. 

***

İstanbul / Berhayat Hastanesi

(SAAT 11:00)

Adil , terasa çıkmış ve etrafı izliyordu . Oğlu gibi gördüğü Ali'yi çok özlemişti . 

(FLASHBACK)

Adil bir hastasını daha tedavi etmiş ve göndermişti . Kahve almak için koridorda gezinirken uzaktan ona koşarak gelen Ali'yi gördü . Yere çöktü ve kahkaha atarak onların uzaktan sarılma hareketini yaptı . Bu Ali ve Adil'in birbirlerine karşı olan sarılmalarıydı .

Adil: Çocuk hoş geldin ! Bak odamda senin için bir sürpriz hazırladım . İçeri gidip bak bakalım ne var . Ben de o sırada kendime kahve alayım . Sen bir şey ister misin ?

Ali: Bana su alırsanız çok sevinirim hocam .

Adil: Tamam çocuk 5 dakikaya geliyorum sen odama geç .

'' Kalbim Olur musun ? '' (AlNaz)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin