Kapı mı kapanmış, bu soğuk yerde kaldık.
İşte şimdi bitmiştik...
-------------------------------
-Azra Sabancı-
Çok üşümüştüm ve telefon da çekmiyordu, telsiz falan alsaydık keşke. Azra çoktan oturmuş duruma alışmıştı bile, Azra'nın yanına oturdum. Kolunu kaldırıp omzuma koydum.
Azra Ü: Ne yapıyorsun
Azra S: Üşüyorum görmüyor musun?
Azra Ü: Kendine zorla sarıldıranı ilk defa görüyorum
Gülmüştü, komik miydi? Kolunun altından çıktım ve ondan uzaklaştım. Bu sefer o bana yaklaşıp sarılmıştı. Azracım noluyo noluyo.
Azra S: Hey
Azra Ü: Üşüyorum dememiş miydin rahat dur işte
Öylece birbirimize sarılmış duruyordu.
Azra S: Soğuktan öleceğiz şuracıkta
Azra Ü: saçmalama ölmeyiz
Azra S: ölmezsin değil mi
Azra'nın kahkası depoyu doldurmuştu, utanmıştım.
Deponun kapısı açılmıştı.
Alp: Azralar hadi çıkın
Azrayla ayağa kalkıp koşar adımlarla depodan çıktık.
Azra S: Acil battaniye sıcak şeyler ne varsa atın donuyorum.
Azra Ü: Al montumu
Bu kız delirmiş herhalde aynı yerde kalmıştık, üşümemiş miydi bu? Montunu almadım bize battaniye getirilmesini bekledim. Battaniyeler gelince, battaniyelere sarıldık. Kozalağa benziyordu çok komikti.
Eylül: Çok komik görünüyorsunuz kozalağa benziyorsunuz.
Diyip gülmeye başladı.
Kerem: Neyse siz arabaya binin biz mallara bakmaya gidelim.
Azrayla arabaya gittik, Ah sevgili telefonum çektiği görmek ne kadar mutluluk verici. Diğerlerini beklerken biraz uyumaya karar verdim.
(...)
Biri beni dürtüyordu, rahat bırak işte uyuyorum.
Alp: Geldik uyan artık. Azra çoktan eve girdi bile
Azra S: Geldik mi?
Gözümü açtım etrafa baktım gerçekten de gelmiştik. Azra çoktan eve girdiyse ilaydayla buluşmaya gidicektir.
Azra S: Hey Alp senden bir şey istesem yapar mısın?
Alp: Ne isteyeceksin?
Azra S: Arabaları 1 günlüğüne değişelim.
Alp: Hmm neden yapayım böyle bir şey?
Azra S: Çünkü kendi arabamla gidemem, istemezsen de vermezsin, sen bilirsin yani
Alp: Kendi arabanın anahtarını ver
Azra S: Adam ya.
Anahtarı verdim birbirimize görüşürüz dedik ve Alp gitti. Arabanın aynasından kendime baktım, iyi görünüyordum. Bilekliklerim gözüme takıldı, malum kişiden gelen bilekliğin kaybolmasını o kadar çok istiyorum ki anlatamam ama atamıyordum işte. Neyse Şimdi asıl işimize dönelim, arabanın ön koltuğuna geçtim ve Azra'nın evden çıkmasını bekledim. Azra çıkmıştı, arabasına yöneldi şu saatte gidebileceği tek yer bar olurdu ama barın tersi yönünde arabayı sürüyordu demek ki İlaydacağının yanına gidiyor. Peşinden ben de arabayı sürdüm.
(...)
Mektupta yazan yeri çoktan geçmiştik Azra arabayı sürmeye devam ediyordu, acaba onu takip ettiğimi anlamış mıydı? Biraz daha sürdükten sonra depo gibi bir yerde durmuştu, arabadan indi, içeri girdi. Biraz bekledikten sonra ben de arabadan indim depoya yaklaştım. Azrayla İlaydayı gördüm ne dediklerini tam anlayamıyordum ama Azra İlaydaya donuk bakıyordu, ifadesiz ve duygusuz. Kapıya biraz daha yaklaştım artık ne dediklerini duyabiliyordum.
İlayda: Yanında birini getirdin mi?
Azra Ü: Senle buluşurken ne zaman birini getirdiğimi gördün?
İlayda kolunu Azra'nın omzuna koydu, yine ifadesiz şekilde Azra kolu indirdi.
Azra Ü: Bana dokunma
İlayda: Bu ilk seferim değil bebeğim.
Kapıya biraz daha ağırlığımı verdim, keşke vermeseydim kapı öyle bir gıcırdadı ki benim varlığımı fark etmişlerdi.
İlayda: Birini getirmediğini sanıyordum. DAVETSİZ MİSAFİR VAR ETRAFI ARAYIN.
Azra şimdi bittin, tabana kuvvet koş kızım. Arkama bakmadan koşuyordum, arkamdan ateş ediyorlardı, delirdiler herhalde. Hızlı koşarak arabanın yanına gittim, arabaya bindim. Allahtan sahte plaka kullanıyoruz ki arabalarımız ifşa olmasın. Arabayı emniyete sürdüm, hâlâ hızlı nefes alıp veriyordum umarım kaza yapmam. Sağ salim emniyete vardığımda derin nefes aldım ve arabadan indim. Odama gittim, kendime kahve yaptım neden buraya geldim hiç bir fikrim yok. Yarım saat kadar durdum, artık bara gidebilirim diye düşündüm odadan tam çıkacakken kapı çoktan açılmış içeri Azra girmişti.
Azra Ü: Azra neden buradasın bu saatte?
Azra S: E-eşyamı unutmuşum onu almaya gelmiştim.
Azra Ü: Ya demek öyle
Diyip elimi kaldırdı bileğimi bakıyordu. Kaybolsun dediğim bileklik yoktu.
Azra Ü: Hm Bilekliğin nerde? Neden takmadın?
Azra S: Takasım gelmedi
Elini cebine atıp telefonla bilekliği çıkardı. Telefonu da mı düşürmüştüm yuh, hiç fark etmemiştim bile.
Azra Ü: Bilekliğin bu olabilir mi? Peki ya telefonun onu da mı yanına alasın gelmedi ya da kaçarken düşürdün mü demeliyim
Azra S: Ne saçmalıyorsun Azra
Azra Ü: Beni takip ettiğini biliyorum, depoda gördüklerini birine ötersen seni öldürürüm.
İşte şimdi işler değişmişti.
Azra S: Yaaa öldürür müsün? Hemen herkese anlatmaya gitmeliyim.
Azra Ü: Kanıtın var mı ki konuşuyorsun böyle.
Azra S: Çektiğim fotoğrafı herkese atsam?
Bir zekilik yapıp fotoğraflarını çekmiştim. Azra kahkaha atıyordu. Elinden telefonumu alıp çektiğim fotoğrafı görünce gülüşü soldu.
Azra Ü: Sil onu
Azra S: Silmezsem naparsın öldürür müsün?
Öldür lütfen.
Elinde mektup vardı, sabah İlayda'nın verdiği mektuptu. Ona hızla yaklaşıp elinden aldım. Azra S: Ya bu mektubu birine verirsem?
Azra Ü: Veremezsin
Bana yakalaşıp elimden mektubu almaya çalışırken beni savurdu. Mecaz anlamda değil gerçekten savurdu. Boşluğumu yatağa çarpmamla iki büklüm kaldım. Çok sert savurmamıştı ama barda ki adamın yumruk attığı yere denk gelince öyle bir acımıştı ki...
Ah ne güzel bakıyor bana Azracım, burda iki büklüm kaldım izle sen.
Azra Ü: O kadar sert değildi abartma
Cevap vermedim, cevap vermeyince yanıma geldi tşörtümü sıyırdı.
Azra Ü: bunu ben yapmış olamam nerde oldu bu?
Ne bu davranışlarındaki değişim? Bipolar mı var bu kızda?
Azra S: Barda oldu sanırım, hem sen gitsene ilaydacığının yanına ben kendimle uğraşırım.
Odadan çıktı, beni böyle bırakıp odadan çıktı. İlayda yesin seni amk salağı. Acımın biraz geçmesini bekledim, ne güzel de acıyordu öyle...
5 dakika sonra Azra geldi, elinde sargı, krem ve buz poşeti gibi bir şey vardı.
Azra Ü: Ne bekliyorsun? Tşörtünü ben mi açayım sen mi açarsın?
Azra S: Bırak sen getirdiklerini, ben kendim yaparım
Azra Ü: Hayır
Yanıma geldi tşörtümü kaldırdı. Şimdi lisedeki Ecrin olsaydı utanmazdım ama bu Azra, utanmıştım. Buzu direkt belime bastırdı çok soğuktu irkilmiştim. Biraz bekledikten sonra kremledi sonra sargı beziyle sardı.
Azra Ü: Eve gidelim artık
Azra S: Kendi arabanla git gelirim arkandan. Bir yere uğramam lazım.
Azra Ü: Sen bilirsin
Azra odadan çıktı hâlâ az önce olanların şokunu atlatamadım. Eşyaları toplayıp odadan çıktım, arabayı eve sürdüm. Eve girdim, üstümü değiştirmek için odama gittim. Azra'nın odasından bir şey alman gerekiyordu, kapısını tıkladım cevap yoktu, şu an uyuyor olamaz. Kapıyı açtım, Azra odasında yoktu. Bir kaç kez Azra diye seslendim cevap veren yoktu.
Odasında ve salonda hiçbir şey değişmemişti.
Demek ki eve hiç gelmedi keşke onunla gitmeyi kabul etseydim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yūzai (+18)
Mystery / ThrillerKaçıncı bardağım olduğunu saymayı bırakmıştım, aniden ona döndüm " en acı verici olan ne biliyor musun?" dedim. Tepki vermedi, boş bir şekilde gözlerimin içine bakıyordu devam ettim "Bir daha bir araya gelmeyeceğinizi bildiğin halde onu deli gibi is...