30. BÖLÜM

1K 80 23
                                    

Selam .d

Diğer bölümde bir soru sormuştum ama kimse cevaplamadı, üzüldüm...

Neysee, iyi okumalar 💛

************************************

"Kanka Berat sana trip mi atıyor?" deyip gülen Efe'ye göz devirdim. "Komik mi?"

Kafa sallayıp "komik." dedi.

"Sabahtandır benden kaçıyor. Utanmasam sınıfın ortasında üstüne atlayıp öpeceğim." dedim derin nefes alırken.

Bana trip atmaya çalışmayı sabah hoşuma gitmişti ama şu an sinir ediyordu beni.

Yanıma gelmeyi geçin, sınıftaki erkeklerle samimi bir şekilde  konuşup duruyordu.

Allah'ım sabır.

"Allah'a şükür Onur böyle bana trip atmaz." deyip masaya vurdu.

"Onur nerede? Gelmedi bugün." dediğimde üzgün suratla bana baktı. "Kullandığı ilaçlar yüzünden yorgun duruyor. Gelmesini istemedim. Onu insanlardan korumak istiyorum." dediğinde derin bir nefes aldım.

Kullandığı ilaçlardan dolayı olmalı ki fazla zayıflamıştı ve yorgun bir biçimde etrafta dolaşıyordu.

Berat'ın kahkahasını duyduğum an kafamı çevirip ona baktığımda sinir bütün vücudumu ele geçirmişti.  Bir çocuğun omzuna elini koymuş ve gülerek
bir şey konuşuyordu.

Gülerek!

Sakin ol Yusuf, kavga edemezsin şu an.

"Enişte elden gidiyor kanka bir şey yap."

Gözlerimi kapatıp açtım. "Yo, ona istediği şeyi vermeyeceğim. Durduk yere trip yiyorum, kendi gelecek yanıma. Bu oyunu o başlattı." deyip güldüm.

Şimdi sıçtım ağzına Berat.

"Ne yapacaksın?" deyip merakla bana baktı Efe. "Sana bakınca aklıma Onur geldi, çok özledim onu."

Göz devirip "salak mısın Efe?" dedim.

Zilin çalmasıyla önüme dönüp hocanın gelmesini bekledim.

Beden dersinde görüşürüz arkadaşlar.

*

"Efe ağzına sıçacağım şimdi ha! Düzgün pas ver." deyip sinirle Efe'ye yürüdüm.

"Ya ben futboldan ne anlarım! Basketbol oynayalım işte." dediğinde elimle yüzümü sıvazlayıp ofladım.

"Kendine gel Efe, kazanmamız lazım." diyen çocuğa hak verip terli vücuduma baktım. 

Tişörtümü çıkarıp kenara bırakıp bizim takıma baktım. Ben, Efe ve sınıftan birkaç çocuk aynı takımdaydık. Berat ise karşı takımdaydı.

Gözlerimiz kesiştiğinde gülümsedim. Hâlâ trip atıyordu.

Gözlerini kısarak vücuduma baktığında yutkundu. Gülerek ilerleyip takıma baktım. "Sadece iki gole ihtiyacımız var. Yapabiliriz bence." dedim.

"Bizim inanılmaz bir gücümüz ve karıncamiz var, hadi çocuklarım yapabiliriz. Tempo tempoo!" deyip heyecanla bağıran Efe'nin kafasına vurdum.

Maç yine başladığı zaman bizim takımdan bir çocuğun ayağındaydı top. Onun peşinden destek olmak için giderken karşıdan gelen Berat'a baktım.

Çok yakışıklıydı şerefsiz!

Çocuğun önünü kestikleri sırada topu bana pas attığında yakalayıp kaleye doğru ilerledim.  Karşı takımdan bir çocuk karşıma çıktığında durdum.

Çocuğu geçmek için hareket ettiğimde hâlâ önümü kesiyordu. Derin nefes alıp topu bacak arasından gönderdim.  Adım atacağım sırada ayağım onun ayağına takılıp çocuğun üstüne düştüm. 

"Ananı sikim."

Ağzından çıkan küfürle istemsizce güldüm. Altımda olan çocuk sinirle bana bakıp "kalksana üstümden gerizekalı ezildim!"  dediğinde hızla üstünden kalkıp onu da kaldırdım.

"Belim kırıldı, çok kötü!"

Vicdan azabı çekerkən yüzüm düştü. Çocuğun yanına ilerleyip arkasına geçtim. Tişörtünü tutup kaldırdığımda hafif soyulmuş ve kızarmış sırtı gözlerimin önündeydi.

"Çok özür dilerim ben. Eczaneye gidip ağrı kesici krem sürdürelim daha kötü olabilir." dedim.

Kafa sallayıp "sana çelme takmasaydım üstüme düşmeyecektin, senin suçun değil. Hallederim ben." dediğinde ofladım.

Sırtı çok kötü duruyordu.

Koluna girip onu bank'a oturttum. "Müdürden izin alıp eczaneye gidelim." dediğimde kafasını iki yana salladı. "Ben hallederim dedim."

Omuz silkip arkamı döndüğümde Berat'ın şaşkın bakışları ile karşılaştım.

Ona ilerleyeceğim sırada arkasını dönüp binaya doğru ilerledi.

Bir bu eksikti!

Yerden tişörtümü alıp giydim ve Berat'ın peşinden koştum.  Herkes derste olduğu için boş koridorda rahatça kosabildim.

Sınıfa ilerlediğinde peşinden bende girip kapıyı kapattım. Gözleri dolu bir şekilde bana bakıyordu.

"Güzelim?" deyip yanına gideceğim sırada durdurdu. "Güzelin falan değilim senin."  ağlamaklı sesiyle gözlerimi kapattım.

"Sabahtandır neden benden kaçıyorsun kurban olduğum?" dediğimde kafasını eğdi.

"Ben senden kaçmadım ki, sen benim yanıma hiç gelmedin. Gelseydin kaçmadığımı görürdün. Niye gelmedin?"

Kafama sıçayım.

"Özür dilerim." deyip sıkıca sarıldım. İzin vermişti.  "Kalbimi kırdın. Sabahtandır yanıma gel diye uğraştım. Benimle ilgilenmedin bile!" deyip uzaklaşacağı sırada izin vermedim.

"Bir de üstüne tişörtünü çıkardın. Kızların Sana nasıl baktığını görmedin!"

Sinirle konuşup kendini geri çekti. "Beni çok üzdün!"

Kafamı eğip "özür dilerim." dedim.

"Özür dileyip durma, ben yanıma gelmeni beklerken sen beni daha çok çıldırttın." sol gözünden akan yaşla onu kendime çekip gözlerine öpücük kondurdum.

"Haklısın yavrum, söz kendimi affettirip yanından ayrılmayacağım." dedim.

"Yusuf?" deyip derin nefes aldı. "Ben sanırım hamileyim."

*************************************

Berat'ın gerçekten hamile olduğunu düşünsenize, çok güzel olurdu.

Ben yemek yemeye kaçayım, siz bol yorum yapın olur mu 🥺👉🏻👈🏻

Sizi seviyorum 💛

Koala (sema)

Miyav *Texting* (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin