Uykunun verdiği sersemlikle penceredeki küçük yağmur damlaları eşiğinde uyandım.Sanırım uzun zamandır yolculuk sırasında uyuyordum her yer karanlıktı ve etraf -ta bir insan bile yoktu. Ji-ho;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-Kalktın mı?Uyuyan güzel.
(Belliki "Uyuyan Güzel" kelimesi Sun-Hi'nin hoşuna gitmiş olacak ki dudaklarında küçük bi gülümsemeyle) -E-eevet.Ne zamandan beri uyuyorum? -Birkac saat oldu.Oyle tatlı uyuyordun ki uyandırmaya kiyamadim. (Sun-Hi,ji-ho'nun omzuna hafifçe dokunarak ) -Ya şapşal. (saatine bakarak)- Çok geç de değil bi bi yerde mola verelim. -Yakinlarda bir benzin istasyonu varmış durup hem biraz dinlenir hemde bi şeyler atıştırırız. -Tamam.Eger yorulduysan ver ben kullanıyım. -Sen dinlen bebeğim.Ehliyetin yok zaten. - Etrafta polis olduğunu sanmıyorum baksana her yer ne kadar ıssız ve karanlık. -Hah bak benzin istasyonu olmalı.
Bu istasyon pek tekin bi yere benzemiyordu arabadan ji-ho ile birlikte indik ve etrafta kimsenin olup olmadığını kontrol ettik belli ki terkedilmiş bir yerdi.Her yer karanlıktı biraz etrafı araştırdım geçerken bi şeye takılıp düştüm ji-ho beni kaldırmaya geldi takıldığım şeyi incelediğimizde bir ceset olduğunu farkettik kan daha tazeydi gözleri yerinde değildi.
