Eğer ki bir hata yaparsanız o hatanın bedeli er yada geç sizden çıkardı.
Adaletin terazisi bunun olmasını sağlardı.
Sizden çıkmasa çocuklarınızdan torunlarınızdan değer verdiğiniz insanlarda çıkardı şuan kimin hatasının bedelini ödüyordum bilmiyorum.
Gözlerimi aralamamla odam beni karşıladı.
Her şey yerli yerindeydi uzun siyah saçlarım yastığa dağılış festival için giydiğim kıyafetler aynı duruyordu.
Her şey bir rüya mıydı? Bakışlarım yatağımın yanında duran koltuğa düştü.
Elinde viski bardağı yerde yarısı içilmiş viski şişesi bulunan Kronos gözünü kırpmaksızın beni izliyordu.
Manzarası ne güzeldir şimdi.
Dağınık saçları ilk üç düğmesi açılmış beyaz gömleği ve koltuğun yanından sarkan kravatı ile ne kadarda nefes kesici göründüğünden haberi var mıydı? Elleri tekrardan saçına gitti dağınık olan saçlarını biraz daha karıştırdı.
Katillin gözüne mükemmel gelen bir kurban gibiydi.
Yattığım yerden doğruldum artık karşılıklı oturuyorduk.
''Uyuyan güzel sonunda uyandı.'' boğuk sesi yorgunluğunu yansıtıyordu.
Bakışlarım bileğime düştü omuzlarımda olan yılan dövmesi bileğimden başlayıp yüzük parmağıma dolanıyordu aşırı derecede güzel görünüyordu.
Mühür bu mühür siyahlardan olduğumun kanıtıydı.
Gördüğüm hiçbir şey rüya değildi.
''Senin başına nöbetçi olarak dikilmekten bıktım başını belaya sokma.'' dedi soğuk bir sesle ardından kravatını burada unutarak bir hışımla odadan çıktı.
Karşımdaki aynaya düştü bu kez bakışlarım yansımamdan kendi gözlerime baktım ölümün soğukluğunu taşıyordu.
Başımı hafifçe yana eğdim ve gülümsedim bu gülümsemeden sinsilik akıyordu ikisi birleşince bir katilin siması ortaya çıkıyordu.
Üzerime göbeğimi açıkta bırak mavi bir bluz ile aynı tonlarda pantlon geçirdim ellerimi saçlarımdan geçirerek taramaya çalıştım şanslıydım ki düz bir şekilde yattığım için makyajım bozulmamıştı.
Acele ile odadan çıktım bu gün bölümüm belli olduğu için ilk kez derse girecektim.
Övünmek gibi olmasın ama buradaki en güçlü kişi olduğum zaten önceden belliydi.
Acele ile koridorda yürüyordum iki kapı beyaz karşılıklı iki kapı mavi karşılıklı iki kapı altın karşılıklı iki kapı kırmızı karşılıklı ve işte koridorun sonunda bölümümü bulmuştum siyah kapı diğerlerinin aksine tüm ihtişamıyla parlıyordu.
Diğer kapıların üzerinde herhangi bir işleme yoktu ama siyah kapının üzerinde yılan ejderha, ateş, güneş, sarmaşık gibi farklı modifler işlenmişti.
Kapıyı çalmadan direk açtım.
Masalar sandalyeler tahta hatta perdeler bile siyahtı.
Oldukça büyük bir yerdi ve içeride sadece yirmi kişi vardı yanlış saymadıysam.
Çoğunun sarı saçlı olması da cabası bunlar Afroditin çocuklarıydı civcive benzeyenler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELUSİNA KARANLIĞIN TANRIÇASI
FantasiTarih baştan yazıldı bu kez ölüler diyarının Kralı Hades ve Yılan başlı Medusa bu herkesi şaşırtmıştı kimse bu aşkı beklemiyordu aradan geçen zamandan sonra gelen ayrılık haberi ve ortaya çok sonradan çıkan karanlığın hükümdarı ortalık karıştı büyük...