5♥️

117 21 6
                                    

Seokjin son günlerde garip hissediyordu.Sanki sürekli bir çift göz tarafından izleniyormuş gibi hissediyordu.Fakat bu ona göre saçma bir düşünceydi.Çünkü biri onu izlese bile eline ne geçebilirdi ki?

Aynada yüzüne baktı Seokjin.İnsanlar hep onun ilahi bir güzelliğe sahip olduğunu söylerlerdi.Evet güzel olabilirdi fakat abartıldığı kadar olmadığını savunuyordu oğlan.

Beş yaşındaydı Seokjin.Üvey ailesi onu yetimhaneden almaya geldiklerinde tam beş yaşındaydı.Hala o çocuksu heyecanını hatırlıyordu.O gün mutluluktan uyuyamamıştı minik oğlan.

Onu evlat edinen aile zengin bir aileydi.Fakat bir kaza sonucu annesini kaybettiğinde onyedisindeydi Seokjin.O günü de hala hatırlıyordu.Nasıl yıkıldığını ve bir ay odasından hiç çıkmadığını.Babası o 19 yaşındayken tekrar evlenmeye karar vermişti.Seokjin ise üniversiteyi başka şehirde okuduğu icin  babasının yeni eşi ve onun aptal kızına katlanamayacağı için mutluydu.

Hiç gerçek ailesini bulamamıştı.Zaten yurdun önüne bir gece yarısı bırakılmıştı.Sadece ismi yazıyordu minik bebeğin sepetinde.

Seokjin.

Seokjin aynaya son bir kez bakış attığında hazır olduğuna karar verdi.Kim Namjoon üniversite için bir maskeli balo düzenlemişti.Arkadaşları ile bu baloya katılacaklardı bu akşam.

♥️

"Şu çocuk Yoongi'nin yakasından düşmesse ben olaya her an müdahale edebilirim bilgin olsun."

Hoseok öldürücü  akıslarıyla beraber içki içen Yoongi ve Jungkook'u dikizliyordu.

"Ne diyeceksin peki Yoongi sana neden derse?"

"Umrumda değil."

Seokjin ve Hoseok bir koltukta beraber otururken Namjoon da onlara katıldı.

"Şu Yoongi'nin yanındaki velet kim?"

Seokjin gözlerini devirdi."Jungkook denen biri.Yoongi ile ortak dersleri varmış."

Namjoon koltuğa biraz daha yayılırken bir elini Hoseok'un omzundan attı.

"Bizim Yoongi'ye düpedüz uçuyor bu."

"Çocuk şansını deniyor belki Yoongi sevecek onu?"

"OLMAZ!"
"OLMAZ!"

Seokjin ikisine de şaşkınlıkla bakarken Namjoon hemen Hoseok'a baktı.

"Sen Yoongi'den mi hoşlanıyorsun?"
"Sen Yoongi'den mi hoşlanıyorsun?"

"Arkadaşlar yurttan sesler korosunu bitirseniz de ana fikire gelsek?"

Namjoon elini Hoseok'un omzundan çekip sırtını dikleştirdi.

"Uhm,peki.Şimdi size söyleyeceklerim garip gelebilir fakat sanirım simdi söylemessem hiçbir zaman soyleyemem."

İkili ona merak içinde bakmaya devam edince derin bir nefes alarak konuşmasına devam etti."Ben Yoongi'den hoşlanıyorum ve aynı zamanda da Hoseok'tan."

Namjoon sözünü bitirince tepkilerini görmek için arkadaşlarina döndü.Hoseok gülümseyerek hızla ayağa kalkip Namjoon'u da kolundan kaldırdı.

"Hadi Namu,sevgilimizi şu veletten kurtaralım."Sonra ikili beraber Yoongi'nin olduğu tarafa yürümeye başladı.

Seokjin az önce olanlari hayretle izledikten sonra midesinin bulandığıni farketti.Hava almak için bahçeye havuz kenarına çıkmaya karar verdi.

Havuz kenarında maskesini cıkarmış elinde tutarken bir yandan da gökyüzünü izliyordu.Alkolün de etkisiyle bir anlık dengesizlikle havuza doğru düşmeye başladı.

Fakat ince parmaklar belini tutup bedenini kendisine döndürdüğünde karşısında maskeli bir yabancıyı gördü.

Seokjin anın getirisiyle yabancıyı omuzlarından tutmuştu."Sarhoşken havuz kenarında gezmemelisiniz bayım."

Seokjin kıkırdadı."Sarhoş degilim sadece dengem bozuldu."

Yabancı onu biraz daha yakınına çektiginde Seokjin yabancının burnunun ucundaki minik beni farketti.

"Kim Taehyung?"

"Demek adımı hatırlıyorsun."

"Hiç unutmadım ki."

"Sana benden kolay kolay vazgeçemeyeceğini söylemiştim sevgilim."

Taehyung bedeni kendine daha da cekti.Aralarında bir nefeslik bile boşluk yoktu.Taehyung dudaklarini Seokjin'in dolgun dudaklarina sürttü.

"Cennet hala burada saklı.Cehennemden kaçan bir şeytan için Cennetle buluşmanın kısa bir yolu."

Taehyung baş parmağı ile oğlanın çenesini sertçe tuttuktan sonra kendi dudaklarını dolgun dudaklar ile buluşturdu.

Boy Meets Devil | ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin