Alaca karanlıktan sıyrılıp kendi kaderine sahip çık...

196 54 2
                                    

Ufukta görülen bir yolculuk, istenmeyen bir istek, dingin bir anne yüreği...
Hayır diye atıldı cezir hayır siz benden kurtulmak istediğiniz için göndereceksiniz saraya.. özgürlüğüme düşmansınız siz saraylarda esir kılacaksınız beni.. ağlamıştı annesi bu sözlerinden sonra nasıl olur da kurtulmak isterim ben ciğerparemden diye söylendi nikolasa ama Nikolas emindi bu şans bir daha kapılarını çalmayabilirdi. İncitmeden söylemişti oğluna ama cezir yine anlamamıştı babasını.

Evladım dedi usulca Nikolas tuttu elini... biz bir gün aç bir gün tok yaşayan insanlarız. Senin varlığın ya da yokluğun bir şey değiştirmez ama senin için çok şey değişir. Babasının bu samimi sözlerinden anlamıştı cezir niyetlerinin kendisini kurtarmak olduğunu. Onlara göre rahat bir hayattı önemli olan özgürlüğün erdemin ne değeri var diye düşündü. Neden sonra karar verdi. Ben saraylarda da olsam özgür olacağım. Hatta gidip oradaki saraylılara özgürlüğün ne olduğunu göstereceğim.

Kararını vermişti cezir sarayın yolunu tutacak ama canı pahasına da olsa değerlerinden asla ödün vermeyecekti. Eve bir hüzün çökmüştü sanki bu hüzün havasını dağıtmak yine cezire düşmüştü. Parmak uçlarında yürüyerek yaklaşıverdi annesine sarıldı boynuna küçük bir öpücük kondurdu. Vah anam ben gidince kimleri seveceksin sen. Hemen doluverdi annesinin gözleri. Acımasızdı cezir annesiyle uğraşıp onu ağlatmaktan hoşlanıyordu adeta. Dişlerini gösterecek kadar sırıtarak anne ben sarkoya gidiyorum yarın o da seçmelere katılacakmış.

Sarko oldukça heyecenlıydı bir yandan da gururlu ailesi kardeşleri içerisinden kendisini seçmişti. Hiç aklına gelmiyordu sarkonun ama cezir kırıverdi sarkonun bu haklı gururunu. Sarko kesin senden kurtulmak istiyor ailen. İçine kurt düştü sarkonun. Biran o sevinçli hava kedere bıraktı yeini cezir ise içten içe sırıtıyordu. Hemen sonra dağıttı havayı cezir yok kardeşim dedi sen hakiki bir kahraman olacaksın.

Anlam verememişti Nikolas sandığından daha kolay olmuştu ceziri ikna etmek. Yarın seçmelere gidecekti. Evlat diye seslendi hemen kapının eşiğinden yerinden kalkıverdi cezir. Yarın erken gideceğiz hadi eve geçelim. Haydi görüşürüz kahraman sarko. Sarko hissettirmesede çok hoşuna gidiyordu kahramanlık kapıya kadar uğurladı ceziri kahramanlığın hatrına.

Anne yüreği usulca kaldırdı yine cezirini farklı bir hüzün vardı bu sefer seçilsede seçilmese de üzülecekti anne yüreği. Kahvaltıyı babasıyla beraber yaptı cezir. Boyun eğmeyeceğim baba dedi biran. Nikolas kaşlarını çatıverdi hemen. O da ne demek. Neysem o olacağım beni seçsinler diye değiştirmeyeceğim kendimi. Hayret dedi Nikolas seni anlayamıyorum evlat. Eline böyle bir fırsat geçti sen hala diretiyorsun. Hiç konuşmadı cezir derin derin baktıktan sonra hadi diyebildi hadi gidelim.

Kilisede toplanmıştı herkes. Seçilecek çocukların yüzünden okunuyordu heyecanları. Hele birde iri yarı Osmanlı askerinin karşısına geçince neredeyse bayılacak duruma geliyordu kimileri. Sarkoda bunlardan birisiydi. Korkma dedi cezir neden korkuyorsun onlarda daha düne kadar senin benim gibi buralardan seçilmediler mi. Hem sen onlar gibi de olmayacaksın. Onlar sadece bir asker. Sen sarayda devleti yöneteceksin. Sarko bir anda gülümsedi güven gelmişti bir anda sen kendi hayallerini söylüyorsun bana deyiverdi cezirin gözlerine bakarak. Hayır dedi cezir ben kendi hayallerimin peşinde , özgürlüğümün peşinde koşacağım.

Dört kişiden oluşan bir heyet çocukları tek tek alıyor ; ailesiyle görüşüyor ve gönüllülük esasına göre bazı imtihanlardan geçiriyorlardı. Nikolas endişelendi biran cezirin gözlerine baktı korkuyla umarım gönülsüz değilsin der gibi. Sarko girdi önce gözleri gülüyordu sarkonun anlaşılan iyi geçmişti seçmeler.

Nikolas elinden tutuverdi cezirin hadi sıra bizde ; işte karşısındaydı o at üstünde koşturan ihtişamlı süvarilerin. Ama cezir hiç heyecanlanmadı, yemin etmişti asla minnet etmeyecekti boyun bükmeyecekti geleceğini kurtarma adına. Mağrur ve gururlu bir şekilde duruyordu cezir. Fark etti durumu yeniçeri hayırdır evlat bizden pek hoşlanmadın galiba. Nikolasın rengi sararmıştı araya girmek istedi hemen olur mu efendim. Bu sırada cezir sözünü kesti babasının.. sizlerde hiç gurur onur yokmu deyiverdi cezir yeniçeri hiç beklemiyordu böyle bir tepkiyi.

Henüz başlamadan bitti diye düşündü Nikolas. Görünen de öyleydi ilk etapta ortamda soğuk bir rüzgar esmiş muhatap olan yeniçeri kapıyı göstermişti bile; neden sonra yeniçeri ağası durdurdu onları. Neden dedi ceziri karşısına alarak neden bizde gurur olmasın. Sizler emir altına girmişsiniz menfaat uğruna özgürlüğünüzü feda etmişsiniz...

peki dedi yeniçeri ağası sen neden buradasın sen de mi özgürlüğünü satacaksın. Hayır dedi cezir ben özgürlüğümü ispatlayacağım size hem benim dünyam sizinkiler gibi esaret altında değil beyaz bulutların ötesindedir benim dünyam...

Peki evlat gidebilirsin diyerek uğurladı yeniçeri ağası ceziri. Nikolas ümitsizce baktı cezire. Beğendin mi yaptığını evlat kendi ellerinle kendi kaderini mahvettin... hiç bakmadı cezir babasına ben sizin gibi değilim baba ben sizin gibi uyur gezer değilim...

Kırlarda geziyordu cezir yapayalnız. Herkes sarkonun seçildiğine kesin gözüyle bakarken cezirin seçilme ihtimalini bile düşünmüyorlardı. İç geçirdi cezir güneş öte dünyaya akıp giderken. Acaba dedi batan güneş yeniden doğacak mı...ardından oturduğu yerden doğruldu bir anda; göreceksiniz kaderim bir çözüldü mü herkesi şaşırtacak.

Tavır almıştı Nikolas oğluna ne onunla konuşuyor ne de yemeğe oturuyordu. Kızdı anne yüreği çocuklaşma Nikolas cezir en iyisini yaptı başkaları gibi başkalaşmadı. Kendisi gibi davrandı hepsi o. Gürledi bir anda Nikolas her şeyi berbat etti neymiş kendisi olacakmış ne faydası var kendisine göreceğiz bakalım.

Tüm ahali yeniden kilisede toplanmıştı seçilen çocuklar açıklanacak ve birkaç gün beklendikten sonra yola çıkılacaktı. Gitmeye gerek görmemişti Nikolas nasıl olsa cezirin seçilme gibi bir ihtimali yoktu.

İsimler açıklanmaya başlanmışken Yeniçeri ağasının salonda birisini aradığı her halinden belliydi. Herkes kendisinin olma ümidiyle gözgöze gelmeye çalışıyordu. Ama anlaşılan onun aradığı burada değildi.

Sarko seçilmişti işte hayallerine bir adım daha yaklaşmıştı ama diğer bir yanında burukluk vardı cezirin ismi okunmamıştı seçilenler arasında. Tam kiliseden çıkacaktı ki evlat dedi yeniçeri ağası. Cezir senin arkadaşındı değil mi. Evet efendim . onunla babasını bulup bana getirebilir misin. Şaşırmıştı sarko; koşmaya başladı hiç ardına bakmadan.

Nikolas tarladan topladığı otları kuzularına pay ederken duydu sarkonun sesini. Ne o evlat ne bu telaşın.. nefes nefeseydi sarko söyleyecklerini bir çırpıda söylemek istiyor ama söyleyemiyordu. Merak etti Nikolas hele bir otur nefes al evlat. Nihayet kendine gelmişti sarko ; efendim dedi yeniçeri ağası sizinle ceziri kilisede bekliyor..hala nefes alıp vermede zorlanıyordu sarko..

Apar topar eve geldi Nikolas cezir diye seslendi ama cezir evde yoktu kırlara gitmişti yine..sarkoyu buldu hemen Nikolas hadi evlat ceziri bul getir.. ceziri uçsuz bucaksız kırlarda koşarken buldu sarko. Neden dedi durduk yere koşuyorsun. Gözlerim açık koşarken bir kuş gibi süzülüyorum tam da olmak istediğim gibi. Hadi o zaman bir kuş gibi kiliseye koşalım yeniçeri ağası bizi bekliyor...

Dağılmıştı ahali kiliseden isimler açıklanmış seçilenler hazırlıklara başlamıştı bile.. sadece yeniçeri heyeti ve yeniçeri ağası kalmıştı. Nikolas kapıda beklemişti cezirle sarkoyu. Nihayet gelmişlerdi ; nefes nefeseydi her ikisi de biraz dinlendikten sonra kiliseye girdiler sarko ise hazırlık yapmak için evinin yolunu tuttu.

Yeniçeri ağası önce nikolasla görüşmek istedi. Cezir dışarıda beklerken nikolası ayrı bir odaya aldı. Tebrikler efendim evladınız enderuna seçildi. Bu sözleri duyan Nikolas adeta şok geçirmişti nasıl dedi farkına varmadan nasıl olur. Hünkarımızın emri var diye ekledi yeniçeri ağası. Diğerlerinden farklı olan çocuklar tespit edilip özel olarak yetiştirilecek sizin oğlunuzda diğerlerinden oldukça farklı... sessizce gülümsedi Nikolas o sadece kendisi gibi...

Belli etmemeye çalışıyordu Nikolas ama mahçup olmuştu kendi evladına. Gözlerini kaçırdı cezirden müjde evlat sen de seçilmişsin hem de özel olarak... cezir anlamıştı durumu babasının gözlerinde hem sevinci hem de mahcubiyeti görebiliyordu...

Gözlerinden iki damla yaş süzülüverdi anne yüreğinin. Hazırlık tamamdı; herkes kiliseye toplanmış hareket saatini bekliyordu annesiyle vedalaştı önce cezir. Neden sonra babasıla gözgöze geldi ilk defa görmüştü babasını ağlarken. Ne o şaşırdın mı evlat babalarda da kalp varmış işte...

Kusura bakma evlat deyiverdi gözyaşlarını silerken seni bir başkası olmaya zorladım ama sen; sen olduğun için kazandın... kim ne derse desin kim ne yaparsa yapsın sen alaca karanlıklardan sıyrılıp kendi kaderine sahip çık evlat...

medcezirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin