Avucumdaki kırlangıç ha uçtu ha uçacak...

360 64 0
                                    

Tıngır mıngır yol alan birkaç atlı, havada uçuşan birkaç tane kuş ve hafifçe çiseleyen serin bir yağmur... işte özgürlük dedi cezir kollarını iki yana açıp bağırarak. Bağırmıştı bağırmasına ya kuzular ürkmüştü bir kere nasılda heyecanlanmıştı özgürlüğü böylece hissedince ürkek yüreğinde. Bazen küçücük şeyler insanı oldukça mutlu edebiliyordu. Yürüdü cezir önce hissettirmeden yaklaştı ve tutuverdi kuzucuğun boynundan korktu kuzucuk ve içten bir melemeyle gelin beni kurtarın der gibiydi. Cezir önce ayaklarını kaldırdı kuzunun sonra tıpkı bir bebek gibi kucağına aldı. Yanağına birkaç öpücükten sonra bırakıverdi. Kuzu annesine koşarken yine sevindi cezir hayatın amacını mutlu olduğu yerde aramalıydı insan ve cezir mutluydu ailesinin çektiği sıkıntılara rağmen...
Kapıyı hışımla çarparken kapıda asılı çıngırağın sesini hiç duymamıştı Nikolas. nerede bu çocuk diye hayıflandı. Yine geç kalmıştı cezir bir türlü doymak bilmiyordu şu koyunlarına. Oysa karanlığa kaldığında kurtlar etrafını sarabilirdi her an. Defalarca uyarmıştı babası ama nafile onlar masumca karınlarını doyururken nasıl kıyardı cezir. Ama bu sefer sert bir dille uyaracaktı oğlunu kalbi kırılsa bile.

Cezir farkındaydı durumun her şeyi planlamıştı. kurtlarla nasıl boğuştuğunu anlatacak karaoğlanın bile kendini zor kurtardığını söyleyecekti babasına. Kapıdan usulce girdi bir sağa bir sola göz atıp parmaklarının ucunda içeri süzülmeye çalışırken babasının gür sesi yankılanmıştı bir kere ; cezir sen ne laf dinlemez adamsın be evlat illa kurtların seni parçalaması mı gerekecek. Cezir tam karşılık verecekti ki Nikolas yeniden gürledi ; evlat bir daha böyle geç gelirsen ne kuzuların yüzünü görebilirsin ne de evden dışarıya adım atabilirsin , oturur evde kızlar gibi annene yardım edersin evlat. Cezir bir kez olsun dahi ağzını açamamış Bütün planları altüst olmuştu. Halbuki ne hayaller kurmuştu yolda kurtlarla mücadelesini heyecanlı heyecanlı anlatacaktı ama olmadı. Neyse dedi cezir başka sefere...

Bugün neler hayal etmişti kuzucuklarını otlatırken bir an düşündü bu kuzuların yemekten başka derdi yok mu be? Oysa insan öylemi sonsuz bir hayal dünyası. Cezir her daim bu hayal dünyasında gezinir ve hayallerini komşusunun oğlu sarkoya anlatmak için sabırsızlanırdı. Bugün yine müthiş hayallerim var diye söylendi kendi kendine gören onu pahalı mücevherler satan sarraf zannederdi halbuki onlar bile değerli mücevherlerini cezir gibi heyecanlı bir şekilde pazarlayamazlardı.

Lokmalarını çiğnemeden yutuyordu cezir ona kalsa yemeğe bile gerek yoktu hemen koşup gitmeli ve tüm hayallerini anlatmalıydı sarkoya. Gerçi sarkoda belli bir zaman sonra bundan sıkılıp kendisiyle dalga geçmeye başlıyordu ama olsun o bütün hayallerini bir gün gerçekleştireceğine inanıyordu.

Bugün Osmanlı askerlerini görmüştü kuzularını otlatırken atlarının üzerinde dalyan gibi boylarıyla korku salıyorlardı aleme. Ben de dedi ben de atlı süvariler olacağım ama özgür atlı süvari kimse bana karışmayacak darda kalana yardım edeceğim. Bu anlattıkların ancak masallarda olur diyerek araya girdi sarko her askerin bir komutanı vardır ona itaat etmek zorundadır cezir bunu kafana sok artık diyerekten kızdı biraz. O zaman vazgeçti cezir hayallerinden o kimseden emir alamazdı. Olsun dedi sonra ben kuzucuklarımla oldukça özgürüm.

Kafasını yastığa koyduğu anda uyuyakaldı cezir oysa ne hayaller kuracaktı da yorgunluk ağır basmıştı dile kolay uzun yaz günlerinde güneşin doğuşuyla beraber kuzularını çıkarıyor güneş battıktan bir hayli sonra kuzuları tekrar getiriyordu. Bundan şikayet etmemişti hiçbir zaman çünkü o böylelikle özgür olduğunu düşünüyordu.

Annesinin başını okşamasıyla uyandı cezir kıyamıyordu annesi ama ne yapsın başka da yol yoktu. Diğer oğlu koyunları cezir ise kuzuları otlatıyordu. Hemencecik kahvaltısını bitiriverdi yanına azığını da alınca yola koyuldu kuzucuklarıyla. Kimi zaman oyun oynadı onlarla kimi zaman kucağına alıp sevdi onları vaktin nasıl geçtiğini anlayamıyordu onlarla olunca. Karanlık bastırmıştı yine. Babası yine köpürecekti ama cezir de kararlıydı bu sefer kurt hikayesini anlatacaktı.

medcezirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin