Her şeyin başladığı yer

316 13 7
                                    

    Aynanın karşısına geçti ve kendine baktı.Üstünde ki forma için değmişti gerçekten.Onca emek,uğraş.Uykusuz geçen kaç gecesi vardı,kendi de bilmiyordu .Ev,okul ve dershane arasında gidip geliyordu.Ama artık gençliğini yaşama vakti gelmişti.Okul çıkışında arkadaşlarıyla birlikte dolaşabilecek, yarım bıraktığı spor ve gitar derslerine devam edebilcekti.Çünkü o bunları hak etmişti.

     

      Mİne aynanın karşısında kendini seyrederken kapı çaldı.Gelen tabi ki Burak'tı;üst komşuları,çocukluk arkadaşı,kalbini fetheden prens ! Odasından koşar adımlarla çıktı ve kapıyı açtı.Bu gün şimdiden güzel geçiceğe benziyordu.

                                                                                  ...

           Aradan bi hafta geçmişti.Artık okula alışmışlardı.Fakat Mine'nin içinde kötü bir his vardı.Aklına olumsuz şeyler geliyordu ki düşüncelerinin bir kısmında da yanılmamıştı.Bunu da okuldan eve gelince fark etmişti.Babası evdeydi.Normalde işten gelmesi için üç saat vardı.Ailesine baktığında ise mutluydular.Olduğundan fazla.Nolmuş olabilirdi, hiç bir fikri yoktu.Tek bildiği bunun kendisi için pek de iyi birşey olmadığıydı.

                                                                                 ...

 -Bana sormadan benim hakkımda nasıl karar alabilirsiniz!Ben bu okul için ne kadar çabaladım.Bunu en iyi siz biliyorsunuz.Şimdi de bana gelmiş okulumdan ayrılacağımı,başka bir yere taşınacağımızı söylüyorsunuz.Babam için sevindim mağaza müdürü olmasına fakat ben ? Burda en iyi okullardan birini zor da olsa kazandım ve siz bana sormadan küçük bi ilçenin bilinmeyen bi lisesine nakilimi aldınız.Sizden nefret ediyorum! 

        Annesi Mine'ye seslendi.Fakat Mine çoktan anahtar ve telefonunu alıp çıkmştı.Bu özgüven ona nereden geldiğini kendisi de bilmiyordu.Hava kararmak üzereydi.O ise Ankara sokaklarında bomboş dolaşıyordu.Aklına ablasının ölümü geliyordu.Yaşadıkları. Aniden istemsizce geçmişe gitti.

  "Yedi yaşındaydı.Bir ay sonra doğum günü vardı.Şimdiden ailesinden istiyeceği hediyeleri düşünmeye başlamıştı.Birinci sınıfa daha yeni başlamıştı.O gün servisten indi ve çantasını sürükleye sürükleye eve geldi,kapıyı açtı.Şimdiden başında çok sorun vardı.Okul, ablasının sorunları ve yan evdeki yaramaz ikizlerin bahçesine her gün su balonu fırlatması onu yeterince sinirlendiriyoru.Bu düşüncelerle odasına çıktı ve üstünü değiştirdi.O sırada kapı açılmıştı.Ablası gelmişti.Tam aşağıya inip ablasına sarılmayı planlarken bağıran sevgilisinin sesini duydu.Merdivenlere oturdu ve izlemeye başladı.Yaptığı iyi birşey deildi o da biliyordu ama başka bişey de yapamazdı.Tam o sırada sevgiisi daha da bağırmaya başladı.Zaten onu hiç sevmemişti.Ablası kardeşinin duymaması için sessiz kalmaya çalışıyodu.Ta ki sevgilisi karnına bıçağı saplayana kadar.HIrsını alamamış olan sevgili ablasını yirmi yedi kez bıçakladı.Mine korksada soğukkanlı davrandı,ambulans ve polisi aradı.O sırada sevgilisi ise gitmişti.Ya da o öyle zannediyordu.Ablasının yanına yattı.Hala yaşıyordu.Ablasının elini tuttu.Birbirlerinin gözlerinin içine baktılar ve ablası son nefesini verdi.Sonra Mine aniden kafasında keskin bir acı hissetti.Uyandığında mavi-kırmızı yanıp sönen ışıklar vardı.Siren sesinden fazla duyulmayan annesinin bağırışı geliyordu kulağına.Polisler gelmişti ama Mine ablasının elini çok sıkı tuttuğu için onu alamamışlardı.." Tanıdık bir sesle kendine geldi... 

YENİ BAŞTANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin