"Beni suçla, bana kız, benden nefret et."

8.9K 880 1.1K
                                    

Evimize geleli bir hafta olmuştu. Chacha doğalı iki hafta, ben uyanalı dokuz gün ve Jungkook'un bana soğuk davrandığı, benden uzak durmak istediği sekizinci gün. Onu üzdüğümü bilmek beni hiç olmadığım kadar suçlu hissettiriyor. Kendime engel olamıyorum, elimde değil.

Chacha ile henüz tanışmamıştım. Ona bakmak, kucağıma almak bir yana Jungkook'un yeni aldığı beşiği yatak odasına koydurması yüzünden o odada uyuyamıyordum bile. Kabuslarımda sürekli benden nefret ettiğini söyleyen birileri vardı. Bana ne olduğunu bilmiyordum. Sadece eskisi gibi hissetmek istiyordum. Böyle yaşamak çok zordu. Yalnızca kendime değil çevremdekilere de zor anlar yaşatıyordum.

Jungkook her fırsatta Chacha ve beni bir araya getirmeye çalışıyordu. İkimiz salondayken bir anda ortadan kayboluyor, Chacha sıkılıp ağlayana ya da ben ona bağırana kadar geri gelmiyordu.

Ona olan sinirim bir türlü geçmiyordu. Chacha'nın bir suç yoktu, o henüz minicik bir bebekti. Ama Jungkook için aynılarını söyleyemiyordum.

Bazı şeyleri bunca zaman sonra fark etmek karşımdaki insanlar tarafından tuhaf karşılanmıştı. Karnıma yediğim tekmeler, Jeongguk'un bana olan takıntısı, aniden hamile kalışım, ailemle boktan da olsa bir şekilde devam eden görüşmelerimin tamamen kesilmesi, düşük tehlikesi, ölüm tehlikesi... Tüm bunlar yalnızca görünen kısmıydı. İçimde büyüdükçe büyüyen o sıkıntı Chacha'nın doğması ile benliğimi tamamen kaplamış gibi hissediyordum. Ben henüz anne olmaya hazır değildim. O ufak bedenin sorumluluğu bana fazla geliyordu. Yaşadığım tüm bu acılardan sonra kendimle baş başa kalmak bana en zararsız yol gibi geliyordu.

Kim Taehyung sorunları ile yüzleşmeyi severdi. Yıkılsa da, başkalarına muhtaç kalsa da asla kaçmaz, üzerine giderek yenerdi korkularını. Ama şimdi o Taehyung'a dair en ufak bir iz kalmamıştı. Arkasına bakmadan kaçıp beni burda bırakmıştı. Ve ben onun aksine kaçmayı tek çözüm olarak gören biriydim. Bu çok yanlıştı.

Sığınacak bir yerim yoktu. En çok Seokjin Hyung ve Yoongi yardımcı oluyordu Jungkook'a. Diğerleri ise sık sık benimle ilgileniyordu. Jimin bir dakika bile yanımdan ayrılmamıştı. Yatak odasında uyumadığımı duyduğunda gelip benimle kalmıştı. Diğer herkes giderken o Namjoon'la eve dönmemiş, beni tercih etmişti. Buna rağmen uyuduğumu sandığı gece yarılarında yukarıdan gelen ağlama sesini duyup Jungkook'a yardımcı olduğunu biliyordum.

Jungkook'un ilgilenmesi gereken çok fazla şey vardı. Ailesi, şirket, birçok başka sorumluluk, Chacha ve şimdi de ben. Belki de bana bu yüzden kızıyordu. Bir sen eksiktin şimdi demek istiyordu belki...

Geceleri uyumadığını biliyordum. Ben salonda ellerimi kulaklarıma siper ederek sessiz sessiz ağlarken o üst kattaki odamızda avazı çıktığı kadar bağırarak ağlayan kızımızı sakinleştirmeye çalışıyordu. Çaresizlikle ona yalvardığı dakikalar bir saniye bile aklımdan çıkmıyordu.

Aptal diyordum kendime. Aptalsın, senin yüzünden bu hâlde.

Belki de bu yüzden kaçmıştım yine.

"Al bebeğim, sıcak bir şeyler iç."

Baekhyun Hyung üzerinden buhar çıkan kupayı bana uzattığında burnumu çekip bakışlarımı ondan kaçırarak ellerimi uzattım. Gelebileceğim tek yer burasıydı. Onları da çok bunaltmıştım bu iki günde. Zaten Chacha için hastaneye geldiklerinde ne hâlde olduğumu da görmüşlerdi. Muhtemelen gelip onlara sığınacağımı da tahmin ediyorlardı.

Minik bir yudum aldığımda ıhlamur olduğunu anlayıp kupayı biraz daha sardım parmaklarımla. Hava soğuk değildi ama bedenim bir yaprak gibi titriyordu. Jungkook'tan uzak durmak bana hiçbir zaman iyi gelmemişti, şimdi mi iyi hissettirecekti?

piercing ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin