Bölüm 4

216 19 12
                                    

Arkadaşlar merhaba oncelikle biliyorum 3. Bölüm gerçekten çok kısaydı ve böyle olmasının sebebi devamı da vardı paylaştığımda yanlışlıkla silindi ve gerçekten çok üzüldüm hepinizden çok özür dilerim.. Daha okuyucu sayımız az inşallah ilerleyen günlerde çoğalacak okurken vote ve yorum yaparsanız çok ama gerçekten çok sevinicem
:)) Sizleri seviyorum.. ^_^ ♥♥

PINAR'DAN DEVAM ;

Bu adam ne diyo Allah aşkına sadece ayağım burkuldu ve beni hastahaneye bıraktı bu kadar bitti. Başka bir bağımız ya da bağlantımız bile yok. Sadece aklımda kalan tek bir şey o güzel yüzü idi. Ama bu.. sadece bu.

Başka birşey hissetmiyorum ona karşı hem benim bi sevgilim var.
Ona söylesem ne der ki bu işe ne der.. kesinlikle bu olmaz olamaz.. Ben evet desem bile çağatay bile bunu bi yerden duyar. Ama bi yanım hep evet diyor.. bu hikaye burada bitmemeli diyor...

Söylediklerim düşündüklerimden bile artık kendimi tanıyamaz oldum..
Benim hayatımda bir tek çağatay ve ailem var..
O adam benim saçma sapan bi hayal ya da bir rüya ne dersem diyim saçma bişeydi kesinlikle bunu doğru bulmuyorum.. ya da inanmak istemiyorum..
Ama bildiğim şeyler arasında bu adamı gördüğümden beri Çağatay'dan soğumaya başlıyorum...
Onu sevmiyorum demiyorum.. Ama son olan olaylardan sonra bana karşı bi hiçmiş hiçbişeymiş gibi geliyo artık...
Geriye kalan ise sadece 14 sene'nin hatrı...
Ben hep küçüklükten beri şuna inanırdım.. İnsanlar sadece hayatlarında bir kişiyi sever. Aşık olur ve bu aşkın peşinden giderek evlenir.
Kural bu diğil mi ?
Bir insan başka birisini severken başka birisine başka hisler hissedemez diğil mi ?

Peki.benim hissettiklerim ne peki ?

Bu adam gerçekten benim aklımı başımdan aldı...ya da bir hevestir ha benimki ?

Geçici bi kötü düşüncedir.. diye düşünüyordum ki!!
Telefonum çalmaya başladı kesin oydu..oydu..
Saate baktığımda ise saatin 21:00 olduğunu gördüm...
Açsam mı ?
Açmasam mı ?
İki seçeneğim var önümde...
Açmıcam diyip telefonu yere fırlatmamla anlamsizca benden bağımsız gözyaşlarının dökülmesi bir oldu..
Noluyo bana...noluyo...
Ağlamam durmuyo durduramıyorum yapamıyorum nasıl olduğunu bile aklım almıyo..
Telefonumun tekrar çaldığını duydum.. yarım saat geçmişti aradan acaba o muydu ? Telefonun sesinin olduğu yöne doğru halim olmadığı için emekliyerek gidiyordum ki!!
Arayan'ın Çağatay olduğunu gördüm..

Hiç açacak halim yok Çağatay git başımdan!!!
Diyerek meşgul'e verdim.
Düşünmek bile istemiyordum artık ne Çağatay'ı ne de kıvanç'ı ne de başka bi kimseyi artık...
Hayattan çok sıkıldım...
Zamanın nasıl geçtiğini bile anlamazken insanlar nasıl mutlu olabilirler ki. Aklım almıyor hiçbişeyi artık aklım almıyor...

Uykum gelmeye başladı ve anlam veremediğim kadar titriyorum..
Gözümün önünde yine o adam ve gözleri sonsuzluk  bi deniz gibi olan gözleri var herşeyden önce...

1-2 Saat Sonra

Kıvanç : bu kız neden telefonlarımı açmadı.. kötü bişey mi oldu ? Acaba.. Hemen bulmalıyım onu en son konuştuğumuzda evdeydi galiba..
Peki evinin adresini nereden öğrenebilirim...

Sekreterime haber vermeliyim...

- alo Bahar
- Kıvanç bey.
- bana bi adres bulman lazım.
- tabiki kıvanç bey bilgileri alayım.
- ismi ve soyadı Pınar Şahin
**** hastahanesinin kayıtlarından bulabileceğini sanıyorum.
- tabiki kıvanç bey.
- 15 dk içinde bulucam hiç merak etmeyin...

Çağatay : ah pınar nerdesin guzel gözlüm neden açmıyosun telefonlarını ha ?
Sen hiç açmamazlık etmez ya da meşgul'e vermezdin... uyusan bile mutlaka duyarsın sen..
Şimdi neredesin aşkım nerdesin..
Çok merak ediyorum seni hayatım... Bitanem neden açmıyorsun ha ?
Ya da geçen ki gibi bişey olduysa sana...
Olmaz.. ya da daha kötüsünü düşünmemem lazım...
Annesini arayamam bu akşam italya için yola çıkacaklardı daha kötü merak ederler..
Ne yapacağımı bilemiyorum en iyisi  evlerine gidip onun orada ya da iyi olup olmadığını öğrenmek..
Tek iyi düşündüğüm şey bu..
Aşkım'ın nasıl olduğunu ogrenince içim daha da rahat edicek...

Kıvanç : Bahar'dan evin adresini aldığım gibi ilerliyordum arabada ama gerçekten çok korkuyordum bişey mi ? Olmuştu o kalbi gibi gözleri de güzel olan kıza zaten geçen onu düştüğünde gördüğümde nasıl sakar bi kiz oldugunu anlamıştım ama hem güzel hem de sakar ya da benim ileride tatlı belam olucak kişi mi? Demeliyim...
Bu yol ne kadar uzun ya da bana mı ?
Öyle geliyor... bir türlü çözemedim...
Tek düşündüğüm şey Rüyalarımın prensesi olacak bu kız.
Evet itiraf etmeliyim. Bu kızdan etkilendim ama  hikayenin devamını birlikte yazıcaz...

Çağatay : off bu Trafik ne böyle en az bi saatim daha var.. Allahım inşallah bişeyi yoktur hala telefonlarımı açmıyor. PINAR...

Kıvanç : Evet geldik kapılarının önüne inşallah bişeyi yoktur ya da telefonlarımı açmamasının bi sebebi vardır...

Kapıyı çalmıştım.. ve bi on dk boyunca açan olmadığı için içimdeki korkuyla beraber kapıyı kırarak içeri girdim..
İçerde kimse yoktu.. Pınar diye seslenmiştim ki karşımdaki manzarayla şok olmuştum...

Silinmiş KırıntılarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin