You Get Me So High\\Bajifuyu

Get You

Get You
Daniel Caesar, Kali Uchis

"Kolay gelsinn."
"Sağolun evladım."

Baji-san ile en yakın yerde güzel bir ev yemeği yemiş şimdi ise sokaklarda boş boş dolaşıyorduk. Aslında onu dışarı çağıran olarak benim bir şeyler yapmam gerekiyordu ama Akemi ile sevgili olalı yıllar olduğundan kesin bildiğim tüm klişeleri yapmışlardı. Bende ona Akemi'yi hatırlatacak bir şey yapmak istemiyordum. Her ne kadar önemli olan o yerin hatıralarına baktığında kimi hatırlamandı. Ben ise kendimi oraya koymak çok istiyordum. Ama önemli olan Baji-san'ın mutluluğuydu. Düşün Chifuyu düşün. Eski anılar, ortaokul anıları...

"Ah! Baji-san sahile gitmek ister misin?"
"Sahil mi?"
"Evet, evet. Hani seninle sahile gitmek istemiştik. Hatırlamıyor musun?"
"Hmm. Hatırladım az çok."

{Flashback}

"Baji-san, Baji-san."
"Ne var Chifuyu?"
"Okulların kapanmasına bir hafta kaldı. Tatilde sahile gidelim!"
"Bakarız Chifuyu."
"Böyle olma ama Baji-san. İstersen diğerlerini de çağırırız."
"Uzatma Chifuyu."
"Evet..."

Chifuyu üzgündü çünkü Baji ile gerçekten sahile gitmek istiyordu. Amacı asla onun ıslak saçları ve hafif kaslı vücudunu izlemek değildi. Yanlış anlaşılmasın. Sadece başka bir yerin havası iyi gelir diye düşünmüştü.

"Baji ve Chifuyu! Ne yapıyorsunuz orada? Gelsenize buraya!"

Chifuyu aklındaki planla karşısındaki Draken, Mikey ve Mitsuya üçlüsüne gülümsedi. Belki onları sahile gitmeye ikna edebilirdi.

"Mikey-kun! Hadi hep beraber sahile gidelim. Siz ne dersiniz Draken-kun? Mitsuya-kun?"
"Ulan Chifuyu."
"Bence güzel olur. Hadi gidelim Ken-chin!"
"Ben gelemeyebilirim. Kardeşlerime bakmam gerek."
"Bir şekilde halletiriz Mitsuya. Olmadı onlar da gelir, bizden uzakta oynarlar."
"O zaman karar verilmiştir! Diğerlerine de söylemeyi unutmayın."
"Yaptın yine yapacağını Chifuyu."
"Ehehehe."

{Flashback}

"O gün sahile gitmeyi çok istemene rağmen hastalandığın için gelememiştin."
"Evet, ne kadar üzülmüştüm biliyor musun?"
"Hangi aptal yazın soğuk kapar ki?"
"Hey!"
"Ayrıca senin yanında kalacağımı söylediğimde inat edip hasta hasta bana çanta hazırlamıştın. Sahi o kadar üzüldüysen neden benim gitmemde o kadar ısrar ettin ki?"

Baji-san ya hâlâ anlayamamıştı ya da ona olan aşkımı hafife alıyordu.

"Çünkü senin sahile gittiğinde ben olmasam bile Mikey-kun'larla eğlenince ne kadar mutlu olacağını biliyordum."
"Gerçekten eğlenmiştim."

Gülümsememi hiç bozmadım. Aksine büyüttüm. Eğleneceğini biliyordum işte. Bir de o kadar direnmişti.

"Gördün mü? Hem bende hoşlandığım çocuğun kaslarını seyretmek istiyordum."
"Lan-"
"Şaka ya gül diye. O zamanlar masumdum ben bir kere."

Aynen kanka çok masumdun. O kadar masumdun ki rüyalarında Baji-san ile birlikte her kardeş gibi uyumadan önce yatakta süt içiyordunuz. Kafamı salladım. Kendine gel Chifuyu. Boş yapmakta üstüne yok gerçekten.