~12.BÖLÜM~

171 20 0
                                    

Sıkılmıştım. Hem de çok. Tek yaptığım tavanı izlemekti ve ben birazdan sıkıntıdan ağlayacaktım.

Hala hastane odasındaydım. Ölümden dönmüştüm. O kadar kötüydü ki her şey, bir daha hatırlamak istemeyeceğim kadar. Tek bildiğim zaman geçtikçe daha iyi olduğumdu.

Melody nerede onu da bilmiyordum. Çünkü sabahın erken saatlerinde işi olduğunu, hemen geleceğini söyleyip çıkmıştı ve akşam olmuştu çoktan.

Hem sıkıntıdan hem mutsuzluktan ağlamak üzereyken odanın kapısı yavaşça açıldı ve içeri kocaman gülümseyen ve heyecanlı bir Melody girdi. Sonunda geldiği için mutluydum.

"Neredeydin?"
"Bu bir sürpriz, bu yüzden sonra öğreneceksin." Söyledikleriyle şaşırsamda kocaman gülümsemiştim. Onunda heyecanı bana geçmişti.

"Çok merak ettim ben ama."
"Sabret biraz sevgilim, önce yemeğini yemelisin." Dediklerine sessizce kafamı sallayıp onaylamıştım. O sırada içeri yemek getiren hemşire girmişti ve yemeği bırakınca gülümseyerek geri çıkmıştı odadan.

Yemeğimi bana yedirirken sürprizin ne olabileceğini düşünüyordum. Yemek bitince sevinçle ellerimi çırpıp "Hadi hadi, göster artık." demiştim. O da gülüp havadaki ellerimi tutup öpmüştü.

"Hemen geliyorum, bekle beni sevgilim."
Bir şey dememi beklemeden gitmişti. Yaklaşık 2-3 dakika sonra içeri girmişti ve "Hadi gidelim, gel." diyip yavaşça dikkat ederek kaldırmıştı beni.

Yavaşça hastanenin bahçesine giderken durdu. "Gözlerini kapatıyorum." Heyecandan ses çıkaramazken yine kafamı sallayarak onaylamıştım.

Elleriyle gözlerimi kapatırken yavaşça yürütüyordu beni. Durduğunda geldiğimizi anlamıştım. "Ben aç dediğimde aç gözlerini tamam mı?" "Tamam." "Tamamdır, açabilirsin." Gözlerimi yavaşça açtığımda neredeyse ağlamak üzereydim.

Etrafta bizi gülümseyerek izleyen bir kaç insan, süslenmiş küçük bir alan ve yerde dizleri üzerine çökmüş, elinde yüzük tutan sevgilim.

Hem o hem ben ağlarken, yaşlı ve umutla bana bakan gözlerine bakıyordum öylece. Heyecandan dilim tutulmuştu resmen.

"Birazdan ölüp ölmeyeceğimizin garantisi yokken daha fazla ertelemek istemedim. Nefesimizin yetmediği kadar bile birbirimizi sevelim olur mu? Benimle evlenir misin?"

Hızlı hızlı kafamı sallarken mutluluktan ağlıyordum ilk defa. Titreyen elleriyle benim titreyen ellerimi tutup yüzüğü yavaşça parmağıma geçirdi, sonra kendi yüzüğünü taktı.

İkimizde mutluluktan ağlarken, etraftan gelen alkış sesleriyle kocaman sarıldık birbirimize.

Beni yavaşça kaldırıp etrafımızda döndürürken çok mutluydum. Hem de iğrenerek bakan gözleri umursamadan.

Hoşçakalın.♡
~Lily

I'm Not Her (g×g) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin