Mutluydum bugün, sadece ağlamanın hem beni hem Melody'i yorduğunu anlamıştım.
Birazdan hastaneye gidecektim yine, bunun için kahvaltı yapmak için yataktan kalkmıştım. Bir kaç yiyecek şey koyup kahvaltımı yapıp çıkmak için hazırlanmıştım.
Dışarı çıktığımda havanın hafif yağmurlu olduğunu görmüştüm. Genelde insanlar yağmurdan nefret ederlerdi ama benim en sevdiğim hava yağmurlu, karanlık havalardı. Hastane çok uzak değildi. Bu yüzden yavaş yavaş yürümeye başlamıştım.
Yürürken düşünüyorum çoğu şeyi ama daha fazla üzülmemek için düşünmeyi kesmiştim zaten hastaneyede gelmiştim. Hızlıca kemoterapi için hastaneye girmiştim. Bittiğinde biraz yorgundum bu yüzden biraz ilerde olan parka gidip dinlenmek istemiştim.
Oturduğumda etrafta çok kişi yoktu. Oynayan bir kaç çocuk ve anneleri vardı sadece. Sonra gözlerime biraz daha ilerde gördüğüm sevgilim ilişti.
Yanında biri vardı. Sanırım arkadaşıydı bilmiyordum. Hem işte olması gerekirken neden burda olduğunu anlamamıştım. Bu yüzden yanına gitmek yerine aramak için telefonumu çıkarmıştım.
Arayıp açmasını bekledim. O sırada kahve içtiği kişiyle konuşurken telefonunu çıkarmıştı. "Alo" "Sevgilim, ne yapıyorsun?" "Dersteyim, sen ne yapıyorsun? Gittin mi hastaneye?" "Evet, eve dönüyorum, sesini duymak için aramıştım sadece" "iyi yapmışsın sevgilim, hadi eve git dinlen, tekrar ararım seni." "Tamam, görüşürüz." " Görüşürüz."
Eve dönerken düşünüyordum yine. Neden yalan söyleme gereği duymuştu bilmiyorum ama ona güveniyordum, bu yüzden sinirlenip ortalığı karıştırmaya gerek yoktu. İlla anlatırdı bana zaten.
Yorulduğum için eve gidip uyumuştum biraz. Kalktığımda salondan bir kaç tıkırtı seslerinin geldiğini fark etmiştim. Melody gelmiş olmalıydı.
Yavaşça odadan çıkmak için kalkmıştım ki, kapı açılmıştı. Melody uzattığı kafasıyla bana baktığında kocaman gülümsemişti. Heyecanlı duruyordu. Onun mutluluğu banada geçmiş gibi bende gülümsemiştim.
"Uyandın mı sevgilim? Sana sürprizim var." Heyecanlı heyecanlı söylediklerinden sonra hızlıca yanıma gelip arkamdan gözlerimi kapatmıştı.
Yavaşça yürümeye başladığımızda salona geldiğimizi anlamıştım. "Hazır mısın? Açıyorum." "Hazırım." Gözlerimi açtığında mükemmel hazırlanmış ortamı görmüştüm.
Gözlerim doldu sonra. Bugün doğum günümdü, onun için bu kadar uğraşmış olmalıydı, sevgilime çok minnettardım.
Gözlerimin içine bakıp benden tepki beklemesi çok tatlıydı. " İyi ki doğdun sevgilim, nasıl beğendin mi? Şey biliyorum biraz sade bir doğum günü olmuş olabilir. Daha güzelini yapmak isterdim ama-"
Dudaklarına bıraktığım küçük öpücükle susan sevgilime gülümsüyorum. "sakin ol, tabiki de çok beğendim. Doğum günüm olduğunu bile unutmuştum. Her şey senin kadar mükemmel."
Bana sıkıca sarılmıştı. Bende ona sarılmıştım. Günün sonunda ona sarılmak kadar güzeli yoktu.
Pastanın olduğu yere gidip oturduğumuzda ona parkta gördüğümü söylemiştim. Yalan söylediği için özür dileyip, sadece iş yerinden arkadaşı olduğunu sürpriz için ona sorduğunu söylemişti.
Sonra mumları üflemeden önce dilek tutmamı istemişti. Gözlerimi kapatıp, sadece onunla birlikte mutlu olmayı dilemiştim. Sonra mumları üflemiştim. Alkışlayıp, doğum günü şarkısını mutlulukta söyleyen sevgilime gülümseyen gözlerle bakmıştım.
Ben değil, asıl o iyi ki doğmuştu, iyi ki vardı.
~Lily
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm Not Her (g×g)
Fiksi RemajaKüçük sevgilisi lösemiydi ama onların aşkı hastalığı bile yenecek güçteydi. * Kitabın ismi bir şarkıdan alınmıştır. *