"gitmesini istemediğim tek kişisin."

443 46 75
                                    

Seokjin başta ne yapacağını bilemeyerek arkalarından bakakaldı. Telaşa kapılan yüreği ile hızlıca çıktığı eğlence mekanı sonrasında etrafına bakındı ancak iki beden de çoktan ortadan kaybolmuştu. Sıkıntıyla iç çekti, beklemedi ve çok uzağa gitmiş olduklarını düşünmeyerek arka tarafa ilerledi. Ancak yüzeysel olarak baktığı depo kısmında kimseyi göremedi, gittikçe tedirgin oldu.

Bir süre sonra arka tarafın öbür kısmından gelen beden, gölgeyle belirdi beyaz tenlinin gözüne. Seokjin hızlanan nefes vurgularıyla gölgeye doğru bir kaç adım attı, keza o kişiyi Taehyung sanmıştı.

Fakat siması karakteristik olanı görmesi ile kaşları çatıldı, genç adamın yüz ifadesi hem bitkin hem de öfkeli görünüyordu.

Seokjin'in nefesleri hızlanmış bir haldeydi, beklemeyerek daha da ileri tarafa doğru sorarcasına göz işareti yaptı gence.

--Taehyung nerede?!

Genç vücut mahcup bir korkuya büründü esmer olanın adını duyduğu anda, hızlıca Seokjin'e yaklaştı ve:

--Özür dilerim, sana sarkıntılık yaptığım için.

Beyaz tenli şaşırdı, öyle ki sorduğu sorudan öte böyle bir tepki beklemiyordu. Başta afalladı Seokjin, ancak o sırada genç adam çoktan koşarak orayı terk etmişti.

Neler olduğunu anlamaya çalışan beden tedirginliğinin etkisiyle çocuğu takmadı ve onun geldiği tarafa doğru Taehyung'u aramak maksatlı ilerledi.

Ancak en öteye kadar gitse de kimseyi görememişti. Gittikçe öfkelenip meraklandığında loş ışığın kendisine sunduğu bir miktar kan topluluğunu gördü, daha da korkar hale gelmişti. Arka deponun sonundan devam ederek koşar adımlarla ilerledi, ön giriş kısma tekrar geldi.

Ellerini arkasında birleştirmiş bir halde kendisini bekleyen esmer tenliyi kapı girişinde fark ettiğinde büyük bir huzura erdiğini hissetti, bundan dolayı derince nefes verdi. Taehyung da onu fark ettiğinde göz kırptı.

--Birileri beni aramış anlaşılan.

Seokjin her ne kadar esmer olan telaşa vermek istemese de onun peçeteye sarmış olduğu elini gördü, dudakları titredi.

--Ellerin...

Taehyung dudaklarını birbirine bastırdı, keza bu üzüldüğünü belli eden ses tonu onu etkilemişti.

--Ah evet. Doğrusu biraz eğlendik, sorun yok.

Bu rahat ses tonu Seokjin'i delirtmeye yetmişti, esmer bedene doğru ilerleyip etki alanına girdi, onun arkasında birleştirdiği ellerini kendisine doğru çekip kana bulanmış peçeteye yüzünü buruşturarak baktı. Canı acıyan beden de yutkundu.

--Deli misin sen eğlencesi nerede bunun?.. Yürü hemen hastaneye gidiyoruz.

Taehyung arsızca ıslık çaldı ve güldü. Öyle ki sarhoşluk tınısı az da olsa seziliyordu.

--Alev dudaklım benim için ilk defa bu kadar endişeleniyor, şölen düzenleyeceğim.

Beyaz tenli bu alaya alır ses tonuna karşılık göz devirdi. Parmaklarının arasına almış olduğu esmer elleri nazikçe tutmayı bıraktı, Taehyung'un o sırada acıdan titriyordu elleri.

--Ciddi konularda böyle davrandığın zaman sinirlerimi altüst ediyorsun.

Söyledikleri üzerine gözleri dolmuştu Seokjin'in. Keza esmer olanın bedensel olarak acı çektiğini bilmek ruhunu zedelemişti. Taehyung gülümsemeyi kesti bundan dolayı.

wild mind ㊕ taejinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin