wild mind ㊕ taejin

"kalbim aşkın ateşiyle kaplı."

Saatlerce öpüşmüşler ve ılık gece boyunca Taehyung mutluluğundan ötürü Seokjin'in kulağına şarkı mırıldanıp durmuştu.

~Alevler o kadar sıcak ki maviye dönüyorlar,
Palmiyeler sonsuz bir yaz gibi gözlerine yansıyor...
Sonsuza kadar sürmesini sağla...
Kalbim aşkın ateşiyle kaplı,
Bebeğim, eğer gitmek istersen,
California'ya gel, benim gibi bir ucube ol,
Beni sevmek, hissetmen gereken tek şey,
Benim yaptığım gibi...
Rock müzikle yavaş dans edebiliriz,
Maviye dönene kadar konuşuruz...~

Beyaz tenli fısıltımsı fakat derinden gelen ses karşısında büyülenmiş, tıpkı bir annenin bebeğine ninni söyleyip uyutması gibi o da Taehyung'un nağmeleriyle uykusuna dalmıştı.

Sabah sekiz civarı olduğunda hareketli bir müzik sesiyle uyandı Seokjin. Başta uyku sersemliğinin verdiği afallamayla etrafına bakındı, ardından yataktan kalktı ve sesin kaynağına doğru ilerledi.

Oturma odasına gitti, karşısında tüm enerjisiyle spor yapan esmer tenliyi gördüğünde ise garipseyerek duvardaki saate baktı. O sırada Taehyung onu fark etti, mekik çekmeyi kesip yine tüm hareketliliği ile ayağa sıçradı.

--Günaydın, arım balım peteğim.

Seokjin onun bu her an dansa dönüşebilecek tavrına karşılık hafiften gülümseyerek iç çekti.

--Yaralı ellerinle spor mu yapıyorsun? İşin en tuhaf kısmı anime opening eşliğinde.

Taehyung koltuktaki leopar desenli havluyu aldı ve önce yüzünü, sonrasında da boynunu kuruladı.

--Ah hadi ama, daha da bir senpai havasına girmemi sağlıyor.

Seokjin bu tepki üzerine bayıkça güldüğünde hala uykusu olduğu için elini gözüne götürdü.

--Bu arada keşke kalkmasaydın hem daha sana gülen yüzlü omlet yapacaktım.

Beyaz tenli kulaklarına oldukça gürültülü gelen müziğe doğru dönüp telefonu duraklattı, ardından Taehyung'a doğru yaklaştı, arsızca esmer olanın dudaklarına bakarak:

--Beni uyandırmadan önce kısık seste müzik dinleseydin şu an bu dediğin olabilirdi.

Dedi. Seokjin'in bu halleri Taehyung'u deli ediyordu ki uykulu bedeni kendisine doğru çekti, yüzlerinin milim mesafesi haricinde vücutları bir bütün olmuştu. Esmer olan:

--Şu bakışı attığında nasıl hissettirdiğini bir bilsen...

Dediğinde beyaz tenli karşısındaki bedeni sinirlendirmek maksatlı yakınlıktan dolayı huzursuzlanmış gibi yaptığında esmer tenli uyarırcasına tavrını koydu:

--Bana huysuzluğun artık işlemez canımın içi.

Seokjin 'öyle mi?' der misali tek kaşını kaldırdı, imalı bir tonda konuştu:

--Ya seni sinirlendirirsem?

Taehyung, beyaz tenliye göre bir 'serseri' gülüşü sergiledi.

--Dene istersen.

Seokjin şaka yollu iç çekti ve beline sarılmış kollardan kendisini kurtararak tekrardan odaya ilerledi. Taehyung arkasından bağırarak:

--Ben duş alacağım. Egzotik bir şeyler görmek istersen banyo kapısı açık olacak.

Seokjin odaya girdikten sonra hafiften kahkaha attığında içten içe esmer olanın kendisini ne kadar güldürdüğünü ve güzel hislere bürüdüğünü düşündü, bundan mütevellit hoş hissedip bedenini huzur içinde yatağa bıraktı.