sanselie | ep 15

345 19 4
                                    

Eda'ya düşününce imkansız gelmiyordu ancak yine de şaşkın ve olmasını beklemez bir tavırla jinekoloji bölümüne gitti. Yaklaşık 5 dakika sonra adı anons edildiğinde odaya girdi.
"Evet, şikayetiniz nedir"
"Bir süredir mide bulantım ve baş dönmem var sık ve şiddetli bir şekilde oluyor"
"Hamile olma riskiniz de var mı?"
"Evet, olabilirim"
"Tamam size bir kan testi yapalım. Ona göre ultrasonda da bakarız"
"Tamam, teşekkürler"
Eda'nın bilinçaltı hala hamile olabileceğini idrak edememişti. Yarım akıllı gibi dolaşıyordu, sanki beyni donmuştu, olabilirdi ama şaşkındı.
Eda kan testini yaptırdıktan sonra dışarı çıktı yakınlardaki sevdiği bir kafeye gitti. Sonuçlar çıktığında telefonuna gelen mesajla hastahaneye döndü. Adı anons edildiğinde içeri girdi.
"Test sonuçlarınız çıktı, bakalım"
Doktor bir kaç saniye elindeki kağıdı inceledikten sonra gülümsedi ve Eda'ya döndü.
"Tebrik ederim. Hamilesiniz, gelin bir de ultrasyonda bakalım"
"Tamam"
Eda, ultrason için uzandı ve karnını açtı. Doktor cihazı karnında gezdirmeye başladı;
"Evet, bakın tam olarak burada"
"O nokta mı?"
"Evet o nokta, daha çok küçük ama büyüyecek"
"Her şey yolunda mı peki? Sağlığı yani"
"Evet evet yolunda, çok sağlıklı maşallah. Sadece normal hamilelerden daha da dikkatli olmanız gerek"
"Neden?"
"Korkuya gerek yok, ancak biraz riskli bir hamilelik gibi görünüyor"
"Anladım, ne gibi bir dikkatten bahsediyoruz"
"Çok farklı değil normalden, biliyorsunuz ağır kaldırmamaya, ani ve tehlikeli hareketleri kesinlikle yer yok hamileliğiniz boyunca"
"Anladım, ne kadarlık peki?"
"Tam 13 haftaya başlamış bugün. Bugün Pazartesi şanslınız haftalar kolayca sayılabilecek"
"Tamam, teşekkürler"
"Kalkabilirsiniz"
"Cinsiyeti ne zaman belli olur"
"Zaten belli, sormadığınız için söylemedim"
"Neymiş?"
"Kızınız olacak"
Eda, kalktı ve peçeteyle jeli karnından sildi.
"Teşekkür ederim, iyi günler"
"İşimiz bu, iyi günler"
Eda sevinçten ve şaşkınlıktan ağzı kulağında bir şekilde arabasına gitti. Serkan'a hemen söylemek istiyordu, özel bir şey de olsun istiyordu ama söyleyecekti sanırsa çünkü çok heyecanlıydı ve hemen sevgilisiyle paylaşmak istiyordu. Eda şirkete geldi ve içeri girdiğinde bir çok kişi başına üşüştü.
"Tamam, durun! Leyla ne oluyor bana özet geçer misin?"
"Ya çok önemli bir proje de sıkıntı çıktı, halledildi ama Serkan bey dikkat edilmediği için hala çok çok kızgın, yanına gitme bence ya da git konuş sakinleşsin, bilmiyorum"
"Tamam, hepiniz sonra gelin. Ben Serkan'a bakacağım"
Eda, Serkan'ın yanına gitti. Serkan arkası dönük dışarı izliyordu.
"Kapıyı tıklatmadan girmeyin şuraya artık!" döndüğünde Eda'yı görünce sakinleşti. Eda'nın yanına yürüdü ve belini kavrayıp;
"Yaa bebeğim sen nerdesin kaç saattir, çok merak ettim seni"
"Aa dedim ya işim var diye, hem noldu böyle sinir küpüsün"
Dışarıdan, Eda onu sakinleştirsin diye bekleyen herkes izliyordu ve Serkan'ın saliseler içinde değişen tavrını görünce şok olmuşlardı. Eda onu büyülüyordu. Serkan izlediklerini görünce sert bir bakış attı ve herkes işinin başına dağıldı.
"Hiç sorma güzelim, hiç sorma. Haksız mıyım yani çok önemli bir projede önemli bir detaya dikkat edilmiyor. Onca kere dikkat edin üstünden geçin dememe rağmen"
"Ama düzeltmişsiniz işte, sakinleş artık hem seni böyle sinirli görünce üzülüyoruz"
"Kim üzülüyor ya? Hepsi korkmuş görünüyordu?"
"Onlar değil ya şapşal biz"
"Sen ve kim? Eda ne diyorsun, anlamıyorum"
Eda karnına baktı bir kaç saniye ardından;
"O"
"Kim Eda, bebeğim gerçekten anlamıyorum"
Eda, Serkan'ın elini alıp karnına götürdü.
"O işte"
Serkan şaşkın ve sevinçli bir ses ve tonda;
"Eda!"
"Nee"
"Hamile misin sen!"
Eda evet dercesine başını salladı. Serkan, Eda'yı kucaklandı ve döndürdü.
"Dur yaa Serkan düşeceğim şimdi"
"Pardon bebeğim bir an sevinçten"
"Tamam, sinirini bir kenara bırakacak mısın"
"Bırakmamış gibi mi görünüyorum? Sevinçten 32 diş gülüyorum şuan galiba"
Eda küçük bir kahkaha attı. Serkan Eda'yı tekrar belinden tutup kendine çekti ve sarıldı uzunca saçını kokladı, öptü ve en son bir kaç saniye dudağına gömüldü.
"Sen onun için mi"
"Evet onun için seninle gelmedim, hastahaneye gitmiştim"
"Ne kadarlık peki, her şey yolunda mı?"
"Evet çok sağlıklı göründüğünü söyledi doktor. Bugün tam 13 haftalık olmuş"
"Çok iyi, bak sana laf anlatmak çok zor biliyorum güzelim ama lütfen ani hareketler, bir şeyler kaldırmalar, tehlikeli şeyler yok. 6/7 Ay falan kalmış bebeğim lütfen biraz sakin bir hayat, ben istediğim için değil bebeğimiz için. Lütfen"
"Tamamm"
"Söz mü"
"Söz"
"Hadi gel otur şimdi kaç saattir kargaşa zaten, dinlen birazcık"
"Tamamm"
Serkan, hemen sandalyesinin yanındaki sandalyeyi geri çekip Eda oturduktan sonra geri itti.
"Hemen herkese söylemek istiyorum! Çok mutluyum"
"Ben de sevgilim, düşünsene minnacık bir canlı, bir bebek. Bizim bebeğimiz"
"Çok güzel bir aile olacağız, sizi hiç üzmeyeceğim"
"Seni seviyorum"
"Seni çok seviyorum"
Eda, Serkan'ı öpmek için yeltendi ancak odaya Ceren'in dalmasıyla öylece kaldı.
"Serkan, Eda"
"Ne oldu"
"Küçük bir pürüz var"
"Bitmedi bu pürüzler şurada iki dakika mutlu olamıyoruz da"
"Serkancığım, Eda'yı öpmekle mutlu oluyorsan zaten sürekli öpüyorsun bir kere öpmezsen ölmezsin"
"O da var ama o yüzden değil"
"Ne yüzden o zaman?"
Ceren, Eda'ya ne oluyor gibi bakışlar attı.
"Önce şu pürüzü halledelim söylerim aşkım"
"Tamam, öyle olsun Eda hanım"
"Aşkım mı? Eda aşkın ben değil miyim?"
"Evet tabii ki sensin, ama ben kızlara hep aşkım derim ki"
"Hmm anladım, bana aşıksın ama? Değil mi"
"Evettt, tabii ki hem de çok!"
Ceren, pürüzü anlattıktan sonra dakikalar içinde olay çözüldü.
"Ee çözüldü. Söyle bakalım Eda hanım ne oluyor"
Eda ayağa kalktı gülümsedi ve;
"Hamileyiiim!"
"Ne! Aaa! Şaka mı yapıyorsun"
"Hayıır hayır 13 haftalık bebeğin şakası mı olur"
"Yaa çok sevindim çok! Teyze mi oluyorum ben şimdi"
"Evett"
"Tebrik ederim ikinizi de, yaa sen şimdi anne mi olacaksın kuzum benim"
"Eh, iyi bir anne olabilirim umarım"
"Aa o ne demek Eda hem de çok iyi olursun"
"Dünyanın en iyi annesine olacağına eminim bebeğim"
Eda hafifçe ağlamaya başlamıştı.
"Ne olduu"
"Ya iyi bir anne olamazsam"
Serkan, ayağa kalkıp Eda'nın belini kavradı ve sarıldı.
"Saçmalama bebeğim o nasıl bir laf. Ben çok eminim ki sen çok çok iyi bir anne olacaksın"
"Evet katılıyorum. Eda'm böyle düşünüp kendini de bebeğini de üzme eminim en iyi annelerden olacaksın"
"Umarım"
Serkan, Eda'nın gözyaşlarını sildi.
"Benim işlerim bitti bugünlük senin de varsa sonra yaparsın gel seninle gezelim biraz"
"Tamam, olur"
"Çok tebrik ederim tekrar ikinizi de"
"Teşekkürlerr, konuşuruz yine aşkım"
"Tamamm"
Serkan, Eda'ya ceketini giydirdi ve çantasını aldı. El ele ofisten çıktılar.
"Ee biz ayrı arabalarla geldik ne yapacağız"
"Eve gidelim birini eve bırakalım"
"Mantıklı"
Eve gidip Eda'nın arabasını bıraktılar ve Serkan'ın arabasına bindiler.
"Bebeğimize alışveriş yapmak istiyorum ama cinsiyetini bilmediğimiz için bir şey yapamıyorum şuanda"
"Ben onu söylemeyi unuttum"
"Belli mi"
"Serkan 3. ayda belli oluyor bebeğim, ben 4. aya başladım"
"Haklısın, ee yani?"
"Kızımız olacak"
"Bir eve iki prenses fazla gelmesin"
"Hahaha yok gelmez gelmez"
"O zaman alışveriş yapabiliriz?"
"Serkan iyi söylüyorsun da doğmasına daha 6 ay var sevgilim"
"Şimdi ya da sonra ne fark eder hem çok az alırız söz ya bir iki kıyafet oyuncak falan"
"Peki sevgilim öyle olsun"
Alışveriş merkezine gittiler, kızlarına kıyafetler ve oyuncaklar aldılar. Bu saatler sürmüştü zaten getirdiği açlıkla güzel bir yemek yiyip eve geçtiler. Sohbet ede ede uyudular.

sanselieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin