Bu bölüm; cinsel istismar, dehşet verici sahneler ve kan akıtmaktan zevk alma gibi 18 yaşından küçük bireylerin etkilenebileceği olaylar içermektedir.
İçimdeki psikopatı göreceksiniz hazır mızınız ldkflwlflekdk
-------------Kapağın tekrar açılmasıyla birlikte Jung Woo içeriye girdi. Bende onu beklerken bir yandanda tezgahı hazırlamıştım.
İçeriye doğru geldiğinde zindandaki heriflerin gözlerinin içine baka baka alayla sırıttı ve bana döndü.
"Vay vay vay elemanlar bunlar mı?" derken avuç içlerini kaşıyordu. O da en az benim kadar manyaktı.
Adamları süzerek kafamı salladıktan sonra "Her şey hazır başlayabiliriz." dedim ve tezgaha yöneldik.
Tezgahtakileri incelerken gözüne daha önce kullanmadığımız süt takıldı.
"Taehyung bu süt ne alaka."
Sırıtıp "Madem merak ettin, önce onunla başlayalım." diyerek masadaki süt şişesini kaptım ve iki elim arasında bir sağa bir sola atarken gözlerimle zindanın kapısını açmasını istediğimi belirttim.
Kapı aralandığında yüzümdeki sırıtma kendini nefret dolu bakışlara çevirmişti. Sütü adamlardan birinin ayağının dibine bıraktıktan sonra ortadakinin arkasına geçip omuzlarını ovmaya başladım.
"Azaplarına başlamadan önce onları biraz rahatlatmak istiyorum Woo. Birazcık kendi pisliklerinde boğulsunlar." dedikten sonra elimi doğruca çıplak vücudundaki aletine attım ve çekmeye başladım.
Jung Woo olayı kapmış olacaktı ki hevesle elimden alıp devam etmişti. Bende cebimdeki kaseti çıkartmış, eski kayıtlardan olan sesi açıp kulaklarını şenlendirmiştim.
Ellerimi arkada birleştirip etraflarında gezinmeye başladım. Adamların acı dolu inlemeleri de benim kulaklarımı şenlendiriyordu.
Jung Woo'nun elindeki kabı kaldırarak 'geldi' deyişi kıkırdamama sebep oldu. Elindeki, sperm dolu kabı alıp tezgahtan, yeni bir kap ve bir bardak almak için zindandan çıktım. İhtiyacım olanları alıp geri dönerken bir kırılma sesi duyuldu. Geri döndüğümde cüce kılıklı piç süt şişesini devirmiş, bana bakıp sırıtıyordu. Jung Woo kalkıp herifin yüzünü dağıtırcasına yumruklarını sıralamaya başladı.
Sinirini atmasına izin verdikten sonra onu kolundan tutup kenarı çektim.
"Size insanlık edip süt ile karıştıracak olanda kabahat. Direkt arkadaşının spermlerini yutturmak bana daha çok zevk verir." diyerek bir elimle çenesini sıkıp ağzını açmasını sağlarken diğer elimdeki kabın içindekileri olduğu gibi ağzına boşalttım ve kafasını kaldırarak yutmasını sağladım.
Serbest bıraktığımda biz: yüzünün aldığı ifadeye kahkahalar atarken o: sandalyeyle birlikte düşmüş, ağzının dibine kusmuştu.
Diğerlerini de doyurduktan sonra sıra eğlencemize eğlence katmaya gelmişti. Tezgahtan, uzun bahçe makasını alıp ağır adımlarla makası açıp kapatarak yanlarına döndüm. Jung Woo çekmekten ağrımış bileğini sıvazlıyordu ama bahçe makasını yüzene doğru tutup kapattığımda yapacaklarımızı düşünüp kıkırdamıştı.
"Bu sefer hangisinden başlayalım" diye Jung Woo'ya yönelttiğim soruya en son karnını doyurduğumuz ve hâlâ kusmamış olan adam cevap verdi.
"Bu Mike!" ortadaki adamı işaret ediyordu gözleriyle. "O çocuğu bulup, grup yapmak isteyen oydu. Suçlu o bizi bırakın ne olur!" diye yalvarmaya başlayan adam sayesinde ilk hedefimi bulmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Live Too Die | Taekook
FanfictionDüşünün, aileniz ile geçirdiğiniz mükemmel bir gecenin sabahına yatağınızın baktığı cama yapışmış, sizi yemek için salyalarını akıtan bir ölü ile uyanıyorsunuz... Genç yaşında bu Ölümcül salgınla karşılaşan Jeon Jungkook tüm hayatını, tek varlığı ka...