8. Bölüm

12 2 0
                                    

sabah olmuştu, rox hala horlayarak uyuyordu, kafama vurdum çünkü hala dilimde sahte ismi vardı alex çok değişikti ya neyse alışıcaktım yapıcak başka birşeyim yoktu...
Dürterek uyandırdım "vayy Günaydın güzelim sen beni uyandırır miydin? :D "
Şapşal ya sırıtıyor karşımda
"Bak rox musun alex misin fp misin neysen ne ben düşündüm taşındım ve bir hırsızla akradaş olamam maalesef gidicem."
Alex yüzümü süzerek çok dikkatli baktıktan sonra gülmeye başlar
"Ne oldu?"
"Ya tamam git de sorun orda nasıl gitçen be güzelim he canım :D"
İşte bunu hiç düşünmemiştim.
"Beni buraya nasıl getirdiysen öyle geri götür."
Bana bakar alaycı gözlerle "yok yia kıs. kıs. kıs. "
"Ne bu kıs. Kıs. Kıs. Bu nedir?"
Ay günden güne farklı farklı kelimeler çıkıyor ya..
"O benim gülme efektim"
What nasi yani gülme efektimi demisti o neyse ben ne yapıcaktım cidden üzüntülü gözlerle ona baktım gülmesi yavaşlar ve suratıma bakar "gerçekten çok mu istiyorsun gitmek?"
"evet açık değilmi alex burası beni bunaltıyor" bana bakar ve umursamaz tavırla kalkar üstündeki tişörtü çıkarır kasları gözükür terlemiş kaygan yağlı bir vücud nefesimi kesecek derecede, bu baklavalar kaslar gerçek miydi? Neyse olivya topla kendini ona baktığını anlamamalı hızla cama doğru döndüm "beni zevkle seyrettiğini biliyorum karşımda ayna var hahahah" kahretsin çok utanmıştım dalıp tamamen duvardaki aynayı unutmuştum "ben özür dilerim farketmedim bile dalmışım öyle çok özür dilerim" alex bana doğru yaklaşıyordu ama çok değişik bir histi daha önce hiç böyle olmamıştım kalbim yerinden çıkacak gibiydi yavaşça üstüme çıktı eşofmanımın iplerini çözdü buluzumun altından elini yavaşça göğüslerime kadar getirdi ve gezdirdi kendimi tamamen ona bırakmıştım çok hızlı nefes alıp veriyordum yavaşça dudaklarıma yaklaştı ve elini bu sefer yavaşça belime doladı kendine çekti ve göğüsümden boynuma kadar yaladı normalde böyle şeylerden iğrenirim ama bu çok çok acayip harika mükemmel birazda iğrenç bir şeydi ama yapmasını istiyordum. Evet bunu aşırı istiyordum dudakları dudaklarıma nerdeyse çok hafif bir boşluktaydı gözlerimi kapadim... Kahretsin kapı çalıyor "alex oğlum gelin kahvaltı hazır" alex kendini benden çeker ve " hadi gidelim olivya " dedi
"T-tamam" hafif sırıtır ve odadan çıkarız kahvaltı ederiz sus pus herkes "eee alex bu kızı nerden buldun pekte güzel yemyeşil gözleri var maşallah nazar değmesin nasıl baktı sana hahahah" kikirdedim istemsiz hahaha alex bana baktı ve "ninecim ben bulmadım o buldu beni 20 yaşında ailesi çok uzakta falan yaa boşverelim şimdi bunumu konuşacaz sen ne ettin ne yaptın ben yokken?" nine "ah oğlum ah ben normal hayat işte yaşayıp gidiyoz" alex bana bakarak "nine bizde pek kalıcı değiliz olivya ailesine erken döneceğini söyledi de kusura bakma" nine güler "olsun oğlum bana bu günü de gösterdin ya ölsem gam yemem çocuğum" tatlı kadındı ismini merak ettim "ninecim isminiz nedir?" nine bana bakarak "geta güzel kızım" anlayışlı bir şekilde kafamı sallarım ve kalkarım odaya gidip oturur alexle o anımı düşünüp dururum alex "iyimisin dalıp gitmişsin?" ona bakip hafif gülümseyip "evet gayet iyiyim" alex "hadi o zaman sahile gitçez burası bir sahil köyü ama geri kafalı bir köy o konuda yapçak bir şeyim yok hahah" sahil oldugunu yeni öğrenmiştim vay canına "tamamm" el ele tutuşup kapıdan çıkarız...

İHANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin