stuck inside of your case

2.5K 337 392
                                    

the neighbourhood - blue

13.03.22 Seoul,
öğleden sonra 14.26

"Nasıl geçti?" diyerek ellerini yasladığı masasından, merakla ona Jinyoung'a döndü.

"Bok gibi!" dediğinde kaşları çatılmıştı. "Adam delinin teki resmen, ama ısrarla onca muayeneden geçmesine rağmen deli değil diyorlar!" diyerek son kez bağırıp deri çantayı masaya bırakmış, hızla paltosunu çıkarmıştı.

İlk cinayet vakasında en azından aptal bir adam, veya veletle olmayı tercih ederdi. Kendini yakışıklı katil sanan bir pişkinin aksine onlar daha anlaşılır olurdu.

"Nasıl yani? Ne söyledi sana?"

"Sırıtıp durdu, adam resmen kimsenin almadığı ağırlıkta cezalar alacak ama hâlâ gülüyor. Hiçbir şeyi umursadığı yok! Gelmiş dalga geçiyor benimle bir de!" Bilgisayarını açarak şifresini girerken Jinyoung gülerek kafasını sallamıştı.

"Bunlarla başa çıkmaya alış Jeongin. Tüm dünya boşanan çiftlerden ibaret değil." Kafasını sallarken sinirle soludu.

Onu asıl sinirlendirien durum, ne o adam ne de dosyaydı. Jeongin'i asıl sinirlendiren, patronunun acemi oluşunu kullanmasıydı.

Elbette kimse bu kadar ağır bir cinayet davası istemezdi. Kimse bu kadar güçlü bağları olan insanlarla denk gelmek istemezdi.

Buradaki herkesin para için can attığının farkındaydı. Hele Hwang gibi bir adamı gördüklerinde, gelecek para için üç buçuk atıyor olmalıydılar. Ama adamın kim olduğunu, bağlarını ve ailesini öğrenmeleriyle herkes korkarak yerine geri sokulmuştu.

Bu adam muhtemelen davayı kaybederseniz canınız ile borcunu alacak, kazanırsanız asla peşinizi bırakmayacak bir tipti.

Büroda çalışan her avukatta onun üstü ve yaş olarak büyüğü olduğu için, topu Jeongin'e atmışlardı. Henüz evli değildi, nişanlanamamıştı dahi. Ve onlar bunu fırsat bilerek, bakman gereken bir ailen yok nasıl olsa, tek tabancasın demişlerdi.

Ve şimdi asla istemediği türden birine bulaşmıştı.

Dava dosyasını az çok biliyordu. Bütün deliller o adamı gösteriyordu zaten. Hatta o kadar bok çukurundaydı ki, davayı kaybetmeyi geçtim yediği diğer haltları ortaya çıkarmasınlar diye dua ediyordu.

Sayfaları karıştırarak, ölen kişinin ismine baktı.

"Pekala... Başlayalım." diyerek arama butonuna ismini yazdığı kişinin önce sosyal medyasını bulmuştu. Biraz bakındıktan sonra, adamın aleyhine olan her şeyini toplayıp bu sefer avukatlar için yapılmış bir siteye giriş yaptı. Şimdi ise herhangi bir dava da adı geçmiş mi diye bakmalıydı.

Parmakları klavyede dolanıyor, adamın ismi ile aynı olan her şeyi eleyerek gitmeye çalışıyordu.

Aradan saatler bir bir akıp giderken, bulduğu birkaç dosyanın çıktısı masada yığın haline gelmişti.

Edindiği bilgiler az değildi, fakat bir iki güne otopsi raporu çıkarsa, savcı tekrar Hyunjin ile konuşmak isteyebilirdi. Ve Hyunjin suçu orada itiraf ederse her şey kolaylaşacaktı.

Ancak suçu itiraf etmez, saçma ve tutarsız şeyler uydurursa sıçabilirdi. Tam bu sırada aklına babası geldi, adını dahi öğrenemediği Bay Hwang olarak geçen o kişi.

Jeongin aklına gelen şeyler küfür savurarak hızlıca maktulun iş yerini araştırdı. Bunu nasıl atladığını ya da atladıklarını bilmiyordu. Fakat adam tam olarak Hwang'ın şirketindeydi. Savcının bunu iddianameye eklememesi muhtemelen tesadüf ya da bir hata değildi. Bilerek yapmıştı.

salvatore | hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin