Issızlıktan kalan..

56 6 6
                                    


Ve günün birinde herkes yazar.. Ve her yazar kendi hikâyesinden başlardı
yazmaya:)

Hissedilenler çaresizlikti benim gözümde, hissettiklerim hayal ettiklerimdi 6 yaşımca. Ve asıl şimdi
başlıyordum..
   
(04/07/21)

Sıcağın avaz avaz bağırdığı bir yaz günündeydik. İstanbul kolay şehir değil burda olmak hiç kolay değil. Havanın sıcağına aldırmadan Sezen Aksu eşliğinde küçüklüğüme yaktım sigaramı. Ateşinde yanmayı dilerken öylece izledim küllerin düşüşünü.. Ve teker teker düştü hepsi sonunda da bitmişlik kaldı benim gibi sanki. İstanbul'da olmak kolay değil derken bundan bahsediyordum evet,6 yaşında beni terk eden babamın yeni karısı ve çocuğuyla her gün karşılaşmak. O beni tanımıyor ne üzücü olsa ki ben onu her zerresine kadar tanıyordum..
Her gün bir yerlere gidiyorlar ben ise her gün sadece izleyebiliyorum.. Küllerimi söndürdüm içimdekiler henüz sönmedi sigaramdan bahsediyordum:)
   Varlığından haberim olmadığı telefonumu alıp göz gezdirmek istedim şaşırtmayan binlerce grup mesajları..
Gözde:Ya saçmalamayın plandan döneni vururum.
Furkan:Kızım hergün hergün senin yavuklun için aynı kafeye gitmek zorunda mıyız cidden?
Gözde:Bir tık zorunda gibisin Furkan Bey!
Ben:Furkan tartışmayalım bile her seferinde aynı kavgadan sonra kendimizi kafe de buluyoruz..
Furkan:Işıl'a +1 oy veriyorum ve maalesef ki hazırlanıyorum.
Elif: Gözdecim bana sarma hiç benim bugün date günüm:*
Gözde:Görüşürüz günün birinde beybisi dert etme.
Barış:Işıl seni alayım mı?
Ben:Harika. 16.30 da burda olursun görüşürüz:*
Gerisini okuyamadan mesajlaşmadan çıkmıştım çünkü saat 16.02'idi ve Barış'a yarım saate burda olmasını söylemiştim. Çok özenmeyip sade bir kombin yaptım kırmızı crop siyah pantolon giyip makyaja koyuldum. Bu sıcakta ağır bir makyaj yapamazdım, dudak nemlendiricisi hafif kapatıcı sürüp çıktım evden. Biraz bekledikten sonra Barış'ın geldiğini gördüm koşar adımlarla arabaya ilerledim. Güler yüzüne karşılık sahte gülüşümü yer ettim yüzümde, anlamış olmalı ki bozulmuştu.
Barış:Ben Işıl'ı aldım geliyoruz haberiniz olsun.
Gözde:Ayol nerde kaldınız kafede sap gibi tek kaldım benimki de gözükmüyor ortalarda.
Furkan:Çocuğu bakışlarınla yedin derken şaka yapmıyordum Gözde:D
  Deli dolu bir arkadaş grubumuz vardı sahi hepsini her halleriyle seviyordum.Yaklaşık 10 dakika sonra kafeye varmıştık Gözde yine en baş köşeye oturmuş etrafa bakınıyordu, bizi görünce sevinçle ayağa kalktı. Barış gülmeye başlayınca istemsizce güldüm. Biz içeri geçtikten biraz zaman sonra Furkan geldi ve her zamanki gibi çok şık görünüyordu. Furkan girer girmez ortam neşelenmişti hem boş konuşurdu hemde güldürürdü. Gözde hevesle sipariş vermek için garsonu çağırdı , her gün burda olma nedenimiz olan garson da geldi işte.. Gözde hepimizin yerine aşk dolu gözlerle sipariş verirken telefonla ilgileniyorduk hepimiz.

Bilinmeyen numara:Bugün de güzeliz bakıyorum da;)
   Neydi bu şimdi? Bi sapığım mı vardı?

Herkes Biz'di Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin