Sevgili Sevgilim..•kagehina

daha önce hissetmediğim gibi..

Sanırım kimse bu bölümü okumak istemedi yada söylediklerimi ciddiye almadı ama okuyan sayım zaten az ve ben bir anda artmasını elbette beklemiyorum beklediğim tek şey okuyanların yorum yapması Ciddiye alırsanız çok sevinirim...

___________________________________________

Kageyema-

Hinatayı söylediğim restorantın önünde bekliyordum gözlerim gök yüzünde aklım ondaydı, uzun zamandır sevgiliydik ama genelde sevgili gibi davranmazdık, yani ben davranmazdım hinataya destek olmadım ve o çok şey ile mücadele ediyor Ben iğrenç bir sevgiliydim ve onun kendini anlamadan da olsa daha kötü hissetmesini sağlamıştım... Onu çok seviyordum ama bunu ona göstermezsem o buna inanmazdı sevgimden şüpheli olduğuna da çok emindim ben olsam bende benim sevgimden şüphe duyardım..ben ailemden hiç sevgi görmedim sevgilime nasıl davranmam gerektiğini bana anlatan bir babam olmadı yada izlediğim romantik diziler yoktu ben sadece voleybol oynayan ve onun dışında hiçbir bok beceremeyen kaba herifin tekiydim ama Hinata çok başkaydı. Ona hissettiğim herşey o kadar garip ve güzeldi ki...ama ben bilmiyordum işte ona nasıl davranmam gerektiğini bilmiyordum ona tuvalette çıkma teklifi etmiştim ve bunun yanlış olduğunu bana Daichi söylemişti Tsukishima da iğrenç bir sevgili olduğumu eklenmişti...

Ama bu gece için çok hazırlanmıştım bu akşam Hinatayı gerçekten bir prens gibi hissettirmek istiyordum..o bana kral olduğumu söyleyip dururdu ama oda benim prensimdi..o bana kral olduğumu hissettiriyordu ama ben hissettiremiyorum... Ama bu gün dersime oldukça iyi çalışmıştım, Hinataya özel ve değerli olduğunu hissettirecektim kendini yetersiz görmesini istemiyordum ama buna sebep olmuştum...

Ben düşüncelere dalmışken aşağıdaki hinatayı fark etmemiştim omzuma yavaşça dokunmuş ve dikkatimi üzerine çekmişti, onu görmek için başımı biraz yere eğmem yeterliydi ama aramızdaki boy farkı nedeni ile onun başını baya kaldırması gerekiyordu

Ben ona bakarken hinatanın yanakları kızarmıştı

"Yanakların sevimli gözüküyor daha da kızartalım mı yanaklarını"

"Ne"

Biraz daha eğilip dudaklarını benim dudaklarımla birleştirdim kızarmış olan yanakları bu sefer alev alıyordu dudaklarımızı ayırıp Hinata'nın ellerini kavradım saçlarını düzelttim
"Artık içeriye mi girsek yoksa burada seni öpmeye devam da edebilirim benim için hava oldukça hoş:)"bu kadar rahat konuşuyor olsam bile bu hinata ile ilk öpüşmemdi hatta ilk defa birisi ile öpüşüyordum bu kadar yakın asla olmamıştık hinata bu yüzden biraz garipsemiş olmalıydı "aşkım birşey sorabilir miyim?"
"Senin aşkım diyen dillerini yerim sor Güzelim"
"A-ama unuttum ki ne diye güzelim dedin bana." Hinata tekrar renk değiştiriyordu artık içeriye geçmezsek Hinatayı buradan sedye ile falan çıkartmak zorunda kalırdım muhtemelen "içeriye geçsek mi artık"

"ÖNCE BEN GİRECEĞİM!"
Hinata haykırdı ve içeriye koştu bende onun arkasından yürüdüm bu gün kazanmasam olurdu Daichi birşeyler konusunda centilmen olmam gerektiğini söyledi bu ilişkimizi güçlendirirmiş yani bilmiyorum o öyle söylediyse öyledir her halde..."HİNATA BEKLE"hinata bana doğru döndü ve soran gözler ile bakmaya başladı "sandalyeni ben çekeceğim"hinata'nın gözleri parlamıştı "sen mi çekeceksin"başımı onaylar şekilde salladım ve hinatanın sandalyesini çektim hinata oturduktan sonrada saçına minik bir öpücük kondurdum bana bunu Yamaguchi anlatmış yandan yandan da Tsukishima ya trip atmıştı sanırım sevgilisi de ona böyle davranmıyordu Tsukishimadan da beklemezdim zaten tabi benim gibi tuvalette çıkma teklifi etmemişti Yamaguchie ama.."Ne yemek istersin?"

Hinata sorduğum soru ile yiyemem bakışlarını bana atmıştı oldukça korkak ve yalvarır bakıyordu kıyamamıştım ama yemek yemezse o kendisine kıyacaktı buna da ben dayanamadım.
"Ben hamburger yiyeceğim sende yanındaki patatesleri ye olur mu güzelim?"

Hinata elleri ile oynamaya başlamıştı yemek yemek istemediği belliydi
"Kızarma yiyemem yema.."yavaşça hinatanın ellerini kavradım "ben yanındayım denemek istemez misin bebeğim?" Hinata istemiyorum demek istiyordu bilmiyordum ama bana kıyamazdı bunu da çok iyi biliyorum"peki deneyeceğim..." Yemekleri sipariş ettikten sonra hinata ile kısa bir konuşma yapmıştık restoranda romantik bir şarkının çalması ile birkaç çift dans etmeye kalktı hinata gülümseyerek onları izliyordu "bizde edelim mi tarçın bey?" Hinatanın gözleri belermişti"dans mı edeceğiz?" Kafamı salladım ve sandalyemi çektim sonrasında hinatanın elinden tutup onu da ayağa kaldırdım istekli gözükmese bile bu anıyı ikimiz de unutmayacaktık, dans etmeyi öğrenmem konusuna gelirsek de Nishinoya ile öğrenmek için dans etmek zorunda kalmıştım tabi dansın yarısında kavga etmiştik çıkışta da Asahi beni dövmüştü,ama şuan dans edebiliriyordum önemli olan da buydu değil mi? ,Hinata ile olan boy farkımızdan dolayı hinata ellerini belime sarmıştı bende ellerimi beline sarmıştım ve böyle dans edemiyorduk yavaşça ellerimi hinatanın koltuk altına yerleştirdim ve hinatayı kaldırdım hinata da bacaklarını belime sarmıştı ve başını omzuma gömmüştü, bir süre bu şekilde dans etmiştik hinata bir süre sonra boynuma ufak ve sulu bir öpücük kondurmuştu, sonrasında tekrar başını boynuma gömmüştü elleri terliyordu ve heyecanlı olduğu her halinden belliydi öylesine zayıflamıştı ki...

"Tobio" hinata ismimi mırıldandıktan sonra biraz kıpırdandı "efendim bebeğim?"

"Bunu burada söylemek zor ama şey yani ben voleybolu bırakacağım"
"Ne diyorsun sen?"
Hinata biraz mızmızlandıktan sonra konuşmaya devam etti"bilmiyorum çok eğleniyorum çok seviyorum voleybolu ama artık çok zorlanıyorum vücudum dayanamıyor geçen gün eve giderken bayıldım ve vücudum vitamin eksikliğinden dolayı morarma başladı"

"Bunları birlikte atlatacağız ben sana pas atmaya devam etmek istiyorum bunu bize yapma lütfen..." Yemeğimiz geldiği için hintayı indirmem gerekmişti yemek için masaya oturduğumuz da hinata sadece bana bakıyordu "bundan sonra anterenmandan sonra seni eve ben bırakacağım hatta her gün seninle birlikte yemek yiyeceğiz bir öğün atlamana izin vermeyeceğim" hinata saçlarını kaşını ve beni başı ile onayladı ne yaparsa yapsın bu akşam burada birşeyler yiyecekti şuan eminim nasıl kaçabilirim derdine düşmüştü bile

"Benim için biraz patates yer misin?"

Hinata oldukça musum bakıyordu sanki ona işkence yapacakmışım gibi davranıyordu "sadece bir patates sevgilim benim için biraz yersin eminim"
Hinataya bir tane patates uzatıyordum patatesi eline almıştı kendisini gülümsemeye zorluyordu patatesi ağzına yaklaştırdı gözleri dolmuştu bende hinatanın bir elini tutuyor ve ona destek oluyordum patatesi ağzına attıktan sonra gözlerindeki yaşları serbest bıraktı bu sefer gerçekten gülümsüyordu bende gerçekten gülümsüyordum bu onun için çok zordu ama başarmıştı bende ona destek olmuştum birlikte başarmıştık birlikte atlatacaktık...

"Aşkım ben tuvalete gitmek istiyorum" hinata elimi bıraktı ve gergince konuştu "bende geleceğim öyleyse" ayağa kalkmıştım ve hintayı da kaldırmıştım ikimiz tuvalete gitmiştik hinata tuvaletini yapmak için girdiği kabinde ağlıyordu hıçkırıklarını engellemek için elini ağzına bastırıyordu muhtemelen boğuk boğuk gelen hıçkırıkları kalbime o kadar dokunmuştu ki... Benim de yanaklarım ıslanıyordu bendd ağlıyorum aynaya döndüm sekiz yaşımdan beri ağlamamıştım uzun süredir ilk defa ağlıyordum hinata ile beraber ağlıyorduk... Sifon sesinden sonra yanaklarımı elimin tersi ile silmiştim hinata çıktıktan sonra ilk işim onu kendime çekip sarılmak olmuştu sonrasında ise kısaca dudaklarını öpmek...

___________________________________________