Jeon Jungkook son beş yıldır en yakışıklı erkek oyuncu ünvanını elinde bulunduran kişidir. Tabi yükselen oyuncu Park Jimin ortaya çıkana kadar.
[𝗧𝗲𝘅𝘁𝗶𝗻𝗴+𝘆𝗮𝘇ı]
"Jimin, hazır mısın?" Namjoon, arabayı çekim yerinin otoparkına park ederken sordu. İkinci başrolünü oynayacağı sete gelmişlerdi.
"Elbette." İki haftadır yüzünü canlı olarak görmediği Jungkook'u çok özlemişti. İnstagramda en son beğenileştiği adamla korede çoğu kişi tarafından bir çift olarak anılıyordu. Şimdi bu yeni dizide gerçekten çift olacaklardı.
Çekim alanına gidene kadar ikiside konuşmadı. Namjoon'un burada beklemesine gerek olmadığını söylese de ilk çekim gününde kendisini yalnız bırakmayacağını dile getirince ısrar edememişti.
Menajer-oyuncudan çok iki arkadaşmış gibi hissediyordu Namjoonlayken ve bu tam istediği bir şeydi.
Üstünü değiştirmiş, makyözün gerekli aksesuar takmasını ve makyajı yüzüne uygulamasına izin vermişti.
Makyaj masasından kalktığında 'jeon jungkook' yazan kapıdan çıkan iri bedenle öylece kaldı. Minik gözleri istemsizce giydiği kıyafetleri süzerken yutkunmamak için özel bir çaba sarf etti. Koluna değen parmaklar kafasını o tarafa çevirmesine neden oldu. Namjoon birkaç teli havaya kalkmış sarı saçları düzeltirken söyledi. "Bir melek gibisin, önceki dizinin çekim arkalarında sana böyle hitap ettiklerini duydum. Haklılar." Yanaklarındaki gamzelerini ortaya çıkararak gülümsedi.
Jimin dayanamayıp parmaklarını gamzelerin olduğu yere batırdı. Ardından parmaklarını oradan çekmiş sonra hoş bir gülümsemeyle göz kırpmıştı."Sende benim etkim altına girmişsin."
Namjoon bir şey diyemeden arkalarında bir gürültü kopmuştu. Ne olduğunu anlamak için ikiside arkasını döndüğünde Jungkook'un bir çalışana bağırdığını gördüler. Beyaz poları turuncuya bulanmıştı. Anlaşılan oydu ki sebep üzerine bir şey dökülmesiydi.
"Önüne bakmıyor musun sen? Durmuş bir insana çarptığına göre ne diye soruyorsam!" sinirleri gerilmiş şekilde saçlarını hırsla geriye atmış dağılmalarına sebep olmuştu.
Jimin titreyerek yerdeki kırık camları temizlemeye çalışan kadına doğru ilerledi. "ilk günden tatsızlık çıkarmaya ne meraklısın! Annen yaşında kadına bağırman hiç hoş değil, bilerek yapmadığına eminim."
Kadın, minik ellerin kolunu sıvazlamasıyla olduğu yerden kalkıp mahçupça konuştu. "Başım dönünce elimdeki tepsi kaydı tutamadım, özür dilerim."
Jungkook sert surat ifadesi hala yüzündeyken,"Bu yaşında neden çalışıyorsun ki zaten?"diye sordu.
Sarışın için bu son damlaydı, nasıl bu kadar acımasız olabilirdi? Karşısındaki öfkeden kızarmış surata tokat atmayı veya yumruk atmayı o kadar çok istemişti ki son anda kendini tuttu. Eğer bu düşündüklerini yaparsa ortalık karışırdı, daha ilk çekim günüydü..
Gözlerini kapatıp açtığında herkesin onları izlediğinin farkına vararak Jungkook'un bileğinden tutup kendiyle beraber giyinme odasına götürdü. Kapıyı ardından kapattığında tuttuğu bileği savurup sinirle soludu.
"Bencil olmanı, kendini beğenmeni anlıyorum ama sen karşındakilere hiç anlayış göstermiyorsun, seni seven onca kişi bu yanını görse seni bir daha sever mi bir düşün!"
"Bu seni ilgilendirir mi? Ne hakla bana bunları söyleyebiliyorsun? Kendi işine bak." Koyu irisleri öfkeyle parlıyordu, zaten günlerdir doğru dürüst uyuyamamıştı. Uykusuzluk onda stres ve öfke aşılamıştı.
"Beni ilgilendirdiği için konuşmamam mı gerekiyor? O kadından özür dilemelisin, kim bilir bu yaşında ne için çalışıyor." Jimin o kadını düşündükçe kötü hissediyordu.
"Özür falan dilemeyeceğim onun yüzünden çekim kıyafetleri mahvoldu, işimi engelledi."
Jimin kendine gelmek adına başını iki yana salladı. Tam şuan Jungkook'a olan hislerini sorguluyordu. Bu kadar kötü oluşu onu hüsrana uğratmıştı. Gerçekten bu kadar beklemezdi.. sadece sorununun o yaşlı kadın olmadığını anlayabiliyordu ama bu yine de sorun neyse kendini kontrol edemeyeceği anlamına gelmezdi.
"O kadından özür dileyeceksin! Sorunun ne bilmiyorum ama çalışan diye onu küçümseyemezsin, saygılı olmalısın." Jimin inatla onun gözlerinin içine bakıp emin bir şekilde içindekileri dile getirdi.
Jungkook alayla gülüp ona birkaç adım atıp duvarla kendi arasına aldığında bedenleri birbirine değiyordu.
"Saygılı olması gereken kişi o, daha fazla boş emirlerini bana sıralama."
Yakınlıkları daha yeni aklına dank ettiğinde sarışının dudaklarının birkaç milim ötesinde olması onu afallattı. Günlerdir gördüğü rüyalar beynine akın ettiğinde geri çekilmek için hamle yapmıştı ama sarışın sanki bir şeyleri sezmiş gibi dolgun dudaklarını dibine kadar getirmiş yavaş çekimde nefesini vererek fısıldamıştı."Sen tam bir piçsin."cümlesinin hemen bitiminde ise diğerinin bacak arasına tekme atmıştı.
"Az önce beni öpmek istediğini fark etmedim sanma, iyi bir insan olmadığın sürece güzel şeyler tadamayacaksın." (Eğer uslu bir çocuk olursanız şirinleri görebilirsiniz sksjoek yazarken aklıma geldi)
Kapıyı çarpıp gittiğinde yerde iki büklüm duran Jungkooku arkasında bırakmıştı.
•••
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Pjm_13: Yeni bir serüvene adım attık, sizlere yeni bir ben göstereceğim. #sunandmoon
❤️ kimtae,junghobi ve 34.283 beğendi 💭 10.028 yorum
- Kimtae: yeni serüvenin biraz şey başlamış sanki SEKSİ! ↪️ Junghobi: bende tam bu yorumu atacaktım kalp kalbe karşı işte
R: ölüyorum anlasana
U: bilmediğim bir dil gibisin, anlamaya çalıştıkça daha çok kayboluyorum sende
F: YARI ÇIPLAK AMAN TANRIM!
D:makyöz olmak vardı
Y: gülüşü çok güzel midemde kelebekler uçuşuyor 😭
H: Jungkookla fotoğraf bekliyordum ama bu da dehşet bir şey
•••
Bölüm sonu
Jimin sen bu şerefsiz ceykeyi yolla getirirsin dediğinizi duyar gibiyim
