"O benim oğlum! Siz onu başkasına verdiniz! Nerede olduğunu söyleyin bana!"
"Hanımefendi, size bilgi veremeyiz! Her elini kolunu sallayıp buraya gelene nasıl bilgi verebiliriz!"
"Benim oğlum buraya getirilmiş. Kim Jaebin adında. Hastanede isimleri karıştırmışlar. Bize onun öldüğü söylenildi. Üç senedir başka bir ailenin yanında. Onun gerçek ailesi biziz. Lütfen bize yerini söyleyin." dedi Taehyung sakince.
"Beyefendi ben doğru söylediğinizi nereden bileceğim? Öyle geldiniz benim oğlum o dediniz diye size adres veremem ki! Ya aileye bir şey yaparsanız?! Ya zarar vermekse amacınız?! Ben bu sorumluluğu nasıl alabilirim?! Resmi bir evrakla gelmediğiniz sürece size yardımcı olamam üzgünüm." dedi kadın üzgünce.
Taehyung beni belimden tuttu ve dışarı çıkarttı.
"Taehyung resmi evrak dediği ne? Ne istiyor bizden?"
"Güzelim, mezarı açtırmamız lazım!"
Gözyaşlarım daha da hızlanırken beni kendine çekti.
"Taehyung... o mezarı nasıl açtıracağız?"
"Güzelim biliyorum çok zor bir durum ama başka çaremiz yok. Oğlumuzu bulmak istiyorsak yapmak zorundayız." dedi saçlarımı öpüp.
...
Savcılığa başvurmuştuk ve yapabildiğimiz gereken tek şey kararın erken çıkması için dua etmekti.
Oğluma biran önce kavuşmak istiyordum. Onu kollarıma almak ve hiç bırakmamak. Yanımdan bir saniye bile ayırmayacaktım onu.
"Anneciğim."
Gelen sesle merdivenlere döndüm. Mi Cha gözünü ovuşturarak yanıma geliyordu.
"Bebeğim? Ne oldu?" dedim ayağa kalkıp yanına gittiğimde.
Onu kucağıma aldım ve saçlarını öptüm. Yeniden koltuğa geçip oturdum ve sıkıca sarıldım ona.
"Anne midem çok bulanıyor." dedi dolu gözlerle.
Kaşlarım çatılırken elimi alnına götürdüm. Ateşi vardı!
"Tamam bebeğim! Şimdi hemen üstünğ giydireceğim ve hastaneye gideceğiz birtanem. Tamam mı?"
Hızla odasına çıktım ve onu yatağına bırakıp kıyafetlerini çıkardım.
"Anne galiba kusacağım." demesiyle ona döndüm.
Kucağıma alıp banyoya götürdüm ve klozetin önüne bıraktım.
Kusmaya başlamasıyla gözlerimi kapattım.
"Anne canım acıyor!" dedi ağlayarak.
Ayağa kalkıp lavabonun önüne geçtim ve elini yüzünü yıkadım.
"Geçicek birtanem geçicek." dedim ve odaya gidip hızla üstünü değiştirdim.
Telefonumu alıp Taehyung'u aradım.
"Hadi Taehyung aç şu telefonu!"
Mi Cha ağlamaya başladığında hızla onu kucağıma aldım ve dışarı çıktım. Arabamın yanına gelince Mi Cha'yı bindirdim ve kemerini bağladım.
Taehyung'u yeniden arayıp arabaya bindim. Yine açmayınca sinirle direksiyona vurdum.
Bu sefer Jungkook'u aradım ve açmasını bekledim.
Birkaç çalıştan sonra açıldı ve uykulu sesi duyuldu.
"Noona? Bir şey mi oldu? İyi misiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Begin Again - Kim Taehyung
Fanfiction"Kızıma bir şey olursa yaşayamam." dedim gözlerimden süzülen yaşlarla. Elimi tuttu ve "Ona bir şey olmaması için her şeyi yapacağız." dedi kararlılıkla.