OKULDA BİR GECE

BÖLÜM 11 OKULDA KORKU DOLU ANLAR...

Ceren'in yüzünde korku ve merak bir araya gelmişti. Ruhun son sözleri, ona hem endişe veriyor hem de bir merak uyandırıyordu. "Yakında gene geleceğim" sözleri kulağında çınlayan Ceren, neyi beklediğini anlamaya çalışıyordu. Acaba ruh, bir tehlike mi getirecekti yoksa bir mesaj mı iletmek istiyordu?

Ceren'in düşünceleri arasında kaybolurken, ruh bir kez daha konuşmaya başladı. Sesinde daha derin ve hüzünlü bir ton vardı bu sefer: "Sizi uyarmak istiyorum. Bir ayna, korkunç bir güce sahip olabilir. En sevdiklerinizi bile kontrol edebilir ve ruhunuzla oynayabilir. Dikkatli olun."

Bu sözler Ceren'in içinde korku yaratmıştı. Etrafındaki insanların aynalardaki yansımalarına bakmaya başladı. Bir an için kendi yüzünde bile karanlık bir gölge gördüğünü düşündü. Ruhun sözlerine göre, ayna saldırgan bir varlık olabilirdi. Bu gerçek, Ceren'i tedirgin ediyordu.

Ancak ruh konuşmasına devam etti: "Bu korkuyu yenmek için cesaretinizi toplayın. Aynaların gücünü anlamak ve kontrol etmek sizin elinizde. İçinizdeki inancı ve sevgiyi kullanarak bu karanlık gücü yenin. Sizlere ve sevdiklerinize zarar vermesine izin vermeyin."

Ceren, ruhun yanında dururken ne kadar güçlendiğini hissetti. Karanlık güçlere karşı savaşmak için gücünü ve inancını kullanacağını biliyordu. Ruhun mesajı ona cesaret ve kararlılık vermişti.

Ruh;
''Kaçmalısın önüne geleni vurmalısın o seni izliyor tek bir hedef ve BOMMM...'' " Ceren bunları görünce deliye döndü. Aynaya yumruk attı ve paramparça oldu. Eli çok fena kanamaya başladı. Üstünü çıkarıp yırtıp eline sardı. Ayşenin yanına gitmesi gerekiyordu. Tuvaletten çıktı ve hızlı adımlarla Ayşe'nin bıraktığı yere gitti, ama gördüğü manzarada şok oldu. Yere yatmış bir vaziyette boynunu ayna parçalarıyla kesilmişti. Çığlık attı ve spor salonuna doğru koştu. 'Hasan'la Emre'yi nasıl bıraktım, nasıl kendi canımı düşündüm. Çok aptalım ben. Onlara bir şey olursa, aman tanrım, öyle bir şey olmamalı!' kendi kendine konuşmaya başladı. Aşağı indiğinde gördüklerine inanamadı. Onlar, onlar..."