OKULDA BİR GECE

OKULDA KORKULU ANLAR2

Hasan ve Emre, uyandırmaya çalıştıkları Ayşe'nin yanında kendilerine geldi. Ceren sadece ağladı ve sonra şunları söyledi:

"Ayşeyle korktuğumuz için hemen buradan çıkmak istiyorduk. Yukarı çıkıp ana binadan çıkmayı denedik, ama Ayşe koşarken ayağı takılıp düştü ve kemikleri kırıldı. Ben sağlık malzemesi ararken Ayşe'nin yanına dondum. O korkunç manzarayla karşılaştım. Bu okulda neler dönüyor yaa!" diye bağırdı.

Emre ve Hasan hemen onu sakinleştirmek istedi, ama nafileydi. Hasan, Emre'ye Ayşe'yi merak ettiklerini söyledi. Ceren oraya gitmek istemiyordu, ama gene de mecburdu. İstemeyerek olsa da merdivenlere doğru ilerlediler. Ceren gözlerini kapatarak gidiyordu. Emre ve Hasan ise "Cerenin bu hayal gücü olmalı" diye düşündüler. Merdivenlerden dikkatli bir şekilde çıkmaya başladılar. Neler olacağını kimse bilmiyordu. Uğultu gibi sesler etraftan geliyordu. Ceren, Ayşeyi bıraktığı yere geldiklerinde onu göremedi. Emre ve Hasan dalga geçercesine "Bak senin hayal gücün müş, Ceren," dediler. "Neyse, hadi bu okuldan çıkalım," dedi Hasan. Herkes onayladı, ancak yine de ağır ağır adımlarla ilerlemeye başladılar. Emre'nin sarhoş aklıyla biraz düşünmeye başladığı anlaşılıyordu. Ayşeden tam zevkini almadığı gibi görünüyordu. Ceren, ilk başlarda bunun farkına ilk başlarda varamadı biraz daha yürüdüklerinde emre cerene iyice yakın durmaya başladı hasan ise olanları izliyordu.

Emre, bir anda Ceren'in belinden kavrayarak duvara yasladı. Ceren neye uğradığını şaşırdı ve hemen Emre'ye vurmaya başladı. Hasan sinirlenerek, "Emre, sen ne yapıyorsun kardeşim? En yakın arkadaşına bunu yapma!" dedi. Emre'nin umrunda değildi ve bu durum Hasan'ı iyice deliye döndürdü. Hasan, Emre'ye yumruk attı ve Emre, "Sen ne yapıyorsun Hasan? Bırak da zevkimin tadını çıkarayım" dedi. Hasan, çıldırmış gibi gözüküyordu ve "En yakın arkadaşımıza bunu yapamayız" diyerek itişmeye başladılar. Hasan, sinirli bir şekilde Emre'ye bakarak, "Bu işi uzatma. Bir daha seninle konuşmam" dedi. Emre de, "Konuşmazsan konuşma. Bir parça alayım bundan, gerisi kolay" dedi.

Ceren ise bağırıp çağırıyordu. Hasan, Emre'nin eline tekme atarak Ceren'e "Hadi kaç, git buradan!" dedi. Ceren ise koşarak uzaklaşmaya başladı. Emre ve Hasan baş başa kaldıktan sonra büyük bir kavga çıkacağı kesindi. İlk hamle kimden gelecekti, derken Emre, Hasan'a yaklaşarak bir yumruk attı. Hasan iyice sinirlendi ve Emre'nin kafasını yakalayarak kalorifer peteğine vurmaya başladı. Emre'nin kafası fena kanamaya başladı ve baygınlık geçirdi. Hasan ise "Gene de arkadaşımdır" diyerek ilk yardım malzemelerini aramaya çıktı.

Ceren ise çok korkuyordu. Emrenin böyle bir şey yapacağını söyleseler inanmazdı, ama asıl yüzünü gördüm diyerek yere oturdu. Bir anda ışıklar kapandı ve bir korkunç cadı kahkası gibi bir kahkaha duyuldu. Ceren neye uğradığını şaşırdı. Hemen kalkıp o karanlıkta koşmaya başladı. Duvara yakın ilerliyordu, bir anda eline bir islaklık oluşmaya başladı. Aniden ayağı kaydı ve yere düştü. Bir kapı gıcırdaması gibi bir şey duydu. Ceren'e kalp krizi geçircek gibi oldu, gene ayağa kalktı. Ağır adımlarla yürümeye başladı. İki üç adım attıktan sonra aniden bir kapı açıldı.   Yani, aşağıda hikayenin devamı düzenlenmiş halini bulabilirsiniz:

Kapıdakinin kim olduğunu tam olarak göremiyordu. Kapındakinin elinde bir ışıldak vardı, diğer elinde ise bir şey vardı, ama ne olduğunu kestiremiyordu. Elindeki ışıldağı yüzüne yaklaştırarak yüzünü gösterdiğinde, Ceren o kadar korkmuştu ki yere düştü. O ışıldağı tutan kişiyi görünce gerçekten şok olmuştu. Aklında tek bir soru vardı...