Masanın üzerinde bir mektup buldu. Hiç okunmamış olan bu mektup nereden gelmişti acaba? Hemen zarfı açtı ve birkaç cümle yazıyordu:
- "Sevdiğimi sana yar etmem, her zaman peşindeyim. Aynalardan korkun, yansıyan her şeyden korkun. Sizi de yanıma çekeceğim. Beyaz gül, kırmızıya boyanma vakti."
Ceren de kendine gelmiş gibiydi, sanki narkoz verilmiş gibiydi. Bir bir sağa gidiyor, bir sola. Emre onu kucağına aldı ve eve merdivenlerden yukarı çıkarmaya başladı. Emre bu olaylara artık alışmıştı, standart bir yaşam gibi davranmaya başladı. Kapının önüne geldi, cebindeki anahtarı kapı deliğine soktu ve kapıyı açmayı denedi, ama açılmadı. Çok şaşırdı, kendi evinin anahtarı kapıyı açmıyordu. Kapıyı tekrar kontrol etti, doğru kapıdaydı. Son bir hamle yaptı, Cereni kucağından indirdi. Bu sefer kapıyı zorladı, zorladı. Sonra pes etti, anahtarı çıkardı. Apartmanın ışıkları kapanıp açılınca kapının açık olduğunu gördü.
Şok olmuştu, iki saattir açmaya çalıştığı kapı bir anda nasıl açıldı diye düşündü, delirecek gibi hissetti. 20 saniye kadar dona kaldı, sonra kendine tokat atarak kendine gelmeye çalıştı.
Cerene baktı, Ceren o kadar masum bakıyordu ki Emre'ye. Emre biraz da olsa, Ceren'in sayesinde tekrar cereni kucağına aldı. Ceren ona o kadar güzel bakıyordu ki, rüya gibiydi. Ceren Emre'ye bakarak, ''Sen olmasaydın yanımda şu an yanında olmazdım, hep senin sayende. İyiki benimsin'' diyerek Emre'nin dudağından öptü. Emre artık çok sakindi. Yaklaşık kapının önünde 1-2 dakika öpüştükten sonra içeri girdiler. Emre o aynanın önüne tekrar gelince, yaklaşık 30 dakika önce kan olan yerlerde hiçbir kan yoktu. Emre kendi kendine ''bu bir hayaldi herhalde'' deyip Ceren'le beraber tekrar yatak odasına gitmek için Cereni romantik şekilde kucağına aldı ve öpüşe öpüşe yatak odasının kapısına kadar gittiler. Emre kapı kolunu tuttuğunda bir ıslaklık hissetti. ''Herhalde tavandan bir yerden su gelmiştir'' diyerek aldırış etmedi. Lambayı açmamıştı. Cereni kucağından indirdi ve ''Ben bir su içip geliyorum, hemen yatağına'' diyerek oradan ayrıldı. Mutfaga doğru ilerledi ve mutfağın ışığını açtı. Eline bakmamıştı
Çeşmeye doğru ilerledi, tam çeşmeden su dolduracakken Ceren'in gene çığlık sesi duyuldu. Emre eline baktığında kan olduğunu yeni fark etmişti, koşarak yatak odasına doğru ilerledi. Koşarken ayağı kalorifer peteğine takıldı, kafası kalorifer peteğinin sivri tarafına denk gelmişti ve kafası kanıyordu. Tekrar ayağa kalktı, yatak odasına doğru ilerledi sendeleyerek. Yatak odasına vardığında olanlara inanamadı, yoksa bu hayal miydi gözlerine inanamadı. Ceren'in yatağındakini görünce şok geçirdi... Yoksa o bu muydu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OKULDA BİR GECE
Mystery / Thrillersene 1997 okulda bir çocuğun kayboluşu ve yaşanan korku dolu anlar