22 şubat
yangyang ile sizin okula geldik kuzenini almak için. çok şükür ki seni görmedim, görsem sinirlenirdim inan.
yangyang'ın kuzeni xiaojun çok tatlı biri tıpkı yangyang gibi. ama o yangyang gibi kolay korece konuşamıyor bazen takılıyor. olsun, ben onu anlıyorum zaten benim korece de bozuk.
ÇOK EĞLENCELİ BİR GÜNDÜ. ilk yangyang'ların kafesine gittik orada garsonluk yaptık müşterilere filan yürüdük çok komikti. daha sonra yanlışlıkla xiaojun elindeki pastayı müşterinin yüzüyle buluşturdu. başta ne kadar korksa da müşteri kızmadı, aksine gülümseyerek xiaojun'un telefon numarasını istedi.
xiaojun'da özür dileyerek enayi gibi numarasını verdi. ben ve yangyang köşede gülme krizlerine filan girdiğimizde xiaojun ne ara geldiğini anlamadan bizim yüzümüzede pastayı geçiriverdi.
ardından oyun salonuna gittik. xiaojun ile bowling kapışması yaptık ama maalesef kazanan xiaojundu.
yangyang sonra bize sinemaya gitmeye teklif ettiğinde başta kabul etmedik ama biletler benden diyince hemen atladık tabi.
sonuçta ne demiş atalarımız nerde beleş oraya yerleş...
öyle işte mark.
ama bir şey söyleyeyim mi her şeye rağmen seni özledim. yani... ne bileyim seninle yapsaydık bunları daha eğlenceli olurdu.
ama şimdi de eğlenceli
anladın işte sen beni >.<
çok konuştum gidiyorum ben!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
maniac : markhyuck
Fanfictionsen hep mutlu ol olur mu? ben sen mutlu olunca varım<3 markhyuck, angst © youarenct, 2021