5. bölüm

733 17 223
                                    

Hoşgeldiniz, buyrun okuyunn💕
*

Beynime bir kez daha lanet edip yukarı çıktım. Odamdan defteri alıp hızlı adımlarla merdivenlerden indim. Tam çıkacakken ismimin seslenmesiyle arkamı döndüm. Çisil hanım bana doğru yürüyordu.

"Buyrun Çisil hanım."

"Gitmeden söylemek istedim. Bir proje üstünde çalışıyoruz ve senin de bu projede olmanı istiyorum hayatım."

"Ee tabi ki çok sevinirim."

"Benim çok güvendiğim biri yürütüyor projeyi. Ben sana ayrıntıları ileteceğim."

"Teşekkür ederim beni uygun gördüğünüz için."

"İyi akşamlar Lara'cığım."

"İyi akşamlar Çisil hanım."

Daha sonra taksi çağırmak için telefonumu elime aldım.

Tabii ki filmlerdeki gibi laps diye gelmedi taksi. Yaklaşık 10 dakika taksi bekledim. Taksi geldiğinde şoför amcayla sohbet ederek yolculuk ettim. Bunu hep yapıyorum onlarla sohbet etmek iyi geliyor.

Hatta ailemin bilmediği şeyleri bazı yabancılara anlatıyorum bu rahatlatıyor beni. Çünkü tanımadığınız bir daha görmeyi düşünmeyeceğiniz kişilere anlatmak daha kolay.

Evimin önüne geldiğimizde taksiye ücretini verip arabadan indim. Çantamdan anahtarı çıkarıp kapıyı açtım. Abimin evde olmadığını göz önünde bulundurarak direkt üst kata çıktım.

Odama geldiğimde çantamı askılığın yanına koyup, yatağının yan tarafındaki ikili koltuğa oturdum. Kısa bir süre koltukta uzandıktan sonra kalkıp rahat bir şeyler giymek için dolabımın önüne geçtim.
Dolaptan saten takımımı alıp giydim.

Odamdaki küçük çekmeceyi açıp 2 paket cips aldım. Sonrasında mutfağa geçip asitli içecek var mı diye baktım.
Olmadığını görünce marketi arayip sipariş ettim. Bende o sırada salona geçip film seçtim. Kapı çaldığında açtım.

Markette çalışanlardan biri olan berat'ı
Gördüm.
"Sağol." Parayı uzatıp poşeti aldım.
"İyi akşamlar lara." "İyi akşamlar." Kapıyı kapatıp salona geçtim.

Telefonuma uzanıp abimi aradım, "Alo"
"Ne zaman gelirsin abi?"
"1 buçuk saat falan sürer gelmem."
"Peki bekliyorum."
"Tamam bebeğim geliyorum." Telefonumu kapatıp koltuğa uzandım.

*
Gözüme ilişen sıcak güneşin ışınları gözlerimi rahatsız ettiğinde rahatsızca kıpırdandım. Yatağımda hafifçe doğrulduğumda yatağıma nasıl geldiğimi sorguluyordum. Aklıma abimin eve gelip uyuyakaldığımı görüp yatağa taşıması ihtimali geldi. Kafamda bunu onaylayıp yataktan kalktım.

Resmen gözlerimden uyku akıyordu ama lanet olası güzel iş yerime gitmem gerekiyordu.

Odamdaki küçük banyoma doğru ilerledim. Aynadan kendime bakıp elimi yüzümü yıkadım. Ayılmak için kısa bir duş alıp mutfağa doğru indim.

Abim de yeni uykudan uyandığı belli olan bir şekilde odasından çıkıyordu. Uyku mahmuru olan sesiyle "Günaydın fıstık." Dedi.
"Günaydın, ben giyinip çıkıyorum."
"Bari şeyler yeseydin."
"Atıştırırım orda. Sen de istersen biraz daha uyu."
"Tamam güzelim."

Üzerime beyaz tişört ve toz pembe takımımı giyip küçük kol çantamı aldım. (Medyada bulunmakta)

Abimle vedalaşıp evden çıktım. Bugün projeye başlayacaktım. Çisil hanımın bahsettiği çok güvendiği kişiyle de tanışacaktım.

*
Şirkete ulaştığımda taksiye ücretini verip içeri girdim. Kapıdan girdiğimde yüzüme vuran serin hava yeterince fark edilir derecedeydi. İleride Aslı'yı gördüğümde gülümseyip yanına gittim.

Birbirimizle selamlaştıktan sonra çisil hanımın beni beklediğini söylemişti. Heyecanlıydım.

Üst kata çıktıktan sonra çisil hanımın yanına gittim. Odasının önüne geldiğimde derin bir nefes alıp verdim. kapıyı tıklayıp gir komutu verildiğinde içeri girdim. Çisil hanım koltuğunda oturuyordu. Karşıdaki koltukta da ayı vardı.

"Hoşgeldin Lara."

"Hoşbuldum çisil hanım."

Çisil hanım bana koltuğu gösterdiğinde oraya oturdum ve onu dinlemeye başladım.

"Önce sizleri tanıştırayım. Emir çoğu projemizi hayata geçiren ve benim güvendiğim kişi. Lara daha yeni şirkete dahil olan ve işini çok beğendiğim kişi ve ben ikinizin bir ekip olup bu projeyi başaracağınıza inanıyorum."

Emir burnundan alaylı bir nefes bıraktı."daha işe yeni başlamış bu önemli projede yer alsın diyorsun. Çisil hanım sizce de Feyza, Cenk veya Asel bu iş için daha uygun değil mi?"

"Emir sen benim ne zamandan beridir kararlarımı sorgulamayı bırak eleştiriyorsun."

"Çisil hanım eğer kararlarınız benim işimi engelleyip beni yoracaksa ve projeye zarar verecekse ben kararlarınızı sorgularım da eleştiririm de." Sesini yükseltmiş aynı zamanda ayağa kalkmıştı.

Benim de artık sabrımın bir sınırı vardı. Burada benim hakkımda ileri geri konuşamazdı. Ne hakla?

"Çisil hanım ben sizin tabiki kararlarınızı sorgulamam ama bu egolu ve sesini böylece yükseltme cesaretini nereden bulduğunu bilmediğim adamla aynı projede bulumak isteyeceğimi düşünmüyorum. Ki zaten daha benim yaptığım işi, el becerimi görmeden peşin hüküm sergiliyorsa, işi ne kadar iyi olursa olsun onunla aynı yerde bulunmayacağım." Gayet sakin bir tonla aynı zamanda ayağa kalkıp karşısına geçerken söylemiştim.

Bu sefer o da benim gibi sakin bir tonda konuşmuştu "Bana baksana sen, zaten seninle aynı yerde bulunmak isteyen yok kendi kendine gelin güvey olma, zaten seni burda isteyen de yok şimdi odadan çıkabilirsin böylece aynı yerde bulunmayız, hı." bir adım daha yaklaştı.

Bende bir adım yaklaştım ve kafamı kaldırdığımda burun burunaydık. "Ne bu kendini beğenmişlik ayrıca yanılıyorsun beni burda isteyen var canım. Hemde kim biliyor musun bizzat çisil hanım. Heralde benim yaptığım işi o kadar beğeniyor ki o saydığın üç isim yerine kadroya yeni dahil olan beni istedi bu projede."

Yüzünde yenilmişlik ifadesi aradım ama yoktu sadece dikkatlice dibinde bulunan yüzümü inceliyordu.

"Noldu kaldın öyle" hayırdır der gibi göz kırptım. Boy farkımız topuklu ayakkabım sayesinde çok yoktu ama yinede ona bakarken kafamı hafifçe yukarı kaldırıyordum. O da kafasını aşağı indirdi. Bir tepki vermeyince bende onun yüzünü inceledim.

Çisil hanımın uyarıcı öksürüğünü duyduğumuzda ikimiz de aynı anda o tarafa döndük. Sanırım ikimizde çisil hanımın odada olduğunu unutmuş önce tartışıp sonra dip dibe bakışmıştık.

Çisil hanım, ikimiz de ona dönüp dikkatimizin onun üzerine verdiğimize kanaat getirdiğinde söze başladı. "İkinizde şuan verdiğim kararları reddediyorsunuz. Kendinizi toparlayıp nerede olduğunuzun farkına varın. Sonrasında düzgünce konuşuruz." Düzgünce derken üstüne basa basa söylemişti.

*

Merhaba, umarım beğenirsinizzz

Seninle Güzeldir HayallerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin