BERDEL

3.bölüm

BERFİNDEN

2 gün sonra
Önceki gün isteme dün de nişan yapmıştık bugün kınam vardı istemiyordum hiç bir şey hep odamdaydım dışarı çıkmak istemiyordum bizden 3 gün sonra abim ve Zeynep'in düğünü vardı o ikisi beli etmese de çok mutluydu onların düğüne de gidemicektim Zeynep kaçtığı için Haznedarlar düğüne gitmicek kapının açılmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım duş almıştım vücut kremimi sürmüş kuaförcüleri bekliyordum
İki kadın geldi sanırım kuaför salonundan gelecek kızlardı ", hoşgeldiniz dedim 'hoşbulduk efendim saçınızı nasıl istersiniz "topuz Altan bukle dedim tamam dediler 2 saat sonra hazırdım
Dicle"kızım çok güzel oldun ya dedi
Teşekkür ederim dedim kırmızı bindanli çok yakışmıştı bana keşke böyle değil de severek evlenseydim artık hazırdım yapacak bir şey yoktu kaderime razı gelmiştim vardır rabbimin bir bildiği dedim kapının açılmasıyla kapıya döndüm gelen elifti yeğenim hem kucağıma atladı öpüp sarıldım "teyzemmm çoooook güzel olmuşsun dedi ellerini kocaman açarak elife de kırmızı bir gelinlik giydirmiştik çok tatlı olmuştu *teşekkür ederim canım sende çok tatlı olmuşsun dedim biraz daha konuştuk elifle sonrasında o gitmişti içeriye annem Behiçe anne ve tanımadığım 3 kadın girmişti Behiçe anne"maşallah maşallah gelinim pek güzel olmuşsun dedi begenmesine sevinmiştim seviyordum Behice anneyi teşekkür ettim ardından bir kız geldi elini uzattı "merhaba gelin hanım ben Zehra haznedar Miran abinin amcasının kızıyım bu da annem dedi yandaki kadını göstererek demek miranin yengesi ve kuzeniydi kadınının elini öptüm zehrayla sarıldık iyi bir kıza benziyordu ama aynı şey annesi için söylenemezdi çok igneliyici başlıklar atıyordu burun kıvırarak" yok yakışmamış dedi anlamıştım sırf hasetinden öyle dediğini

Dışardan gelen davul zurna sesiyle kınanın başladığını anlamıştım aşağı indim kadın erkek karışıkdı normalde kadınlar arasında olurdu ablamla yavaş yavaş iniyorduk bir yandan da etrafa bakıyordum merdivenlerin başına gelmemle bütün gözler üzerime çekildi herkes alkışlamaya başladı kınalığım biraz açıktı Miran kesin kızıcaktı aşağı indim bize ayırdıkları köşeye oturdum 15 dk sonra ağa bozuntusu da gelip oturdu beni süzdüğünü hissediyorum aniden kulağıma yaklaşıp "bu dekoltenin hesabını yarın akşam vericeksin! dedi utancımdan kızardım benden ne istiyordu ne yapmıştım ona ezdirmeyecektim kendimi şimdi susuyordum gecenin ilerleyen saatlerinde artık iki sandalye koydular ortaya kına yakilacakti gidip oturdum Miran da oturdu şarkının çalmasıyla gözümden bir damla yaş düştü ve bir damla daha hıçkırarak ağlamaya başladım ağa bozuntusuna baktığımda sinirli görünüyordu ağladım kaderime ağladım ya da kadersizliğime canım çok acıyordu artık önümde bir hayat vardı hiç bilmediğim bir hayat tanımadığım biri bir aile nasıl yapıcaktım bilmiyordum yarın esaretim başlayacaktı miranin yengesi önüme eğilip duvağımı kaldırdı hıçkırarak ağladığımı görünce "kız ne ağlıyorsun hanım ağa oluyorsun işte daha ne istiyorsun salak!dedi başka bir zamanda olsaydı ona gösterirdim salağı da miranin yenge diye kükremesiyle yerimden sıçradım
Zelal hanım bağırdı "kaynanası gelinin avucunu açmıyor diye Behiçe anne avcuma altın koydu kınam yakılmıştı artık biz de yerimize geçmiştik herkes şemame oynuyordu iyi oynardım ama şuan ağlamaktan gözümün önünü göremiyordum saatler geçti misafirler yavaş yavaş dağılıyordu artık tamamen herkes gitmişti odama çekildim duş aldım ve çıkıp vücut kremimi sürdüm bu gece burda misafirdim bu evde boşlukta kalmış gibiyim her taraf karanlık yolumu bulamıyorum en iyisi uyumak diyip uyudum

Sabah odayı dolduran güneş ışığıyla araladım gözlerimi, kalkıp komidindeki telefonumu alıp saate baktım saat 7 biraz erken uyanmıştım duş alcaktım çünkü banyoya geçtim kıyafetlerimi çıkarıp suyu açtım ve kendimi sıcak suya teslim ettim 30 dk kadar suyun altında kaldım sonrasında duş Jeli kullanıp odaya geçtim sade siyah bir elbise giydim elimde olsa gelinliğimi de siyah seçerdim çünkü ben bugün evime değil cehenemime gidiyordum yaşamaya değil ölüme gidiyordum giyeceğim de gelinlik değil kefenimdi düşüncelerimden sıyrılıp hazırlanıp aşağı indim yüzüme sahte bir tebessüm ekledim bizimkiler masadalardi "hayırlı sabahlar afiyet olsun diyip oturdum her kes aynı cevabı verdi abim iyi değildi bugün gitmeden konuşacaktım onunla annem Haznedarlara kız veriyor diye nerdeyse havalara uçucaktı babam ifadesizdi anlamıyordum duygularını Mirza abim aynıydı düşüncelerimden birinin bagirmasiyla sıyrıldım hemen ayağa kalktım bu melekti arkadaşım ,dostum , sırdaşım çok özlemiştim onu onu avluda görmemle koşarak aşağı indim melek aynı zamanda yakından akrabamizdı biz akraba olduğumuzu bilmiyorduk bir kere bize davet etmiştim orda anlamıştık meeeellekkk diye bağırdım "canımcım ay nasıl özledim dedi bende çok özlemişim dedim ayrıldık "kız bakayım sana zayıfladın mı senin dedi o sıra Mirza abim geldi onlar hiç anlasmazlardi "hıh diğer cadı da gelmiş dedi geçti giti melek ardından dil çıkardı

Melekle saçlarımızı yapıyorduk kızlar saçımızı yaparken bir yandan da ona olanı biteni anlatıyordum,kalp krizi gecirebildi her an saçım makyajım bitmişti gelinliğimi giyip içeri girdim odada melek ablam elif ve annem vardı anemin gözleri dolmuştu annem-maşallah güzel kızıma ne güzel gelin oldun sen öyle
Ablam-güzel gözlüm ne ara büyüdün senn
Melek-berfinim sen şimdi gelin oldun gidiyonmu dedi
Hepsinin gözü dolmuştu elif-teyze teyze senin gibi gelin olcam ben dedi gülümsedim kucağıma alıp öptüm onu aşağıdan gelen davul zurna sesiyle abim girdi içeri ateş geldiler diye bağırıyordu abim geldi ilk önce anlimdan öptü devran-sana bunları yaşatmaya hakım yoktu affet beni güzelim ben hep senin yanındayım bu kapım sana hepp açık unutma sakın sevmeye çalış affet beni dedi ve sarıldık ilimizden de hıçkırıklar koptu uzunca sarıldık "hadi kız hadi çok nazlanma başıma kalacan diyip güldürdü beni kırmızı kuşağı çıkarıp 3 kere dolandirip bağladı anlımdan öpüp sıkıca sarıldı Mirza abime de sıkıca sarıldım hep yanınday@ım delalamın-güzelim çok mutlu ol dedi babamın elini öptüm anemimde hepsinden helalik istedim en son da ablam ve yegenlerimi de öptüm meleğe gelince melek-ayy kız sen gidiyorsun dedi hıhı dedim sıkıca sarıldık sonra ayrıldı bir koluma mirza abim bir koluma Devran abim girdi dışarı çıktık avlunun kapısı kapalıydı melek -kapı açılmıyor enişte sıkışmış dedi herkes güldü miran-ben açarım merak etmeyin dedi 1 deste para verdi melek - al enişte kolundan tut götür dedi içeri bütün heybeiyle Miran Haznedar girdi yanına gidip durduk Mirza abimle tokalaştılar abim-kardeşim canım kanım sana emanet Haznedar canını yakarsan canını yakarım ona iyi bak dedi Miran başını salladı abim elimi bırakıp anlımı öptü elimi miranin elinin üstüne koydu "kardeşim önce Allah'a sonra sana emanetir gözün gibi bak ona dedi bana hep yanındayım dedi kenara çekildi miranin koluna girip evimden yuvamdan çıkmak için ilk adımı atım alkış tufanı kopmuştu

İŞTE ŞİMDİ BAŞLIYOR DU ESARETİM

1000 KELİME ARKADAŞLAR LÜTFEN VOTE VE YORUM YAPIN