Asrın'dan
Şimdi basbayağı Çınar beni öptü. Evet. Çınar beni basbayağı öptü. Basbayağı Çınar beni öptü. Bir dakika Çınar beni öptü ama ben utanmak dışında hiçbir şey yapmadım. Benim onu yaşatmamam gerekirken hiçbir şey yapmadım. Ne oluyor bana? Kendine gel Asrın. Şimdi gidiyorsun ve ona seni öpmenin bedelini ödetiyorsun. Evet bunu yapıyorsun çünkü o seni öptü.
Ona beni öpmenin bedelini ödetmek için arkamı döndüm ve kafamı Çınar'a çarptım.
Asrın: Ah. Senin benim arkamda ne işin var.
Çınar: Önümde duran sensin.
Asrın: Yanımdan geçebilirdin.
Çınar: Siz önümden yürürken birden durduğunuz için üzgünüm hanımefendi.
Arın: Offfff.
Ayağa kalkıp okula doğru yürümeye başladım. Bi saniye o gülüyor mu şu an. Hangi hakla bana gülüyor. Adımlarımı hızlandırarak sınıfa çıktım ve çantamı sırama koydum.
Birkaç dakika sonra zil çaldı ve herkes içeri girdi. Çınar gelip yanımdaki çocuğa birşeyler söyledikten sonra çocuk yanımdan kalkıp Çınar'ın yerine oturdu. Çınar da haliyle direk yanıma oturdu.
Asrın: Bu ne cüret. Yanıma oturma hakkını sana kim verdi.
Çınar: Ben kendi hür iradem ile kendime bu hakkı verdim. Oldu mu?
Bana yaklaştı. Bende ona yaklaştım ve:
Asrın: Olmadı canım.
İyice yaklaştı.
Çınar: Öyle mi canım?
Bende yaklaştım.
Asrın: Öyle canım.
Biraz daha yaklaşırken:
Asrın: Uzaklaş.
Çınar: Nedenmiş o?
Asrın: Uzaklaş dedim sana.
Çınar: Bende "nedenmiş o" dedim.
Asrın: Ç-çünkü bana yaklaşmanı istemiyorum.
Çınar: Emin misin!
Asrın: E-evet
Çınar: Nedenini ben söyleyeyim çünkü bana aşık olmaktan korkuyorsun.
Asrın: Yok öyle bir şey.
Çınar: Var.
Asrın: Yok
Çınar: Var
Asrın: Yo...
Buğra: Abi biraz etrafınıza bakıp hocanın geldiğini mi anlasanız acaba? Yani sadece bir öneri.
Buğranın sözleriyle önümüze döndük ve dersi dinlemeye başladık.